Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/12763 E. 2023/3291 K. 09.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12763
KARAR NO : 2023/3291
KARAR TARİHİ : 09.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2019/215 E., 2022/402 K.
HÜKÜM/KARAR : Davanın Kısmen Kabulü

Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen ve maddi tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı … vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili, davacı idaresindeki araca davalıların sürücü, işleten ve trafik sigortacısı olduğu römorklu çekicinin 20.09.2012 tarihinde çarpması sonucunda maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün tam kusurlu olduğunu, kaza sonucunda davacının sağ ayağının ve sol omzunun kırıldığını, sol elinin parçalandığını, başından ve sol bacağından yaralandığını, davacının Rafineri Bölümü’nden mezun olduğunu, vergi mükellefi olup gezici kimyasal madde satış mümessili olduğunu, 2010 yılından beri bir firma ile acente sözleşmesi ile çalışıp 2.000,00 TL maaşı olduğunu ve primlerle birlikte aylık gelirinin 6.000,00 TL-7.000,00 TL arasında olduğunu, davacının kaza sonrasında kazanç kaybından kaynaklanan maddi zararının değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik 15.000,00 TL maddi tazminatın, maluliyetinden kaynaklanan 250,00 TL maddi tazminatın, tedavi ve ulaşım masraflarından kaynaklanan maddi zararı nedeniyle şimdilik 500,00 TL maddi tazminatın, davacının kaza sonrasında kendisine bir bakıcı tuttuğunu bakıcıya aylık 750,00 TL ödeme yaptığını bu yönden de bakıcı ücretinden kaynaklanan maddi zararı nedeniyle şimdilik 2.250,00 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline, 30.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sürücü ve işletenden müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 15.12.2015 tarihli ıslah dilekçesiyle sürekli iş göremezlik tazminatı talebini 96.462,40 TL’ye artırmış, dava dilekçesindeki diğer taleplerin aynen kabulü ile maddi tazminat talebini toplam 114.212,40 TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP
Davalılar … ve … vekili, kusura itiraz ederek talep edilen tazminatların fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Davalı … vekili, poliçe hükümlerini tekrarla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile; sürekli iş göremezlik zararı karşılığı 96.462,40 TL, geçici iş göremezlik zararı karşılığı 10.500,00 TL, tedavi giderleri karşılığı 500,00 TL, bakıcı gideri karşılığı 2.250,00 TL olmak üzere toplam 109.712,40 TL maddi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihi olan 20.09.2012 tarihinden itibaren, davalı … yönünden ise dava tarihi olan 06/12/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davalı … şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu tutulmasına, davacının uğradığı manevi zarar karşılığı takdir olunan 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan kaza tarihi olan 20.09.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, davacının fazlaya ilişkin geçici iş görememezlik zararı ile manevi tazminata ilişkin istemlerinin reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili, davalı … A.Ş. vekili ve davalılar … ve … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Hukuk Dairesi 12.02.2019 tarih ve 2016/5720 Esas 2019/1278 Karar sayılı ilamında; “…1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 47. maddesindeki (6098 sayılı TBK m. 56) özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacı vekili, davalı … A.Ş. vekili ve davalılar … ve … vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Maddi tazminatın (zararın) hesaplanmasında gelirin doğru olarak belirlenmesi önemli bir yer tutmaktadır. Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının gezici kimyasal madde satış mümessili olup vergi mükellefi olduğunu, 2010 yılından beri NCH İthalat firması ile acente sözleşmesi ile bağlı olarak çalıştığını aylık 2.000,00 TL maaşının bulunduğunu ve primlerle birlikte 6.000,00 TL-7.000,00 TL aylık gelirinin olduğunu iddia etmiştir. 16.12.2015 tarihli hesap bilirkişi raporunda; tanık beyanları, sosyal ekonomik durum araştırması, davacı tarafından ibraz edilen faturaların gelir kalemi olduğundan gider kalemleri belli olmadığından davacı hakkında yapılan sosyal ve ekonomik durum araştırmasına göre davacının geliri 3.500,00 TL (asgari ücretin 4.7 katı) olarak tazminat hesabı yapılmış; mahkemece hükme esas alınmıştır. Ancak tazminata esas alınan davacının gelirinin belirlenmesine ilişkin araştırma yetersizdir.
Bu durumda mahkemece; vergi mükellefi olarak kimyasal madde satış mümessiliği yapan davacının gelirinin saptanması için; ilgili Vergi Dairesi’ne ve SGK’ya müzekkere yazılıp vergi kayıtları ve SGK kayıtlarının getirtilmesi, bu belgeler ile davacının ticari defterlerine ve NCH İthalat adlı işyerine ait ticari defter ve kayıtları üzerinde kaza tarihine yakın zaman diliminde davacının elde ettiği gelirinin belirlenmesi konusunda mali müşavir bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılması; bu araştırmaların sonuçları dahilinde gerçek gelirin net biçimde saptanmasından sonra, çalışma tarzı da değerlendirilerek daha önce rapor düzenleyen bilirkişiden, tazminat hesabı konusunda ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre (davacı vekili tarafından geçici işgöremezlik zararı yönünden temyiz edilmiş olmasına, davalılar … ve … vekilinin gelirin 2.000,00 TL üzerinden hesaplanması gerektiğinden bahisle temyiz edilmiş olmasına göre kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.” şeklindeki gerekçesiyle “davacı vekili, davalı … A.Ş. vekili ve davalılar … ve … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına,” karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamı ile davacının kaza tarihine en yakın tarihte gelirinin belirlenmesi amacıyla ticari kayıtlar üzerinde inceleme yapılarak belirlendiğini, usuli kazanılmış haklar gözetilerek 2015 yılı verilerine göre hesaplama yapıldığını ancak Yargıtay içtihatlarına uygun olarak TRH 2010 yaşam tablosu progresif rant yönteminin benimsendiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile, sürekli iş görememezlik zararı karşılığı 96.462,40 TL, geçici iş göremezlik zararı karşılığı 10.500,00 TL, tedavi gideri karşılığı 500,00 TL, bakıcı gideri karşılığı 2.250,00 TL olmak üzere toplam 109.712,40 TL maddi tazminatın davalılardan … ve …’dan kaza tarihi olan 20.09.2012 tarihinden itibaren, davalı … yönünden ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle davacı ödenmesine, davalı … şirketinin poliçe limitiyle sorumluluğunun sınırlı tutulmasına, manevi zarar ile ilgili önceki hüküm kesinleştiğinden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı … vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı … vekili, mahkemece verilen ilk hüküm gelir, sürekli işgöremezlik ve sair hususlar nedeniyle temyiz edilmiş olup davalı … yönünden davacı lehine oluşmuş bir kazanılmış hakkın söz konusu olmadığını, bozma ilamında bahsi geçen kazanılmış haklardan kastın davacı tarafın sadece geçici işgöremezlik tazminatını temyiz ettiği, diğer yönlerden aleyhine kazanılmış hak oluştuğu, davalı sürücü ve işletenin 2.000,00 TL gelirin kabulünün ise daha az gelir tespit edildiği takdirde davacı lehine kazanılmış hak söz konusu olduğuna yönelik olduğunu, hesap raporu kabul edilmemekle birlikte gerekçesiz olarak kazanılmış hak oluştuğu gerekçesiyle fazla tazminata hükmedildiğini, davacının ticari defterleri ile çalıştığı şirketin ticari defterlerinin birbirini teyit etmediğini bu sebeple delil olarak esas alınamayacağını, davacının sırf acente olmasından kaynaklı gelirinin ise fiili çalışmasından kaynaklı olmayıp hesaba katılamayacağını, geçici iş göremezlik, geçici bakıcı gideri ve tedavi giderlerinin SGK’nın sorumlu olduğunu, bakıcı ihtiyacının tespit edilmeden karar verildiğini, hesaplamanın TRH 2010 yaşam tablosu 1,8 teknik faize göre yapılması gerektiğini, taraflarına tebliğ edilmemekle birlikte kusur ve maluliyete ilişkin tespitlerini kabul etmediklerini, hatır taşıması ve müterafik kusur durumu mevcut ise indirim yapılması gerektiğini, faiz başlanıcının hatalı olduğunu, ıslah edilen kısma ıslah tarihinden itibaren faiz hükmedilmesi gerektiğini belirterek Mahkeme kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe:
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalıların sürücüsü, işleteni ve davalı … tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın 20.09.2012 tarihinde karıştığı çift taraflı trafik kazası sonucu davacı sürücünün sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik tazminatı, tedavi gideri, bakıcı gideri ile manevi tazminat talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54 ve 56 ıncı maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85, 89, 90, 91, 92 nci maddeleri, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı … A.Ş. vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Dairenin 12.02.2019 tarihli bozma ilamından önce yürütülen yargılamada alınıp hükme esas kabul edilen 16.12.2015 tarihli aktüerya raporunda, PMF progresif rant yöntemine göre, 2015 yılı verilerine göre davacı için 96.462,40 TL sürekli iş göremezlik tazminatı hesaplanmış, mahkemece hüküm altına alınmıştır. Taraf vekillerinin temyizi üzerine, Dairenin bozma ilamında, kaza tarihindeki gelirin usulünce belirlenmesi hususu vurgulanarak, karar davalı taraf yararına bozulmuştur.
Bozma kapsamında yürütülen yargılamada; mahkemece alınan aktüer raporunda 2015 yılı verilerine göre TRH 2010 yaşam tablosu progresif rant yöntemine göre 94.742,91 TL hesaplanmış yanılgılı değerlendirme ile davacı taraf lehine kazanılmış hak oluştuğu gerekçesiyle, ilk hükümdeki miktar hüküm altına alınmıştır.
Açıklanan vakıalar karşısında mahkemece; bozma öncesindeki ilk hükme esas alınan 16.12.2015 tarihli hesap raporundaki veriler, (hesaplama yöntemi olan PMF progresif rant yöntemi ve 2015 yılı verilerine göre) esas alınarak davalı taraf lehine oluşan kazanılmış hakkın korunmasını sağlayacak biçimde ve sadece benimsenen 3.101,78 TL gelir esas alınması hususu suretiyle hesaplama yapılması gerekirken, usuli kazanılmış hakları ihlal edecek biçimde TRH 2010 yaşam tablosu progresif rant yöntemine göre hesaplama yapılarak karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı … vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Değerlendirme bölümünün (2) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan mahkeme kararının BOZULMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının davalıya iadesine,
Dosyanın, mahkemeye gönderilmesine,
09.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.