Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/17133 E. 2023/3838 K. 15.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/17133
KARAR NO : 2023/3838
KARAR TARİHİ : 15.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2018/9340 Değişik İş – 2018/9340 Karar
SAYISI : 2018/İHK-10298
HÜKÜM/KARAR : Başvurunun kısmen kabulü/ İtirazın kabulü ile başvurunun kabulü
SAYISI : 2018/57578

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Karara davacı vekili ve davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine, davacı vekilinin itirazının kabulü ile … kararının kaldırılmasına, başvurunun kabulüne karar verilmiştir.

… kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) poliçesi ile sigortalı aracın 01.10.2015 tarihinde karıştığı çift taraflı kazadan dolayı yolcu olan müvekkilinin yaralandığını ve maluliyeti oluştuğunu belirterek şimdilik 5.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden temerrüt faizi ile beraber davalıdan tahsilini talep etmiş; ıslah ile talebini 68.943,73 TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; yapılan ödeme ile tüm sorumluklarını yerine getirdiklerini, bakiye zarar bulunmadığını, ceza soruşturmasında uzlaşmanın sağlandığını, 5271 sayılı Ceza Mahkemeleri Kanunu’nun (CMK) 253/17 nci maddesi gereğince başvurunun reddedilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri tazminat taleplerinin teminat dışı olduğunu, başvuruya eklenen maluliyet raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. … KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile maluliyet raporunun olay tarihindeki yönetmeliğe uygun olduğu, tazminata ilişkin alınan bilirkişi raporunun ve kusur raporunun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu, davacının kaza sırasında emniyet kemerinin takılı olup olmadığı hususu belirsiz olduğundan müterafik kusur indirimi yapılamayacağı, davacının davalı sigortalı araçta hatır yolcusu olarak bulunduğu gerekçesi ile %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılarak başvurunun kısmen kabulü ile 55.154,98 TL tazminatın 19.03.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri
1. Davacı vekili itiraz dilekçesinde; sigortalı araç sürücüsünün iş arkadaşı olduğunu, birlikte yolculuk yaparken gerçekleşen kazada yaralandığını, hatır taşıması indirimi yapılmadan karar verilmesi gerektiğini, lehine vekalet ücretinin eksik hesaplandığını belirtmiştir.

2. Davalı vekili itiraz dilekçesinde; yapılan ödeme ile tüm sorumluklarını yerine getirdiklerini, bakiye zarar bulunmadığını, ceza soruşturmasında uzlaşmanın sağlandığını, maluliyet raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, kusur dağılımını kabul etmediklerini, geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri tazminat taleplerinin teminat dışı olduğunu, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne (AAÜT) göre belirlenen miktarın 1/5’i oranında olması gerektiğini belirtmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile maluliyet raporunun davacının muayenesi yapılarak ve tüm tıbbi evrakları ile klinik seyri değerlendirilerek olay tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiği, kusur dağılımının yerinde olduğu, geçici iş göremezlik tazminatına ilişkin Uyuşmazlık Hakem Heyetinin gerekçesinin yerinde olduğu, davacının kaza sırasında emniyet kemerinin takılı olup olmadığı hususu belirsiz olduğundan müterafik kusur indirimi yapılamayacağı, ceza soruşturmasında uzlaşmanın sağlanmadığı, … tarafından davacı lehine AAÜT’ye göre vekalet ücretine hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçeleriyle davalı vekilinin itirazının reddine; davacının, sigortalı araçta hatır için taşındığına dair somut delil olmadığı gerekçesi ile davacı vekilinin itirazının kabulü ile hatır taşıması indirimi yapılmadan başvurunun kabulü ile 68.944,00 TL maddi tazminatın 19.03.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; yapılan ödeme ile tüm sorumluklarını yerine getirdiklerini, bakiye zarar bulunmadığını, ceza soruşturmasında uzlaşmanın sağlandığını, CMK’nın 253/17 inci maddesi gereğince davanın reddedilmesi gerektiğini, maluliyet raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, kusur dağılımını kabul etmediklerini, geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri tazminat taleplerinin teminat dışı olduğunu, belirlenecek tazminattan hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin AAÜT’ye göre belirlenen miktarın 1/5’i oranında olması gerektiğini belirtmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı … şirketi tarafından … Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun uğradığı sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 369,370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 51 ve 54 üncü maddeleri, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 17 nci maddesi, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları,

3. Değerlendirme
1. Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması hâlinde, zararın kapsamının tespiti açısından varsa geçici iş göremezlik süresi ile sürekli iş göremezlik oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirleme için ise bağlı oldukları mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu vermeye yetkili hastanelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıkları ve benzeri kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre sağlık kurulu raporu alınmalıdır.

11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 ilâ 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 ilâ 01.06.2015 tarihleri arasında Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015 ilâ 20.02.2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik ve 20.02.2019 tarihinden sonra ise Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik yürürlükte olduğundan kaza tarihinde geçerli mevzuat uyarınca sağlık kurulu raporu düzenlenmelidir. Eldeki davada kaza, 01.10.2015 tarihinde meydana gelmiştir.

Somut olayda, davacının maluliyet oranının açısından Hakem Heyetince hükme esas alınan Karadeniz Teknik Üniversitesi Adli Tıp Başkanlığınca düzenlenen 15.11.2017 tarihli raporun Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre düzenlendiği anlaşılmaktadır. 01.10.2015 kaza tarihi itibari ile Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik yürürlüktedir.

İtiraz Hakem Heyetince; davacının maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümlerinden olay tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, davacının kaza nedeniyle uğradığı çalışma gücü kaybı bulunup bulunmadığı ve varsa oranı konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak (usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.

2. Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 6098 sayılı TBK’nın 51 inci maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.

Somut olayda, davacı yolcu konumundadır. Soruşturma dosyasındaki ifade tutanaklarına göre davacı ile sigortalı aracın sürücüsünün iş yerinden arkadaş oldukları, birlikte gezintiye çıktıkları anlaşılmaktadır. Davalı vekili cevap dilekçesinde; olayda hatır taşıması olduğunu belirtmiştir. İtiraz hakem heyetince olayda hatır taşıması bulunmadığı yönünde hatalı şekilde değerlendirme yapılmıştır. O halde, davacı yolcu ile dava dışı sürücünün herhangi bir menfaat temini olmadan gezintiye çıktıkları esnada kazanın meydana gelmesi nedeniyle olayda hatır taşıması bulunduğunun kabulü ile tazminattan %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

3. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesinin (17) numaralı fıkrası, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16 ncı maddesinin (13) numaralı fıkrası ve Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi (AAÜT)’nin 17 nci maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca, tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir. Yine AAÜT’nin anılan fıkrası uyarınca, konusu para ile ölçülemeyen işlerde, asliye mahkemeleri için öngörülen maktu vekâlet ücretine, ancak talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine öngörülen maktu ücretin ise beşte birine hükmedileceği, Sigorta Tahkim Komisyonlarınca hükmedilen vekâlet ücretinin, kabul veya reddedilen miktarı geçemeyeceği öngörülmüştür.

Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekâlet ücretine ilişkin olarak yukarıda yer verilen mevzuat uyarınca maktu vekâlet ücretinin altında kalmamak kaydıyla asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin 1/5’i oranında vekâlet ücreti yerine nispi ve tam vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.

4. Bozma ilamının kapsam ve şekline göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazları şimdilik incelenmemiştir.

VI. KARAR
1. Değerlendirme bölümünün (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan … kararının BOZULMASINA,

2. Değerlendirme bölümünün (4) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle bozma ilamının kapsam ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davalıya iadesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,

15.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.