YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/9743
KARAR NO : 2021/2992
KARAR TARİHİ : 14.06.2021
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Osmaneli Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki İlk Derece Mahkemesinde görülen trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat davasında verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm hakkında Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; istinaf başvurularının esastan reddine ilişkin kararın, süresi içinde davacı vekili ile davalı … Sigorta A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, 13/10/2009 tarihinde davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki kamyonet ile seyir halindeyken, diğer davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki otobüsle çarpışması sonucu yol dışına çıkan otobüsün, yol dışında bulunan yayalarla birlikte davacının aracına çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını, davalılardan … Sigorta şirketinin davalı …’nin kullandığı aracın, diğer davalı … şirketinin ise davalı …’ın kullandığı aracın trafik sigortacısı olduklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik aracında oluşan değer kaybına ilişkin 7.000,00 TL, bahçesinde ekili domateslerin hasadıyla kazadan olayı ilgilenememesi oluşan zararına ilişkin 8.000,00 TL, geçirdiği ameliyatlar sonrası tedavisi nedeniyle işlettiği kahvehane, bakkal dükkanı ve ticari aracını gereği gibi işletememesinden kaynaklı zararına ilişkin 8.000,00 TL ve iş gücü kaybına ilişkin 5.000,00 TL olmak üzere toplam 28.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline, olay tarihinden itibaren davalılardan, dava tarihinden itibaren davalı … şirketlerinden yasal faiz işletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar; davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
İlk Derece Mahkemesince; kazanın meydana gelmesinde davalılardan …’in yüzde yüz oranında kusurlu olduğu, davalı … ve davacının kusurlu olmadıkları, davacının % 14,3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybettiği, iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği, tanık beyanları nazara alındığında davacının tarımsal gelirine ilişkin iddiasını ispatlayamadığı, davalı … Sigorta A.Ş tarafından sunulan ve davacı tarafça itiraz edilmeyen ibraname nedeniyle davacının feragat beyanında bulunmadığı, ibraname nazara alınarak hesap bilirkişisinden alınan ek raporun benimsendiği belirtilerek; davalılar … ve … Sigorta A.Ş yönünden açılan davanın reddine, araçta oluşan değer kaysına ilişkin talebin kısmen kabulü ile 1.000,00 TL nin davalı … yönünden kaza, davalı … sigorta A.Ş den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, tarımsal gelire ilişkin talebin reddine, ticari işletmelere ilişkin gelir kaybı talebinin yalnızca bakkal işletmesi yönünden 300,00 TL olarak kabulü ile davalılardan …’dan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, diğer işletmeler (kahvehane ve ticari araç) yönünden reddine, 18.104,53 TL iş göremezlik tazminatının 5.000,00 TL lik kısmının davalı …’dan kaza ve davalı … sigorta şirketinden dava tarihinden, bakiye 13.194,53 TL lik kısmının ise ıslah tarihi olan 25/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Sigorta A.Ş den müştereken ve müteselsilen tahsiline, manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 8.000,00 TL nin davalı …’dan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, davalı … Sigorta A.Ş yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı … Sigorta A.Ş vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince; İlk Derece Mahkemesince alınan bilirkişi raporlarının kapsam ve niteliği itibariyle hüküm vermeye yeterli olduğu, manevi tazminat miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı, aktüer bilirkişi tarafından belirlenen davacının talep edebileceği tazminat miktarı ile davalı … şirketince ödenen tazminat miktarı arasında açık oransızlık bulunduğu gerekçesiyle, davacı ile davalı … Sigorta A.Ş vekillerinin istinaf istemlerinin HMK 353/1-b.1 madde gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili ile davalı … Sigorta A.Ş vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün HMK 370/1. maddesi gereğince ONANMASINA,HMK 302/5 ve 373. maddeleri uyarınca dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine, aşağıda dökümü yazılı 4,90 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan ve aşağıda dökümü yazılı 983,38 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı … Sigorta A.Ş’den alınmasına 14/06/2021 gününde kesin olarak Başkan … ve Üye …’in karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Davacı, 13.10.2009 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralandığını, malul kaldığını, aracının hasar gördüğünü iş ve gücünden kaldığını ileri sürerek davalılardan maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Mahkemece, davacının maluliyet zararının tamamen araç hasarı ve işletme zararı yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş, kararı davacı vekili araç değer kaybı, tarımsal ve işletme geliri, servis işletmeciliği, davalı … vekili, maluliyet zararı için ibraname ve feragat bulunduğu yönlerinden temyiz etmişlerdir.
Dairemiz çoğunluğu BAM kararını onamıştır. Aşağıda açıklayacağımız gerekçelerle onama kararına katılmıyoruz.
Öncelikle davacı yargılama devam ederken 08.05.2013 tarihinde maluliyete ilişkin rapor öğrenildikten sonra 23.12.2013 tarihinde davalı … ile ibraname başlıklı belge düzenleyerek müzayaka iddiasında bulunmayacağını, Osmaneli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/12 esas sayılı dosyada açılan davadan araç sürücüsü, işleten ve sigorta şirketinden gayri kabili rücu feragat ettiğini bildirmiştir. İbraname içeriğindeki bedelleri tahsil etmiştir. Yargılama sırasında ibraname içeriğine davacı tarafından itiraz edilmemiştir. BAM kararı gerekçesinde KTK’nın 111. maddesinde gösterilmişse da yargılama sırasında yapılan ödemeler ve feragat beyanlarıyla (somut olayda olduğu gibi) uygulama yeri yoktur. Emsal kararı olarak gösterilen içtihatların somut olaya uymamaktadır. Davacı, davadan (maluliyet tazminatı yönünden) feragat ettiğine göre davalının yargılamadaki beyanları gözönüne alınarak bir karar verilmeliydi.
Diğer yandan davacının araç değer kaybı yönünden talebi 1.000,00 TL olarak kabul edilmiştir. Mahkemece bu hususta bilirkişi incelemesi yaptırılmış 13.02.2011 tarihli bilirkişi raporunda aracın kazadan önceki ikinci el değerinin 13.000,00 TL, kazadan sonra ise 8.000,00 TL olduğu belirtildikten sonra aracın hasarlı halinin 3.000,00 TL olduğu, araç tamir ettirildikten sonra en fazla değer kaybının 1.000,00 TL olarak gösterilmiş, mahkemece bu bedel üzerinden karar verilmiştir. Bu yöne ilişkin davacının temyizi ise kabul edilmemiştir. Hükme esas alınan bilirkişi kendi içerisinde çelişkili olup hükme esas alınamaz. Yeni bir bilirkişi raporu alınmak üzere fark teorisine göre zararın belirlenmesi için karar bozulmalıdır.
Yukarıda açıklanan madde ve hukuksal olgulara göre davacının ve davalı sigortanın bu yönlerdeki temyiz talepleri kabul edilmesi gerektiği görüşünde olduğumuzdan sayın çoğunluğun onama kararına katılmıyoruz.