Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/14212 E. 2022/18004 K. 28.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/14212
KARAR NO : 2022/18004
KARAR TARİHİ : 28.12.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı … Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kısmen kabulüne dair verilen karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine … tarafından verilen 28/09/2018 tarih KİT/2018-144 sayılı dosyadan el çekilmesine dair kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili; 04/08/2015 tarihinde, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın tek taraflı trafik kazası sonucu yolcu konumundaki müvekkilinin yaralandığını ve iş gücü kaybının oluştuğunu, maluliyet zararının giderilmesi amacıyla Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan dava sonucunda müvekkiline 125.000,00 TL ödeme yapıldığını, ancak müvekkilinin maluliyet oranının yükselmesi nedeniyle 20/01/2017 tarihinde davalı … şirketine yapılan yeni başvurudan sonuç alınamadığını belirterek gelişen maluliyet durumuna göre davalı … şirketinden 100.000,00 TL bakiye maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davanın usul ve esastan reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davanın kısmen kabulü ile 93.036,00 TL tazminatın davalı … şirketinden tahsiline karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili itiraz yoluna başvurmuştur. İtiraz Hakem Heyetince, davalının itirazının reddine karar verilmiş; bu karara karşı davalı … şirketi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesinin 2018/281 Esas, 2018/585 Karar sayılı ilamıyla davacı tarafa, 04/08/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklanan yaralanmaya bağlı beden gücü kaybında gelişen durum olup olmadığını gösterir delilleri ibraz etmesi için mehil ve imkan verilmesi, Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümlerinden seçilmiş Adli Tıp Uzmanlarından oluşacak bilirkişi heyetinden, davacıda meydana gelen yaralanmanın ve sürekli iş göremezliğin trafik kazası sonucunda meydana gelip gelmediği, sakatlığın kalıcı olup olmadığı, kalıcı ise oranı, tıbbi tedaviye cevap verip vermediği, tedavi durumuna göre gelişen durum olup olmadığı, varsa hangi tarihte sonuçlandığı hususlarında kaza tarihinde yürürlükte bulunan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümleri uyarınca dosya arasında bulunan tüm tıbbi tedavi evrakları ile daha önce verilen maluliyet raporlarını da irdeleyen denetime elverir nitelikte rapor alınarak davacının uğradığı zararın artıp artmadığı, değişen durum olup olmadığının belirlenmesine çalışılması ve ondan sonra davanın esası hakkında karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davalının istinaf talebinin kabulü ile … kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
İtiraz Hakem Heyetince; istinaf kararı sonrası yapılan yargılamada, Üniversite Hastanesinden rapor alma sürecinin taraflara tebliğ aşamaları dikkate alındığında tahkim süresinin yeterli olmayacağı tespit edildiğinden, Heyetçe verilen sürenin bitiminde başlamak üzere 2 aylık ek süre daha verilmesi, taraf vekillerinin bu hususta görüşlerini e-posta ile Heyete ulaştırması ve açıkça muvafakat edilmemesi halinde süre uzatımına muvafakat edilmediği sonucuna varılacağı hususunun taraf vekillerine ihtarına dair 13/09/2018 tarihli ara karar verilmiştir. İtiraz Hakem Heyetince, ara kararın tebliğine rağmen davacı vekili tarafından ara karara ilişkin herhangi bir beyan ileri sürülmediği, bu nedenle inceleme süresi içerisinde, dosyada mevcut eksiklikler tamamlanmadan karar verilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle dosyadan el çekilmesi suretiyle başvurunun sonuçlandırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle oluşan yeni maluliyet durumu uyarınca bakiye sürekli iş göremezlik zararının tazmini istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 27. maddesinde, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgililerinin kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip oldukları belirtilmiştir. Davanın taraflarına iddia ve savunmalarını serdetme imkânı vermeden davanın esasıyla ilgili değerlendirme yapılması mahkemeye erişim hakkını zedeler. Davanın bir mahkeme tarafından görülebilmesi ve kişinin adil yargılanma hakkı kapsamına giren güvencelerden faydalanabilmesi için ilk olarak kişiye iddialarını ortaya koyma imkânının tanınması gerekir.
Bu itibarla bir davanın sonucundan menfaati etkilenecek olan kişilerin bu yargılama hakkında bilgi sahibi olabilmelerine, uyuşmazlığın çözümü için gerekli ve sonuca etkili olduğunu düşündükleri hususlarda açıklamada bulunabilmelerine, iddialarını ispata yönelik delil sunabilmelerine imkân sağlanması gerekir. Bu husus aynı zamanda silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkeleri ile de ilgilidir.
Dosya kapsamından; davacı vekili olarak Avukat Mehmet Yusuf Arkcı’nın 07/05/2018 tarihinde düzenlenen vekaletnamesinin 14/05/2018 tarihinde dosyaya sunulduğu, İtiraz Hakem Heyetince 13/09/2018 tarihli ara kararın davacı vekili Avukat Salih Çağlar Göde’ye aynı tarihte tebliğ edildiği, davacı vekili Avukat Salih Çağlar Göde tarafından vekillikten azledildiğine ilişkin cevap maili gönderildiği, … kararı gerekçesinde 13/09/2018 tarihli ara kararın davacı asıl …’a ve yeni davacı vekili Avukat Mehmet Yusuf Arkcı’ya tebliğ edildiğinin belirtildiği, ancak davacı vekili Avukat Mehmet Yusuf Arkcı’ya yapılan tebliğe ilişkin belgenin bulunmadığı, davacının hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiği anlaşılmıştır.
Şu durumda; İtiraz Hakem Heyetince, davacı tarafa usulüne uygun olarak 13/09/2018 tarihli ara kararın tebliğ edilmesi, bu şekilde mahkemeye erişim hakkı ve hukuki dinlenilme hakkı tanındıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle dosyadan el çekme kararı verilmesi bozmayı gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile … kararının BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 28.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.