YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/9626
KARAR NO : 2021/2517
KARAR TARİHİ : 07.06.2021
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 26. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : Ankara 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 13/05/2015 gününde adli yardım talepli olarak verilen dilekçe ile trafik kazası sonucu yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 27/12/2017 günlü karara karşı davacı vekilinin istinaf başvurusu üzerine yapılan incelemede; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 13/02/2020 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
-KARAR-
Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, 15/12/2013 tarihinde dava dışı …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile dava dışı İsmail Yörük’ün yönlendirdiği … plakalı aracın karıştıkları kaza sonucunda, dava dışı …’nın aracında yolcu olan müvekkilinin yaralandığını, kaza nedeniyle müvekkilinin malul kaldığını, davacının yolcu olduğu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortası bulunmadığını, bu nedenle zarardan davalının sorumlu olduğunu belirterek oluşan maddi zararın tazminini talep etmiştir.
Davalı, davacının yolcu olduğu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortasının bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, davacının işleten olması halinde alacaklı ve borçlu sıfatı birleşeceğinden müvekkili kurumun zarardan sorumlu olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, davacının yolcu olduğu aracın malikinin yine davacı olduğunun tespit edildiği, davalı …’nın ödediği tazminatı işletene rücu hakkı bulunduğu, bu durumda alacaklı ve borçlu sıfatının davacı da birleştiğinden davada hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince; ilk derece mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davacının istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün HMK 370/1. maddesi gereğince ONANMASINA, HMK’nın 373. maddesi uyarınca dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 59,30 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 07/06/2021 gününde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.