Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/16896 E. 2023/3975 K. 20.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/16896
KARAR NO : 2023/3975
KARAR TARİHİ : 20.03.2023

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1540 E., 2022/2124 K.
HÜKÜM/KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulü/ Davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Osmaniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/27 E., 2020/621 K.

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalılardan … İnşaat Taah. Gıda Nak. Tic. ve San. Ltd. Şti. aleyhine Osmaniye 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/812 esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, haczi kabil hiçbir malının bulunmadığını, ancak davalı borçlu şirketin diğer davalılar ile işbirliği içerisine girerek alacaklı davacıdan mal kaçırmak için dava konusu taşınmazlarını diğer davalılara devrettiğini belirterek tasarrufun iptalini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar; davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu taşımazın satış tarihindeki gerçek değerinin 75.275,40 TL olduğu, davalılar arasında yapılan resmi satış senedinde taşınmaz satış bedelinin 3.500,00 TL gösterildiği, ancak tapuda gösterilen satış bedelinin gerçek satış bedelinin altında olmasının tek başına muvazaa iddiasını ispatlamaya yeterli olmadığı, davacı tarafça davalılar arasında yakınlık, akrabalık ilişkisi olduğu veya davalı …’in davalı borçlu şirketin mali durumu ve zarar verme kastını bilebilecek kişilerden olduğu hususunu ispatlayacak bir delinin dosyaya sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; taşınmazın satış tarihindeki gerçek değerinin 75.275,40 TL olduğu halde, 3.500,00 TL değer ile diğer davalı üçüncü şahsa satıldığını, bu durumda borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyatla taşınmazını sattığını, yasanın tarifi ile bağışlama sayılarak tasarrufun iptaline karar verilmesi gerektiğini, ayrıca davaya konu taşınmazın 20.02.2017 tarihinde Servet Akçin isimli şahsa satıldığını, bu nedenle davanın İİK m.283/2 gereğince davalı … yönünden elinden çıkarmış olduğu taşınmazın değerine taallük ettiğini, bu durumda davacının davalı …’tan 20.02.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 111.890,16 TL alacağına karar verilmesi gerekir iken davacı alacaklının muvazaayı ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taşınmazın satış bedeli ile satış tarihi itibariyle bilirkişi raporu ile tespit edilen 75.275,00TL miktarındaki gerçek değeri arasında büyük oranda farkın bulunduğu, davalı 3. kişi … tarafından duruşmadaki beyanlarında taşınmazı yatırım amaçlı satın aldığı belirtilmiş ise de satım bedelinin ödendiğine dair herhangi bir bilgi ve belge bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2. maddesi hükmü uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Osmaniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 29/12/2020 tarih ve 2019/27 Esas, 2020/621 Karar sayılı kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, Osmaniye İli, Merkez ilçesi, Akyar Köyü, 124 ada 7 parselde kayıtlı taşınmazın 07.05.2012 tarih 7915 yevmiye numaralı işlemle davalı …’a devrine yönelik tasarrufun iptaline, taşınmazın davalı tarafından elden çıkarılmış olması nedeni ile İİK 283/2 maddesi gereğince Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2013/812 sayılı dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak kaydı ile bu dosyadaki alacağı karşılayacak kadar taşınmazın elden çıkarıldığı tarihlerdeki gerçek değeri olan 111.890,16 TL’nin davalı …’tan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davaya konu tasarrufun iptali davasının Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2013/812 Esas sayılı dosyadaki alacağı kapsayacak şekilde Osmaniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/69 Esas sayılı dosyasına konu edildiğini; yine tarafları aynı olan aynı tasarrufun iptaline yönelik olarak Osmaniye 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/1177 Esas sayılı dosyasındaki alacakları kapsayacak şekilde Osmaniye 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/113 Esas sayılı dosyası ile de dava açıldığını, Osmaniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/69 Esas ve Osmaniye 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/113 Esas sayılı dosyasının 26.03.2013 tarihinde 2013/69 Esas sayılı dosya üzerinden birleştirildiğini belirterek, Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2013/1177 esas sayılı dosyasındaki alacakları da karşılayacak şekilde karar verilmesi gerekirken bu hususta karar verilmediğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararın bu yönden düzeltilerek onanmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 277 ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme
İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da “iyiniyet kurallarına aykırılık” nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Tasarrufun iptali davalarında davanın kabulüne karar verilmesi halinde alacaklının icra dosyasındaki alacak ve ferilerine şamil olmak üzere tasarrufun iptali ile davacıya haciz ve satış yetkisi verilmesi gerekir. Malın üçüncü kişinin elinden çıkmış olması halinde ise dava, kişinin elden çıkardığı mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa 3. kişinin bu değerler nispetinde, davacının alacağından fazla olmamak üzere nakden tazmine mahkum edilmesi gerekir. Bu halde 3. kişinin sorumlu olduğu miktar, elden çıkarılan malın tasarruf tarihindeki gerçek değeridir. Başka bir deyişle 3. kişi tasarrufa konu malın elden çıkarıldığı tarihteki gerçek değeri oranında ve alacak miktarı ile sınırlı olarak tazminatla sorumlu tutulmalıdır.

Eldeki davada; davacı vekili dava dilekçesinde müvekkilinin davalılardan … İnşaat Taah.
Gıda Nak. Tic. ve San. Ltd. Şti. aleyhine Osmaniye 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/812 esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını belirterek bu icra dosyasına konu alacaklarının tahsili için davalılar arasında yapılan taşınmaz devrine ilişkin tasarrufun ve davalı borçlu şirketin şu an dava dışı başka davalılarla arasında yaptığı tasarrufların iptalini talep etmiş, daha sonra birleştirilen Osmaniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/113 E., 2013/169 K. Sayılı dosyasında ise aynı davacı tarafından aynı davalılara karşı aynı tasarrufların iptali bu defa Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2013/1177 esas sayılı takip dosyasına konu alacakları için talep edilmiştir. Ancak daha sonra birleştirilen bu dosyaların davalı borçlu şirket tarafından farklı davalılar ile aralarında yaptığı tasarruflar yönünden ayrılmasına karar verildiği, eldeki dosyada davacının hem Osmaniye 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/812 esas, hem de Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2013/1177 esas sayılı icra takiplerine konu alacakları için davalı borçlu … İnşaat Taah. Gıda Nak. Tic. ve San. Ltd. Şti. İle davalı 3.kişi … arasında yapılan taşınmaz devrine ilişkin tasarrufun iptalinin talep edildiği anlaşılmakta olup, bu durumda Bölge Adliye Mahkemesince davacının hem Osmaniye 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/812 esas, hem de Osmaniye 1. İcra Müdürlüğünün 2013/1177 esas sayılı icra takiplerine konu alacakları için davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yalnızca Osmaniye 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/812 esas sayılı icra takip dosyası yönünden davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davacıya iadesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.