YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/5725
KARAR NO : 2021/8462
KARAR TARİHİ : 09.11.2021
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kısmen kabulüne dair karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 11/09/2020 tarih 2020/İHK-16126 sayılı itirazın reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili ile katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davacının tescilsiz, plakasız motosiklette yolcu konumunda olduğunu ve aracın karıştığı tek taraflı kaza sonucu davacının yaralandığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 41.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı ile 1.000 TL geçici iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; ıslahla toplam talebini 109.149,80 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, kazaya karışan aracın hurdaya ayrılmış olduğunu ve bu nedenle trafiğe yeniden tescili gerektiği, oluşan zarardan …’nın bir sorumluluğunun olmadığını belirterek başvurunun reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; başvurunun kısmen kabulü ile 109.149,80 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 18.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara, davalı sigorta şirketi vekili tarafından itiraz edilmiştir. İtiraz Hakem Heyetince, itirazın vekalet ücretine ilişkin kısmı yönünden kabulüne, diğer itirazların reddine karar verilmiş; itirazın kısmen kabulüne dair karar, davalı vekili ile katılma yoluyla davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir
1-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 21/1. maddesinde “tescil edilen araçlar, tescil belgesi ve tescil plakası alınmadan karayollarına çıkarılamaz” düzenlemesine; aynı Kanun’un 23/2. maddesinde ise “araç tescil belgesini araçta bulundurmayan veya tescil plakasını monte edilmesi gereken yerin dışında farklı bir yere takan sürücülere 92 Türk Lirası idari para cezası verilir. Araç bilgileri doğrulanıncaya ve plaka uygun yere takılıncaya kadar araç trafikten men edilir” düzenlemesine yer verilmiştir.
Diğer taraftan; …’na başvurulabilecek halleri düzenleyen 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14/2-b maddesi ve … Yönetmeliği’nin 9/1-b maddesi gereği, …’nın sorumluluğu için, zorunlu mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu bulunduğu halde bu sigortası yapılmamış olan bir aracın 3. kişinin zararına sebep olması gerekmektedir. Zorunlu olan trafik sigortasının yaptırılması bakımından da her şeyden önce, sigortası yapılacak aracın kanun kapsamında kalan tescilli bir araç olması gereklidir.
Dosyanın incelenmesinde, İtiraz Hakem Heyetince trafiğe çıkış izni olmayan araçlara trafik sigortası yapılmasını engelleyen bir düzenleme olmadığı, bu nedenle kazaya karışan aracın verdiği zarardan …’nın sorumlu olduğu kabul edilmiş, davalı tarafından kazaya karışan aracın tescil kaydının olmadığı ve hurdaya ayrıldığı iddiası üzerinde yeterince araştırma yapılmadan karar verilmiştir.
Şu halde; aracın kullanılamaz (hurda) hale gelmesinden kaynaklanan bir trafikten çekme durumu bulunup bulunmadığı, hurda belgeli araçların yeniden trafiğe tescil edilemeyeceği, aracın tescil kaydının olup olmadığı hususları üzerince durularak varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucunda yanılgılı değerlendirmeyle yazılı biçimde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma neden ve şekline göre, tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 09/11/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.