Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/14635 E. 2023/3423 K. 14.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/14635
KARAR NO : 2023/3423
KARAR TARİHİ : 14.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/11 E., 2022/269 K.
HÜKÜM/KARAR : Karar Verilmesine Yer Olmadığına

Taraflar arasında görülen kurum zararı nedeniyle alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili; T.C. Ziraat Bankası Düzce Çilimli Şubesinde servis görevlisi olarak çalışan davalı hakkında yürütülen soruşturmada kredibilitesi olmayan kişiler hakkında kredi kullandırdığının ve usulsüz işlemler yaptığının tespit edildiğini, davalının mal ve para kaçırma girişiminde bulunduğunu belirtip fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 20.751,09 TL’nin davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili; kredi kullanan tüketicilerin davalıya müracaat ederek işlemleri başlattığını ve davalının da bulunduğu üç kişiden oluşan kredi komitesinin inceleme, denetim ve onayından sonra söz konusu krediyi kullanma hakkını kazandıklarını, müvekkilinin tek başına sorumluluğu bulunmadığını, bankanın kredi borçlusu ve kefilleri hakkında yasal tahsil yollarına müracaat etmeden zararın müvekkilinden tahsilini kabul etmediklerini, davalının 25 yıl bankada çalışıp emekliye ayrıldığını, çalışma hayatı boyunca amirlerinin bilgisi ve izni dışında herhangi bir bankacılık hizmeti yürütmediğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 10.07.2012 tarihli ve 2007/158 Esas 2012/427 Karar sayılı kararıyla; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulü ile 2.390,94 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 04.12.2013 tarihli ve 2013/17518 Esas, 2013/19075 Karar sayılı ilamıyla; “Dava konusu olayla ilgili Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 2006/4224 Hz. sayılı dosyası ile soruşturma başlatıldığı anlaşılmaktadır. Dava konusu olayın özelliği nedeniyle davalı hakkındaki Düzce Cumhuriyet Başsavcılığının 2006/4224 Hz. soruşturma sayılı dosyası uyarınca ceza mahkemesinde dava açılıp açılmadığı araştırılmalı, açılmış ise ceza davasının sonucu beklenmeli, ondan sonra Düzce İş Mahkemesinin 2009/6 E., 2013/752 K. sayılı dosyası ve tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle hükmün bozulmasına, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiş; davalının karar düzeltme istemi miktardan reddedilmiştir.

B.Mahkemece Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin, 03.03.2016 tarihli ve 2014/125 Esas, 2014/145 karar sayılı kararı ile bozmaya uyulduktan sonra davanın kısmen kabulü ile 2.390,94 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
C.İkinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 26.10.2016 tarihli ve 2016/8800 Esas, 2016/10484 Karar sayılı ilamıyla; “Davaya konu eylem nedeniyle, davalı hakkında Düzce 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/131 E. sayılı dosyası üzerinden kamu davası açıldığı, tahsis edilmemesi gereken bir kredinin tahsisini sağlamak amacıyla dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından yargılama yapılarak mahkumiyet kararı verildiği, kararın temyiz edilmiş olduğu ve henüz kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Düzce 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/131 E. sayılı dosyasının kesinleşmesi beklenmeli ve ondan sonra tüm kanıtlar birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerektiği” gerekçesiyle hükmün bozulmasına, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
D.Mahkemece İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “…Ziraat Bankası Düzce Çilimli Şubesinin müzekkere cevabına göre dava konusu borcun icra dosyasına 05.01.2022 tarihinde ödenerek icra dosyasının kapatıldığı ve ilgili dosyaya ait bankanın alacağının kalmadığı bildirildiğinden” dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı temyiz dilekçesinde; yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağını, ceza davasında ikrarının söz konusu olmadığını, gerekçenin yetersiz olduğunu, savunmalarına gerekçede yer verilmemesinin masumiyet karinesini ihlal ettiğini, haksız eylemde bulunmadığını, ceza davasının kesinleşmesi beklenmeden karar verilmesinin hatalı olduğunu belirtmiştir.

C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, banka servis görevlisi davalı tarafından kredibilitesi olmayan kişiler hakkında kredi kullandırılarak usulsüz işlemler yapılması nedeniyle uğranılan kurum zararı nedeniyle alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesi delaletiyle mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (HUMK) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49 uncu maddesi

3. Değerlendirme
Mahkemenin nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga HUMK’nun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalının yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine ,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,

14.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.