YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/7765
KARAR NO : 2022/1114
KARAR TARİHİ : 31.01.2022
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında İtiraz Hakem Heyetince verilen 24/01/2020 tarih, 2020/İHK-1759 sayılı kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davalı … nezdinde … poliçesi ile sigortalı bulunan araçla davacının sevk ve idaresindeki aracın çarpışması sonucu 19/10/2011 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda, müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını, sigorta şirketine tazminat talebiyle yapmış oldukları başvurunun sonuçsuz kaldığını, beyanla fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 10.00,00 TL sürekli maluliyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, bilirkişi raporu doğrultusunda sürekli iş göremezlik yönünden talebini yükseltmiştir.
Davalı vekili; başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince; talebin kabulü ile 62.214,38 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 24/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden alınarak davacıya ödenmesine, karar verilmiş; karara karşı davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyetince; sigorta şirketi vekilinin yaptığı itirazın reddine, karar verilmiş, itiraz hakem heyeti kararı davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına,her ne kadar Dairemiz içtihat değişikliği nedeniyle TRH-2010 yaşam Tablosu kullanılarak hesap yapılmaması doğru görülmemiş ise de; Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih- 2019/40 E.- 2020/40 K. sayılı kararı gereği, destek tazminatı hesabında, yeni … Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve % 1,8 teknik faiz uygulaması da anılan cetvellerle getirildiğinden, uygulanmasının mümkün olmaması nedeniyle, TRH-2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant tekniği kullanılarak yapılacak hesabın davalı aleyhine olması karşısında, bu hususun temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nın 266. ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir, hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda; dava konusu kaza ile ilgili olarak düzenlenen Kaza Tespit Tutanağında her iki sürücü de yeşil ışıkta geçtiğini beyan ettiğinden kusur belirlemesi yapılmadığı belirtilmiş, Hakem Heyetince; kusur oranlarının belirlenmesi için bilirkişi raporu alınmadan, soruşturma dosyasında Trafik Polisi bilirkişi Fatih Gözübüyük’ten alınan 02/05/2012 tarihli bilirkişi raporunda belirlendiği şekilde, davalıya sigortalı araç sürücüsü İbrahim Bora’nın asli ve %75 oranında kusurlu olduğu kabul edilerek karar verilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz.
Bu durumda Hakem Heyetince,soruşturma ve varsa ceza dosyası da dosya içerisine alınarak, tarafların kusur oranlarının belirlenmesi için İTÜ öğretim üyeleri veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek uzman bilirkişi kurulundan;ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetli olmamıştır.
3- Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonrada Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda,davacının maluliyet oranının belirlenmesi açısından düzenlenen ve Hakem Heyetince hükme esas alınan davacı tarafça sunulan, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 10/01/2019 tarihli Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre düzenlenen raporda davacının %17,2 oranında sürekli maluliyeti olduğu,geçici iş göremezlik süresinin 180 gün olduğu, 90 gün geçici bakıcıya ihtiyacı olacağı, belirlenmiştir.
19/10/2011 kaza tarihi itibari ile Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, yürürlükte olup, hükme esas alınan Karadeniz Teknik Üniversitesi Adli Bilimler Enstitüsü Müdürlüğü Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 08/03/2019 tarihli rapor kaza tarihinde yürürlükte olmayan tüzük ve yönetmeliğe göre rapor düzenlenmiştir.
Bu durumda, İtiraz Hakem Heyetince, temyiz edenin sıfatına göre, davacı tarafından kararın temyiz edilmediği de dikkate alınarak, usuli kazanılmış haklar gözetilerek, davacının maluliyet oranının tespiti için,davacının yaralanmasına ilişkin tüm tıbbi belgeler dosyaya getirtilerek , üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından davacının maluliyet durumuna ilişkin kaza tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, hükümlerine uygun, yeni bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
4-Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince;toplam 62.214,38 TL tazminatın davalıdan tahsiline ve kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına tam ve nispi olarak 7.193,58 TL vekalet ücreti hükmedilmiş,İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin davacı yararına 1/5 oranında vekalet ücreti hükmedilmesine yönelik itirazlarının reddine karar verilmiştir.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu 30/17 md. ve 19.01.2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrasına “(13) (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.” hükmü eklenmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi,hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi, İtiraz hakem Heyetince davalı tarafın bu yöne ilişkin itirazlarının kabulüne gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2),(3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 31/01/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.