Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/8934 E. 2022/3218 K. 23.02.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/8934
KARAR NO : 2022/3218
KARAR TARİHİ : 23.02.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; 12/02/2016 tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki araçla davalının trafik sigortacısı olduğu aracın karıştığı kazada davacının yaralanarak malul kaldığını belirterek; belirsiz alacak davası olarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 15.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava değerini 105.572,37 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun usulden reddine karar verilmiş, davacı vekilinin karara itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazın kararın kaldırılarak, başvurunun kabulü ile 105.572,37 TL tazminatın 15/06/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden alınarak başvuru sahibine ödenmesine dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulmuştur.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına özellikle kaza nedeniyle davacıda oluşan maluliyet oranının kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan mevzuat hükümlerine uygun biçimde saptandığı bilirkişi raporunun benimsenmesinde bir isabetsizlik görülmemesine, davacının müterafik kusurlu sayılmasını gerektirecek somut delil bulunmadığı da dikkate alındığında bu nedenle tazminattan indirim yapılmayışının yerinde görülmesine, kaza tespit tutanağına, oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesince uzman bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen rapordaki kusur tespitinin benimsenmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince başvurusu kabul edilen ve kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına 13.979,00 TL vekalet ücretine hükmedilmiştir.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu 30/17 md. ve 19.01.2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16. maddesinin 13. fıkrasına “(13) (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.” hükmü eklenmiştir.
Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyetince davacı yararına hükmedilecek vekalet ücreti için yukarıda adı geçen Yönetmelik’in 16. maddesinin 13. fıkrasının uygulanması gerektiği gözetilerek AAÜT’nin 13. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş olup bu husus bozma sebebi ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HMK’nın 370. maddesinin 2. fıkrası uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının hüküm kısmının 1. numaralı fıkrasının c bendinde yer alan “… 13.979,00 TL” ibaresinin çıkarılarak, yerine “…2.795,80 TL” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 23/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.