Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/25464 E. 2023/3997 K. 20.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/25464
KARAR NO : 2023/3997
KARAR TARİHİ : 20.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/852 D.İş, 2021/866 K.
SAYISI : 2021/İHK-29639
HÜKÜM/KARAR : Davalının itirazının reddine
SAYISI : K-2021/97133

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulüne karar verilmiştir.

Karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiştir.

… kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; 31.01.2020 tarihinde davalı … tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) poliçesi ile teminat alınan aracın, davacının yolcu konumunda olduğu araçla karıştığı trafik kazası sonucu davacının yaralanarak en az %18 oranında malul kaldığını, davalının yaptığı kısmi ödemenin zararı karşılamadığını, kusur ve maluliyet oranlarının değişmesi halinde de fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuklarını belirterek 15.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle bilikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 16.07.2021 tarihli ıslah dilekçesinde talebini 282.694,94 TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacıya %4 maluliyet ve %75 kusur oranı üzerinden 14.12.2020 tarihinde yapılan 28.520,00 TL ödeme ile müvekkili şirketin sorumluluğunun son bulduğunu, kusur oranının tespiti gerektiğini, müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılmasını talep ettiklerini, müvekkili temerrüde düşmediğinden başvuru tarihinden itibaren yasal faize hükmedilebileceğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. … KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; hükme esas alınan kusur raporunda davalıya trafik sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğunun, davacının yolcu olduğu araç sürücüsünün kusursuz olduğunun belirlendiği, hesap raporunda davalının yaptığı ödemenin eksik ve yetersiz olduğu sonucuna varıldığı, alternatifli düzenlenen hesap raporunda TRH Yaşam Tablosu ve progresif rant esasına göre yapılan hesaplamanın hükme esas alındığı, davalının hesap raporuna karşı beyanda bulunmadığı, temerrüt tarihinin yapılan başvuru gözetilerek 27.02.2021 tarihi olarak belirlendiği gerekçesiyle başvurunun kabulü ile 282.694,94 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 27.02.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri
Davalı vekili itiraz dilekçesinde; davacıya yapılan ödeme ile sorumluluğun son bulduğunu, maluliyet raporu yetersiz olup yeni bir rapor alınmasını, hesap raporunda TRH Yaşam Tablosu 1,8 teknik faize göre yapılan hesaplamanın hükme esas alınması gerektiğini, kusur oranının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesini gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün en fazla %75 oranında kusurlu olduğunu, tam kusur üzerinden yapılan değerlendirmeyi kabul etmediklerini, Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan ödeme yapılıp yapılmadığının sorulmasını, müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılmasını, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, tam vekalet ücretinin hatalı olduğunu belirterek Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kaza tarihine geçerli yönetmelik hükümlerine göre bizzat muayene edilerek nedensellik bağı kurulan hükme esas alınan maluliyet raporunun düzenlendiği, sekellerin yönetmelik gereği bir yıl bekleme süresini gerektirmediği, Anayasa Mahkemesi’nin 17.07.2020 tarihli iptal kararı ve Yargıtay içtihatları uyarınca TRH Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemine göre yapılan hesaplamanın benimsendiği, yapılan hesaplamada ödemenin yetersiz olduğunun belirlendiği, dosya kapsamında alınan kusur raporunun denetime uygun olduğu, kazanın iş kazası olduğuna ilişkin bilgi belge bulunmadığından SGK’dan ödeme hususunun sorulmasına yönelik itirazın reddedildiği, kazada davacı yolcu olup emniyet kemerini takıp takmadığı dosya kapsamından tespit edilemediği ve bu konuda delil bulunmadığı, tam vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle davalının itirazının reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; … kararı karşı itiraz başvurusunda bildirdiği sebepler ile … kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe:
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı … tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın, davacının yolcu olduğu araçla karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54 üncü maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85, 89, 90 ve 91 inci maddeleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 17 nci maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere; kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen maluliyet raporunun hükme esas alınmasında bir usulsüzlük görülmemesine, alınan kusur ve hesap raporlarına karşı davalının itirazda bulunmamasına, karşı araç sürücüsünün hatır taşıması indiriminden yararlanamamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Sigorta tahkim yargılamasında hükmedilecek vekalet ücreti ile ilgili olarak;
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesinin (17) numaralı fıkrasında “Talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine hükmolunacak vekalet ücreti, Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde belirlenen vekalet ücretinin beşte biridir.” hükmü yer almaktadır.

Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16 ncı maddesine 19.01.2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 6 ncı maddesi ile eklenen (13) numaralı fıkrasında, “Tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.” düzenlemesi mevcuttur.

Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin (AAÜT) 17 nci maddesinin (2) numaralı fıkrası ise “Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, bu Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla bu Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Ancak talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine bu Tarifeye göre hesaplanan ücretin beşte birine hükmedilir…” şeklinde düzenlenmiştir.

Bu durumda İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 13 ve 17 nci maddeleri gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki, bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca … kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR
1. Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Değerlendirme bölümünün (2) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile … kararının 5.3. bendinde yer alan “28.238,65 TL” ibaresi çıkartılarak yerine “5.647,73 TL” ibaresinin yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,

20.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.