Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/14100 E. 2023/146 K. 10.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/14100
KARAR NO : 2023/146
KARAR TARİHİ : 10.01.2023

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/603-2020/294

HÜKÜM/KARAR : Kabul

Taraflar arasında görülen tasarrufun iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı borçlu Ramazan hakkında 6183 sayılı Yasa gereğince takip yaptıklarını, takibin sonuçsuz kaldığını, borçlunun dava konusu 1331-1490-5767 ve 5780 nolu parselleri davalı kardeşi Mustafa’ya 09.08.2007 tarihinde sattığını, onun da 1490 parseli daha sonra davalı …’ye sattığını belirterek, davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı … duruşmada, davalı …’ın annesinin kendilerine dava konusu tarlayı satacağını söylediğini, kendilerinin de sorun yoksa alalım dediklerini, taşınmazın … adına olduğundan, ondan satın aldıklarını, borçlu ile uzaktan akraba olduklarını belirtmiştir.

Diğer davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 28.06.2016 tarihli ve 2015/817 Esas, 2016/484 Karar sayılı kararıyla; davalılar Mustafa ve Ramazan’ın kardeş olmaları nedeni ile bu davalılar yönünden davanın kabulüne, davalı Nurdan yönünden muvazaa iddiasının ispatlanmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin 28.06.2016 tarihli ve 2015/817 Esas, 2016/484 sayılı kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (kapatılan) 17. Hukuk Dairesi 21.05.2019 tarih ve 2016/20255 Esas, 2019/6456 Karar sayılı ilamında ;
“…..
Somut olayda davanın reddine karar verilen 1490 nolu parsel davalı … tarafından 24.11.2009 tarihinde davalı …’ye devredilmiştir. Dosya içeriğinden davalı … ile borçlunun, dava konusu taşınmazın bulunduğu İney köyü nüfusuna kayıtlı olup aynı yerde oturmaktadırlar. Davalı … duruşma sırasında verdiği beyanında borçlu ile uzaktan akraba olduğunu da belirtmiştir. Bu durumda davalı dördüncü kişi Nurdane’nin borçlunun mali durumunu bilen veya bilmesi lazım gelen kişilerden olduğu anlaşıldığından bu davalının satın aldığı 1490 nolu parsel yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.” gerekçesi ile bozulmuştur.

B .Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkeme, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı … vekili temyiz dilekçesinde özetle;
a. Müvekkilinin taşınmazı raiç bedelini ödeyerek satın aldığını, iyiniyetli olduğunu

b. Mahkemenin sadece 09.08.2007 tarihli işlemi iptal ettiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 6183 sayılı Kanunu’nun 24 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali koşullarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği, davanın kabulü kararının eksik incelemeye ve hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk
6183 sayılı Yasa’nın 24 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali hükümleri.

2. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı … vekilinin aşağıdaki paragragın kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. HMK’nın 297/2.fıkrası gereğince hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenin borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.Borçlu, dava konusu 1331-1490-5767 ve 5780 nolu parselleri 09.08.2007 tarihinde davalı kardeşi …ya satmış, o da 1490 parseli daha sonra 24.11.2009 tarihinde davalı …’ye sattığından, davanın kabulü halinde hükmünde buna uygun olması gerekirken davalı … tarafından … ili…ilçesi,…köyü…Mevkii 1331 parsel, dipsiz mevkii 1490 parselin …’a … ili…ilçesi,…mevkii 5767 ve 5780 parsel sayılı taşınmazlardaki 1/2 hissenin …’a 09.08.2007 tarih ve 947 yevmiye nolu işlem ile satışa ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmiş olması bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na (6100 sayılı Kanun) eklenen Geçici Madde 3 atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 438 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca temyiz olunan Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR :
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı … vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Davalı … vekilinin temyiz isteğinin kabulü ile mahkeme kararının hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “ … ili…ilçesi,…köyü…Mevkii 1331 parsel, dipsiz mevkii 1490 parselin …’a … ili…ilçesi,…mevkii 5767 ve 5780 parsel sayılı taşınmazlardaki 1/2 hissenin …’a 09.08.2007 tarih ve 947 yevmiye nolu işlem ile satışa ilişkin tasarrufların iptali ile” ibaresinin çıkartılarak yerine “… ili…ilçesi,…köyü…Mevkii 1331 parsel,…mevkii 5767 ve 5780 parsel sayılı taşınmazlardaki 1/2 hissenin …’a satışına ilişkin 09.08.2007 tarihli işlem ile dipsiz mevkii 1490 parselin, davalı … tarafından 24.11.2009 tarihinde davalı …’a satışına ilişkin tasarrufuların iptali ile“ ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek halinde peşin alınan temyiz harcının davalı …’a iadesine,

10.01.2023 tarihinde karar verilmiştir.