Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/16338 E. 2023/5327 K. 12.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/16338
KARAR NO : 2023/5327
KARAR TARİHİ : 12.04.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2022/851 2022/925
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU İTİRAZ HAKEM HEYETİ
SAYISI : KIT- 2022/1682
HÜKÜM/KARAR : Başvurunun Kabulü/ İtirazın Reddi
SİGORTA TAHKİM KOMİSYONU UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ
SAYISI : 2018/45012

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulüne karar verilmiştir.

Karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İtiraz Hakem Heyetince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; itirazın reddine karar verilmiştir.

İtiraz Hakem Heyeti kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya zorunlu trafik sigortalı aracın 12.11.2020 tarihinde karıştığı çift taraflı kazadan dolayı sürücü olan müvekkilinin yaralandığını ve maluliyeti bulunduğunu, 02.11.2012 tarihinde sigorta tarafından ödeme yapılmış ise de bu süre zarfında maluliyetinde artış olduğunu belirterek, 5.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden temerrüt faizi ile beraber davalıdan tahsilini talep etmiş; ıslah ile talebini 67.448,00 TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; başvurunun zamanaşımı nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, yapılan ödeme ile tüm sorumluluklarını yerine getirdiklerini, bakiye zarar bulunmadığını belirterek, başvurunun reddini istemiştir.

III. UYUŞMAZLIK HAKEM HEYETİ KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “… Davalı … tarafından 02.11.2012 tarihinde %12 maluliyet oranı üzerinden 18.332,66 TL ödeme yapıldığı, davacı tarafından dosyaya sunulan 05.02.2018 tarihli raporda davacının maluliyet oranının %20,2 olarak belirlendiği, 05.02.2018 tarihli raporun olay tarihindeki yönetmelik hükümlerine uygun olduğu ve davacının gelişen maluliyetinin bulunduğu” gerekçesi ile başvurunun kabulü ile 67.448,00 TL maddi tazminatın 04.04.2018 tarihinden yasal faizi ile beraber davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyetinin 06.09.2018 tarihli 2018/İHK-7432 sayılı kararı ile itirazın reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 09.02.2022 tarihli 2021/8453 E. 2022/1934 sayılı kararı ile “…. Davalı … şirketinden 02.11.2012 tarihinde yapılan ödemeye ilişkin hasar dosyasının getirtilmesi ve dosyada bulunmayan %12 maluliyet oranına ilişkin raporun temin edilmesinden sonra; davacının dosyaya sunduğu 05/02/2018 tarihli raporda maluliyet oranının % 20,2 ve davadan önce alınan (davalının ödemesine esas kabul ettiği) ilk raporda ise % 12 olarak belirlendiği, iki rapor arasında maluliyet oranları bakımından fark bulunduğu dikkate alınarak, raporlar arasındaki bu çelişkinin giderilmesi ile oran farklılığının maluliyette artış olarak kabul edilip edilemeyeceği (iki raporda maluliyet belirlemesine esas teşkil eden fiziksel ve fonksiyonel arazlarda zaman içinde gelişim olup olmadığı- 2012 ile 2018 yılları arası süreçte davacıdaki arazların gelişim gösterip göstermediği) hususlarında, rapor düzenleyen Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Bilirkişi Kurulundan ek rapor alınması, maluliyette gelişen durum olduğunun raporla saptanması halinde tazminat talebi için karar verilmesi; maluliyette gelişen durum bulunmadığının saptanması halinde ise KTK’nın 111.maddesi gereği hak düşürücü süreden sonra açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. İtiraz Hakem Heyetince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “…Bozma sonrası 02.11.2012 tarihli sigorta ödemesine esas hasar dosyası ve dosyada bulunmayan % 12 maluliyet oranına ilişkin raporun sunulması için oluşturulup, usulüne uygun tebliğ edilen ara kararın gereğinin davalı … tarafından yerine getirilmediği, ara karara konu bilgi ve belgelerin sunulmadığı” gerekçesi ile mevcut delil durumuna göre itirazın reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacının maluliyetinde artış olup olmadığına dair ATK 3. İhtisas Dairesinden rapor alınması gerektiğini, önceki maluliyet raporunun taraflarınca temin edilemediğini, maluliyet raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi gerektiğini, davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre belirlenen miktarın 1/5’i oranında olması gerektiğini belirtmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı … tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı sürücünün gelişen maluliyeti olduğu iddiasına dayalı bakiye sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54 üncü maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85, 89, 90, 91 inci maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesi ve Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16 ncı maddesinin on üçüncü fıkrası, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin17 nci maddesi, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Sigorta tahkim yargılamasında hükmedilecek vekalet ücreti ile ilgili olarak;
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/17 nci maddesinde “Talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine hükmolunacak vekalet ücreti, Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde belirlenen vekalet ücretinin beşte biridir.” hükmü yer almaktadır.

Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü fıkrasında (19.01.2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’te Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 6 ncı maddesi ile eklenen) “Tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.” düzenlemesi mevcuttur.

Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin (AAÜT) 17/2 nci maddesi ise “Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla bu Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Ancak talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine bu Tarifeye göre hesaplanan ücretin beşte birine hükmedilir. Konusu para ile ölçülemeyen işlerde, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen maktu ücrete hükmedilir. Ancak talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine öngörülen maktu ücretin beşte birine hükmedilir. Sigorta Tahkim Komisyonlarınca hükmedilen vekalet ücreti, kabul veya reddedilen miktarı geçemez.” şeklinde düzenlenmiştir.

Bu durumda İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 13 ve 17 nci maddeleri gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki, bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR
1. Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE

2. Değerlendirme bölümünün (2) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının hüküm fıkrasının (5.3) numaralı bendinde yer alan “7.769,28 TL” ibaresinin çıkarılarak yerine “2.180,00 TL” ibaresinin yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davalıya iadesine,Dosyanın saklama kararını veren mahkemeye gönderilmesine

12.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.