Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/25948 E. 2023/3873 K. 15.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/25948
KARAR NO : 2023/3873
KARAR TARİHİ : 15.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/765 E., 2021/728 K.
SAYISI : 2021/İHK-25036
HÜKÜM/KARAR : Davanın kabulü/İtirazın kabulü – Davanın kısmen kabulü
SAYISI : K-2021/82246

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın kabulü ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

… kararı davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalının Karoyolları Zorunlu Motorlu Araçlar Mali Sorumluluk Sigortası (…) olduğu aracın, 14.02.2017 tarihinde davacının sevk ve idaresindeki araca çarpmasıyla oluşan çift taraflı trafik kazası sonucunda davacının yaralanıp % 5 oranında malul kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 40.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 14.06.2021 tarihli bedel artırım dilekçesiyle talebini 60.545,45 TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP
Davalı, davaya cevap vermemiştir.

III. … KARARI
…’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı nezdinde sigortalı araç sürücüsünün kazadaki %100 kusuru, davacının sunduğu rapordaki % 5 maluliyet oranı üzerinden, aktüer raporu ile tazminatın TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemine göre usulünce hesaplandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 60.545,45 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 15.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline ve davacı lehine 8.670,91 TL tam nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
…’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri
Davalı vekili itiraz dilekçesinde; karara esas alınan maluliyet raporunun ilgili yönetmeliğe uygun olmadığını, hesaplamanın hatalı olduğunu, adli rapor ücretinin poliçe teminatı kapsamı dışında kaldığını, davacı lehine vekalet ücretine tarifeye göre belirlenen ücretin 1/5’i oranında hükmedilmesi gerekirken tam-nisbi vekalet ücretine karar verilmesinin hatalı olduğunu belirterek Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
…’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükme esas alınan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun biçimde düzenlendiği, davalının adli rapor ücreti yönünden sorumluluğunun bulunduğu, hesaplama yönteminin hatalı olduğu, TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz yöntemine göre hesaplama yapılması gerektiği, faiz türünün hatalı belirlendiği ve nispi tam vekalet ücretine hükmedilmesinin uygun olmadığı gerekçeleri ile itirazın kabulü ile başvurunun kısmen kabulüne, 45.175,33 TL sürekli iş göremezlik tazminatın 15.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline ve davacı lehine 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
…’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde; TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemine göre hesaplama yapılması gerektiğini, davacı lehine tam nisbi vekalet ücretine karar verilmesi gerektiğini belirterek … kararının bozulmasını istemiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; hükme esas alınan maluliyet raporunun mevzuata uygun olmadığını ve kusur tespiti yapılması gerektiğini belirterek … kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe:
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı … tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı sürücünün sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54 üncü maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85, 89, 90 ve 91 inci maddeleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına, başvurunun usule uygun olmasına, maluliyet raporunun mevzuata uygun bulunmasına, vekalet ücretinin doğru belirlenmesine ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekili ve davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Trafik kazası sonucu bedensel zarara uğrayan ve buna dayalı olarak iş gücü kaybı tazminatı isteminde bulunan hak sahiplerinin bakiye ömürlerinin belirlenmesi gerekmektedir. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir tespit olduğundan gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu nedenle yapılan bilimsel çalışmalar sonucu “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmış olup bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içermesi ve yargı mercileri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından Dairemizce de tazminata esas bakiye … sürelerinin belirlenmesinde TRH 2010 Yaşam Tablosu’nun kullanılmasının uygun olacağına karar verilmiştir.

Öte yandan Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarihli ve 2019/40 Esas, 2020/40 Karar sayılı kararıyla 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 90 ıncı maddesindeki Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası (…) Genel Şartlar’a yapılan atıf hükmü iptal edilmiştir. Söz konusu iptal kararı sonrası, … Genel Şartlar ve ekindeki cetvellerle getirilen ve iş gücü kaybı tazminatının hesaplanmasında uygulama alanı bulan %1,8 teknik faiz ile devre başı ödemeli belirli süreli rant formülünün uygulanması artık mümkün değildir. Tazminatın, %1,8 teknik faiz uygulanmadan Yargıtayın yerleşik uygulamaları ile kabul edilen progresif rant formülü kullanılarak hesaplanması gerekir.

Somut olayda; davacının hak kazanabileceği iş gücü kaybı tazminatının hesaplanması için Uyuşmazlık Hakem Heyetince alınan aktüer raporuna göre TRH 2010 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemi uyarınca 60.545,45 TL sürekli iş göremezlik tazminatının hesaplandığı, bu karara karşı davalı tarafın itirazı üzerine … tarafından alınan aktüer raporunda ise TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre ve % 1,8 teknik faiz uygulanarak 45.175,33 TL tazminat hesabının yapıldığı ve bu hesaplama yöntemine göre karar verildiği anlaşılmaktadır. Dairemizin yerleşik uygulamaları gereği, hesaplamada TRH 2010 Yaşam Tablosu’nun kullanılması yerinde olmakla birlikte %1,8 teknik faiz ve işleyecek devre bakımından “devre başı ödemeli belirli süreli rant” yönteminin kullanılması doğru olmamıştır.
Açıklanan nedenlerle; davacı için TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre %1,8 teknik faiz uygulanmadan ve işleyecek devre bakımından progresif rant formülü kullanılmak suretiyle tazminatın belirlenmesi gerekirken hatalı değerlendirmeyle yazılı biçimde karar verilmesi davacı yararına … kararının bozulmasını gerektirmiştir.

3. HMK’nın 266 ve devamı maddeleri gereğince, çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir.

Dosyanın incelenmesinde; kazaya ilişkin kolluk görevlilerince tanzim edilen kaza tespit tutanağında davacı araç sürücüsünün de kazanın meydana gelmesinde davalı taraf sürücüsü ile birlikte kusurlu olduğunun tespit edildiği, Hakem Heyetince hükme esas alınan kusur raporunda ise davacı taraf sürücüsünün meydana gelen trafik kazasında kusurunun bulunmadığı, davalı taraf sürücüsünün ise asli ve tam kusurlu olduğunun tespit edildiği ve davalı tarafın %100 kusurlu olduğu kabulüne göre tazminat hesaplamasının yapıldığı anlaşılmaktadır. Yargılama makamlarınca çelişkili raporlardan birine neden itibar edildiği, diğer raporun neden tercih edilmediği gerekçelendirilmeli veya her iki rapor arasındaki çelişkiyi gideren üçüncü bir rapor alınmalıdır.

Şu durumda İtiraz Hakem Heyetince, dosyada mevcut kaza tespit tutanağı ile kusur raporundaki tespitler de irdelenmek suretiyle kusura ilişkin çelişkiyi giderecek şekilde tarafların olaydaki kusur oranlarının tespiti için üniversite öğretim üyelerinden veya Karayolları Genel Müdürlüğü’nde görevli fen heyetinden seçilecek uzman bilirkişilerden denetime elverişli, ayrıntılı ve gerekçeli yeni bir rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR
1. Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Değerlendirme bölümünün (2) numaralı bendinde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan … kararının davacı yararına, (3) numaralı bendinde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan … kararının davalı yararına BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davalı ve davacıya iadesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,

15.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.