Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/6923 E. 2022/1613 K. 07.02.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/6923
KARAR NO : 2022/1613
KARAR TARİHİ : 07.02.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki trafik kazası sonucu cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine Uyuşmazlık Hakemince yapılan inceleme sonucunda; başvurunun kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davalının itirazının kısmen kabulü ile uyuşmazlık hakem heyeti kararı kaldırılarak, başvurunun kısmen kabulüne dair verilen 12/03/2020 tarih ve 2020/İHK-5500 sayılı kararın taraf vekillerince süresi içinde temyiz edilmesi üzerine temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya incelendi, gereği görüşüldü.
K A R A R
Davacı vekili; 04/06/2016 tarihinde davalıya trafik sigortalı aracın, yaya olan davacıya çarpması sonucu meydana gelen kazada davacının %4 oranında malul kaldığını, davalıya yapılan başvurunun reddedildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 16/12/2019 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 52.585,27 TL ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; oto tamirciye bırakılan aracın sebep olacağı zarara ilişkin talebin teminat dışı olduğu, öncelikle kusurun ispatı gerektiğini belirterek, başvurunun reddine karar verilmesini istemiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince; aracın bakım onarım amacıyla teslim edildiği esnada kaanın meydana geldiğine ilişkin delil bulunmadığı, davalının iddiasının somut hiçbir delile dayanmadığı gerekçesiyle; başvurunun kabulü ile 52.585,27 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 06/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara karşı davalı vekili itiraz yoluna başvurmuştur. İtiraz Hakem Heyetince; davalının itirazının kısmen kabulü ile uyuşmazlık hakem heyeti kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmak suretiyle başvurunun kısmen kabulü ile 42.955,01 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 06/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1) Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Davacının diğer temyiz itirazına gelince;
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından hükme esas alınan 15/12/2019 tarihli hesap raporunda; hesaplama PMF 1931 tablosu ve progresif rant esasına göre göre yapılmış, İtiraz Hakem Heyetince davalının itirazı üzerine TRH 2010 tablosu ve 1.8 teknik faiz esasına göre bilirkişiden 06/03/2020 tarihli ek rapor alınmış, davacı vekili ek rapora karşı itirazında PMF hayat tablosuna göre hesaplama yapılması gerektiğini ileri sürmüş, İtiraz Hakem Heyetince davacının ek rapora yönelik itirazı reddedilerek hüküm kurulmuştur.
Trafik kazasında bedensel zarara uğrayan ve buna dayalı olarak tazminat isteminde bulunan hak sahiplerinin bakiye ömür süreleri daha önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF 1931” cetvellerine göre saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda; Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği göz önüne alındığında, Dairemizce de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir. Bu itibarla; tazminat hesaplamasında TRH 2010 yaşam tablosunun kullanılmasında bir isabetsizlik görülmemiş olmakla birlikte birlikte, davacı vekilinin gerek hükme esas alınan 06/03/2020 tarihli ek hesap bilirkişi raporuna itirazında gerekçe temyiz dilekçesinde PMF 1931 tablosunun kullanılması gerektiğine ilişkin itiraz ve kabulü nedeniyle, tazminat hesabında PMF 1931 Tablosunun (TRH 2010 tablosundan daha kısa ömür süresi belirlediği ve davalı lehine olduğundan) kullanılması gerekli görülmüştür.
Davacının hak kazanabileceği iş gücü kaybı tazminatının hesaplanması için alınan ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından da karara esas kabul edilen aktüer raporunda; yeni ZMSSGŞ ve ekindeki cetvellere göre hesaplama yapılmış ise de; Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarih- 2019/40 E.- 2020/40 K. sayılı kararı gereği, sürekli iş göremezlik tazminatının hesabında, yeni … Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve % 1,8 teknik faiz uygulaması da anılan cetvellerle getirildiğinden, artık uygulanmasının mümkün olmadığı Dairemizce kabul edilmektedir. Açıklanan nedenle tazminat hesaplamasının %1.8 teknik faiz uygulanmadan ve Yargıtay uygulamaları ile kabul edilen progresif rant yöntemi kullanılarak yapılması gereklidir ki, İtiraz Hakem Heyeti tarafından esas alınan rapor, bu yönüyle de yeterli bir rapor değildir.
Açıklanan tüm bu hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacı için PMF 1931 yaşam tablosuna göre muhtemel bakiye ömür süresinin belirlenmesi (davalı lehine olacak biçimde daha kısa ömür süresi belirlediği ve davacı vekilinin itiraz ve temyiz dilekçesindeki talebiyle bağlı kalınması gerektiğinden), %1.8 teknik faiz uygulanmadan ve işleyecek devre hesaplanmasında her yıl gelirin %10 artırılıp %10 iskonto edilmesi esasına dayanan progresif rant yöntemi kullanılarak tazminat hesaplanmasının gerektiği gözetildiğinde, bu yönde alınan 15/12/2019 tarihli ilk rapora göre hüküm kurulması gerekirken, İtiraz Hakem Heyetince yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 2.879,85 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 07/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.