Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/5898 E. 2021/8467 K. 09.11.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5898
KARAR NO : 2021/8467
KARAR TARİHİ : 09.11.2021

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulüne dair karara karşı davacı vekili ile davalı vekili vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 09/05/2018 tarih 2018/İHK-3495 sayılı davacının itirazının kabulüne davalının itirazının kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü.

K A R A R

Davacı vekili, 22/09/2015 günü davacının sürücüsü olduğu araç ile davalı … şirketine trafik sigorta poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı çift taraflı trafik kazasında davacının yaralandığını belirterek şimdilik 40.100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalıdan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş; ıslahla talebini 120.026,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; başvurunun kabulü ile 120.026,00 TL sürekli iş göremezlik zararının 22/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, davacı lehine nisbi vekalet ücretinin 1/5’i oranındaki 2.470,00 TL vekalet ücretine karar verilmiş; karara, taraf vekillerince itiraz edilmiştir. İtiraz Hakem Heyetince, davacı vekilinin itirazının kabulü ile davacı lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden nisbi vekalet ücretinin 1/5 i olarak değil, tam olarak hükmedilmesi gerektiğinden 10.424,96 TL vekalet ücretinin davalı … şirketinden alınarak davacıya verilmesine; davalı vekilinin itirazlarının kısmen kabulü ile 95.937,00 TL sürekli iş göremezlik zararının 22/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; iş bu karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir
1- Başvuru, trafik kazasından kaynaklanan iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Başvuru sahibi vekili, müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp iş göremezlik tazminatı talebinde bulunmuştur.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümlerinden çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden
kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda davacıda oluşan maluliyet oranının tespitine yönelik olarak düzenlenen rapor, Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ekindeki Meslekte Kazanma Gücünün Azalma Oranları Tespit Cetveli hükümleri esas alınarak düzenlenmiş, hakem heyetince anılan rapor karara esas alınarak davanın kabulüne karar verilmiş, karara karşı davalı tarafından itiraz edilmesi üzerine itiraz hakem heyetince; davalı vekilinin maluliyet raporuna yönelik itirazının reddine karar verilmiştir. Varılan sonuç dosya kapsamına uygun değildir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarınca, çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre düzenlenmesi yeterlidir. Buna göre, Uyuşmazlık Hakem Heyetince karara esas alınan maluliyet raporu kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe uygun düzenlenmediğinden bu raporun karara esas alınması isabetsiz olup, İtiraz Hakem Heyetince kaza tarihi (22/09/2015) itibari ile yürürlükteki Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca, usulüne uygun, denetime elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla Üniversitelerin Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlıklarından önceki raporun da irdelendiği yeni bir rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
2- Zararın meydana gelmesinde veya artmasında mağdurunda kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur 6098 sayılı TBK’nın 52.maddesinde düzenlenmiştir. Mağdurun kusurunun zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması söz konusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılmasını da gerektirebilir. Müterafik kusura ilişkin savunma bir defi olmadığından mahkemece bu yönde bir savunma olmasa dahi resen araştırılması ve tartışılması gerekmektedir.
Somut olayda; davacının motosiklet sürücüsü olduğu, kaza tespit tutanağında kask takılı olup olmadığının belli olmadığı, ancak davacıda trafik kazası sonucu kafa travması meydana geldiği anlaşılmaktadır. Buna göre, davacının (temporal bölge)kafasından darbe aldığı anlaşılmakta olup itiraz Hakem Heyetince müterafik kusurunun varlığı kabul edilerek davacıdan %20 oranında indirim yapılması gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3- Somut olayda, Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince; davacı yararına 10.424,96 TL vekalet ücreti hükmedilmiştir.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu 30/17 md. ve 19.01.2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrasına “(13) (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.” hükmü eklenmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği göz önüne alınarak AAÜT’nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiş ve davalı vekilinin bu yöndeki temyiz itirazlarının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
4-Bozma neden ve şekline göre, davalı vekilinin maluliyet raporunun içeriğine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1), (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin maluliyet raporunun içeriğine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 09/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.