Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/14940 E. 2022/16412 K. 07.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/14940
KARAR NO : 2022/16412
KARAR TARİHİ : 07.12.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında … İtiraz Hakem Heyetinin 08/03/2021 tarih ve 2021/İHK 6440 sayılı kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili 11.06.2019 tarihinde meydana gelen kazada davalının …’ si olduğu araç içerisinde yolcu konumunda olan müvekkilinin yaralandığını belirterek HMK 107. Maddesi uyarınca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla sürekli işgöremezlik, geçici işgöremezlik ve bakıcı gideri olarak 15.001,00 TL’ nin temerrüt tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiş, talep artırım dilekçesi ile sürekli işgöremezlik talebini 49.491,72 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
… tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre davanın kabulüne 49.491,72 TL sürekli iş göremezlik tazminatının, 23.07.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte aleyhine başvurulan sigorta şirketinden alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; bu karara davalı vekili, … nezdinde itiraz etmiştir.
Sigorta … tarafından İtirazın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, … kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Gerçek zarar hesabı yapılırken tazminat hesaplamasında, TRH 2010 Tablosu’nun kullanılmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak kaza tarihinde 22 yaşında olan davacının TRH 2010 Tablosu’na göre muhtemel bakiye ömür süresi 56,88 yıl olduğu halde, raporda davacının 100 yaşına kadar her yıl yaşama olasılığı dikkate alınarak hesaplama yapıldığı bildirilmiştir. Şu halde; kazanılmış haklar da gözetilmek suretiyle bakiye yaş hususunda davalının itirazlarının değerlendirilerek, TRH 2010 yaşam tablosu dikkate alınarak ek rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Kararın bu yönü ile bozulması gerekmiştir.
3-Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK’nın 43. (6098 sayılı TBK’nın 51.) maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hakim tazminattan mutlaka indirme yapmak zorunda değilse de bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. Hatır taşımasından ya da kullanmadan söz edebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır. Taşınan veya kullananın yararının söz konusu olduğu durumda hatır taşıması ilişkisi gündeme geleceğinden işletenin sorumluluğu genel hükümlere göre değerlendirilecek ve tazminattan indirim yapılacaktır. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından söz edilemeyecektir. Ayrıca hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi, indirim yapacak ise de Dairemizin uygulamalarına göre %20 oranında hatır taşıması indirimi yapması gerekmektedir.
İtiraz Hakem Heyetince davacı tarafın hatır için taşındığı hususu davalı tarafça ispatlanamadığından hatır indirimine yönelik itirazının reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamındaki tüm bilgi ve belgeler incelendiğinde davacının erkek arkadaşının kullandığı araçta yolcu olduğu anlaşılmakta olup, davacı yolcunun dava dışı araç sürücüsü tarafından menfaat karşılığı taşınmadığının ve olayda hatır taşıması bulunduğunun kabulü ile tazminattan %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
4-5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/17. md. ve 19.01.2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16. maddesinin 13. fıkrasına “tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir” hükmü eklenmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin (AAÜT) 17/2. maddesinde ise “Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nisbi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nisbi ücretin beşte birine hükmedilir” düzenlemesi yapılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16. maddesinin (13) numaralı fıkrasının uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 13. maddesi ve AAÜT’nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile … kararının BOZULMASINA, dosyanın hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 07.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.