Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/9260 E. 2022/6032 K. 28.03.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/9260
KARAR NO : 2022/6032
KARAR TARİHİ : 28.03.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılaması sonunda başvurunun kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde İtiraz Hakem Heyetince itirazının reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 14/10/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 100 TL maddi tazminatın yasal faizi ile tahsilini talep etmiş, talebini 49.502,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulü ile 49.502,00 TL tazminatın 18/06/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince davalının itirazının reddine dair karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, itiraz hakem heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık konusu kazada davacı yolcu konumunda olup, meydana gelen çift taraflı trafik kazasında yaralanmıştır. Davacı vekili başvuru dilekçesinde müşterek ve müteselsil sorumluluğa dayanmamıştır.
Somut olaya ilişkin kaza tespit tutanağında davacının içinde yolcu olarak bulunduğu araç sürücüsünün kavşaklarda ilk geçiş hakkını vermemek kuralını ihlal ettiği, sigortalı araç sürücüsünün ise kavşaklara yaklaşırken hızını azaltmamak kuralını ihlal ettiği belirtilmiş, hakem heyetince dosya kapsamında kusur raporu alınmayarak kaza tespit tutanağındaki belirlemeye göre sigortalı araç sürücünün %25 oranında, karşı araç sürücünün ise %75 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Ancak hükme esas alınan 11/04/2019 tarihli hesap raporunda sigortalı araç sürücüsünün %75 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek hesap yapılmış ise de yukarıda açıklandığı üzere davalı sigortalı araç sürücüsü meydana gelen kazada %25 oranında kusurlu olup, yapılan hesaplama da %25 kusur oranın esas alınması gerekir. Bu halde bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden hükmün bozulması gerekmiştir.
3-Dosya kapsamından; davacının emniyet ifadesinde … Seramik Fabrikasında işçi olarak çalıştığını, servisle işe giderken kazanın meydana geldiğini beyan etmiştir.
Şu halde; dosya kapsamında bulunan tüm bilgi ve belgeler ile toplanması talep edilen delillerin dosyaya getirilerek İHH tarafından kazanın niteliği bakımından iş-trafik kazası olup olmadığının araştırması yapıldıktan sonra ulaşılan sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir.
4-Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından, kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına 6.667,00 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Sigortacılık Yasası 30/17 madde ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazete’de yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16. maddesinin 13. fıkrasına “(13) (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.” hükmü eklenmiştir.
Uyuşamzlık Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13. maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi,ancak hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 28/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.