Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2022/11253 E. 2022/12655 K. 19.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11253
KARAR NO : 2022/12655
KARAR TARİHİ : 19.10.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulüne dair karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 26.12.2020 tarih 2020/İHK-21740 sayılı itirazın kabulü ile başvurunun usulden reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; 11.12.2018 tarihinde, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın, davacının sevk ve idaresindeki araca çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını ve iş gücü kaybının oluştuğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.001,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 27.04.2020 tarihli bedel artırım dilekçesiyle talebini 114.529,47 TL olarak arttırmıştır.
Davalı vekili, başvurunun usul ve esastan reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince; başvurunun kabulü ile 114.529,47 TL maddi tazminatın 21.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmiş; karara karşı davalı vekili itiraz yoluna başvurmuştur. İtiraz Hakem Heyetince; davalının itirazının kabulü ile davacının usulüne uygun olmayan sağlık kurulu raporuyla başvuru yaptığı gerekçesiyle başvurunun usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Balıkesir Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 05.11.2019 tarihli raporda, davacı muayene edilerek kaza nedeniyle oluşan maluliyeti %12 olarak belirlenmiştir. Anılan bu raporun tanziminde Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirleme yapıldığı görülmekte olup raporun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğe uygun olduğu açıktır. İtiraz Hakem Heyetince, davacının başvuru sırasında sunduğu maluliyet raporunun usule uygun düzenlenmediği ve KTK’nın 97. maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Genel Şartları gereği gerekli olan tüm belgeler ile başvuru yapılmadığı, tahkime başvurulmadan önce usulüne uygun yapılmış başvuru bulunmasının dava şartı olduğu ve tamamlanabilir dava şartı olmadığı gerekçesiyle davanın, dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacı tarafından başvuruda ibraz edilen ve Uyuşmazlık Hakem Heyetince hükme esas alınan 05.11.2019 tarihli maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere uygun biçimde, konusunda uzman doktor bilirkişi heyeti tarafından, davacı muayene edilerek ve kazadaki yaralanma ile maluliyet arasındaki illiyet bağı da kurularak düzenlendiği, karara esas alınabilir bir rapor olduğu gözetilmek suretiyle inceleme yapılması, davalı vekilinin Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına ilişkin diğer itirazları da değerlendirilip karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 19.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.