Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/26932 E. 2023/4105 K. 21.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/26932
KARAR NO : 2023/4105
KARAR TARİHİ : 21.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/856 D.İş -2021/859 Karar
SAYISI : 2021/İHK-34408
HÜKÜM/KARAR : Kabul/ Davalının İtirazının Kısmen Kabulü, Başvurunun Kısmen Kabulü
SAYISI : K-2021/100860

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince davalının itirazının kısmen kabulü ile başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.

… kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının yolcu olduğu davalıca zorunlu mali sorumluluk sigortası (…) poliçesi ile sigortalı aracın 29.04.2018 tarihinde karıştığı tek taraflı trafik kazası sonucu davacının yaralandığını belirterek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile toplam 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, geçici iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı giderinin temerrüt tarihinden itibaren temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; ıslahla toplam talebini 51.384,19 TL olarak belirlemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; başvurunun dava şartı eksikliği nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı ve geçici bakıcı gideri tazminatından sorumlu olmadıklarını, emniyet kemeri takılmamasından kaynaklanan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. … KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından başvurana herhangi bir gelir bağlanmadığı, kazanın tek taraflı olması ve kusur konusunda herhangi bir ihtilaf bulunmadığı, maluliyet raporu ile hesap raporunun usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, toplam 51.384,19 TL tazminatın yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri
Davalı vekili itiraz dilekçesinde; maluliyet raporunun hükme esas alınmasının hatalı olduğunu, hesaplamada TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faizin uygulanması gerektiğini, kusur incelemesinin yapılması gerektiğini, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, SGK tarafından davacıya bir ödeme yapılıp yapılmadığının netleştirilmesi, yapıldıysa mahsubunun gerektiğini ve davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin 1/5 oranında olması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarihli iptal kararı gereğince davacının zararının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemine göre belirlenmesinin yerinde olduğu, alınan maluliyet raporunun uygun yönetmeliğe göre alındığı, geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri tazminatından sigorta şirketlerinin sorumlu olduğu, davacı ile davalıya sigortalı araç sürücüsünün arkadaş olduklarının sabit olduğu ancak taşımanın sadece başvuranın isteği ve yararına olduğu kanaatine varılamadığı, başvuru sahibi lehine tam vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle davalının itirazlarının kısmen reddi ile dosyaya sunulan ifade tutanakları incelendiğinde başvuranın aracın sağ ön koltuğunda oturduğu, ayıldığında ise aracın arka koltuğunda olduğu şeklindeki ifadesinden başvuranın emniyet kemeri takmamış olduğu ve bilerek alkollü olduğunu bildiği sürücünün aracına binmiş olduğu kanaatine varıldığından tazminattan %20 oranında müterafık kusur indirimi yapılması gerektiği gerekçesiyle davalının itirazlarının müterafık kusur yönünden kısmen kabulü ile başvurunun kısmen kabulüne, 41.107,36 TL’nin tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; maluliyet raporunun hükme esas alınmasının hatalı olduğunu, hesaplamada TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faizin uygulanması gerektiğini, kusur incelemesinin yapılması gerektiğini, hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik ile geçici bakıcı giderinden sorumlu olmadıklarını ve davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretinin 1/5 oranında olması gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davacının yolcu olarak bulunduğu davalı … tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın 29.04.2018 tarihinde karıştığı tek taraflı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun uğradığı sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatı ile geçici bakıcı gideri zararının tazmini talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 51 ve 54 üncü maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85, 89, 90, 91 ve 109 uncu maddeleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesi, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16 ncı maddesinin on üçüncü fıkrası, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 17 nci maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak düzenlenecek rapor ile yapılması gerekmektedir.

Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihi ile 01.06.2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015 tarihi ile 20.02.2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine, 20.02.2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.

Somut olayda, davacının maluliyet oranının belirlenmesi açısından düzenlenen ve Hakem Heyetince hükme esas alınan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Hastanesi’nden alınan 02.02.2021 tarihli raporun Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre hazırlandığı anlaşılmaktadır. 29.04.2018 kaza tarihi itibari ile Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik yürürlüktedir.

İtiraz Hakem Heyetince; davacının maluliyet oranının tespiti için Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümlerinden olay tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının kaza nedeniyle uğradığı çalışma gücü kaybı bulunup bulunmadığı ve varsa oranı konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak (usuli kazanılmış haklar gözetilmek suretiyle) sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması doğru değildir.

3- Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda TBK’nın 51 inci maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.

Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir.

Somut olayda, davacı yolcu konumundadır. Soruşturma dosyasındaki ifade tutanaklarına göre davacı ile davalı tarafından sigortalı bulunan araç sürücüsünün arkadaş oldukları kaza günü çarşıdan davacının evine doğru giderken kaza olduğu belirtilmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; olayda hatır taşıması olduğunu bildirmiştir. İtiraz Hakem Heyetince davacı ile davalıya sigortalı araç sürücüsünün arkadaş olduklarının sabit olduğu ancak taşımanın sadece başvuranın isteği ve yararına olduğu kanaatine varılamadığı gerekçesiyle olayda hatır taşıması bulunmadığı yönünde hatalı şekilde değerlendirme yapılmıştır. O halde, davacı yolcu ile dava dışı sürücünün arkadaş olup eve gittikleri esnada kazanın meydana gelmesi nedeniyle olayda hatır taşıması bulunduğunun kabulü ile tazminattan %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.

4- … … tarafından, kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmiştir. Sigortacılık Kanunu’nun 30/17 nci ve Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü maddeleri uyarınca, tarafların vekille temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekalet ücretinin her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olduğu öngörülmüştür. Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için ilgili mevzuat göz önüne alınarak hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında belirlenmesi, bu miktarın maktu vekalet ücretinin altında kalması hâlinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle de bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR
1- Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin diğer itirazlarının REDDİNE,

2- Değerlendirme bölümünün (2), (3) ve (4) numaralı bentlerinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan … kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davalıya iadesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,
21.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.