Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/25459 E. 2023/4289 K. 23.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/25459
KARAR NO : 2023/4289
KARAR TARİHİ : 23.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/523 D.İş, 2021/496 K.
SAYISI : İHK-2021/20022
HÜKÜM/KARAR : Davacı vekili itirazının kısmen kabulü/Başvurunun kısmen kabulü
Davalı vekilinin itirazının reddine
SAYISI : K-2021/48641

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Karara taraf vekilleri tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine, davacı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile … kararının kaldırılmasına ve başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.

… kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) Poliçesi ile sigortalanan aracın karıştığı çift taraflı trafik kazası sonucu motosiklette yolcu olan davacının yaralandığını ve malul kaldığını belirterek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nu 107 nci maddesi uyarınca 16.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş; yargılama sırasında bedel arttırım dilekçesi ile talebini 41.000,00 TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafından dosyaya sunulan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmediğini, bu nedenle Karayolları Trafik Kanunu’nun (KTK) 97 nci maddesi uyarınca davalı … şirketine usulüne uygun şekilde yapılmış bir başvurudan bahsedilemeyeceğini, dosyaya sunulan ifade tutanaklarından ve kaza tespit tutanağından başvuranın kazaya karışan motosiklette yolcu olduğunun ve güvenlik tedbirleri almaksızın seyahat ettiğinin anlaşıldığını, araçta dikkatsiz ve güvenlik tedbirleri almadan seyahat eden başvuranın müterafik kusur durumunun mevcudiyetinin açık olduğunu, bu nedenle müterafik kusur nedeniyle toplam tazminat tutarı üzerinden en az % 20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmasını gerektiğini, hesaplanacak tazminattan hatır taşımacılığı nedeniyle indirim uygulanması gerektiğini, ticari faiz talep edilmesinin yerinde olmadığını ve başvuran lehine hükmedilecek vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nde (AAÜT) belirlenen vekalet ücretinin 1/5’i kadar olması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. … KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu kaza nedeniyle olay tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe göre davacının % 4 oranında malul kaldığının tespit edildiği, adli trafik bilirkişisinden alınan kusur raporunda davalı sigortalı araç sürücüsünün ve davacının yolcu olduğu motorsiklet sürücüsünün eşit oranda kusurlu olduklarının belirlenmiş olması nedeniyle tazminat hesabında davalının % 50 oranındaki kusuru esas alınarak hesaplama yapıldığı, aktüer bilirkişi raporunda PMF 1931 Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemi ile tazminat tutarının 31.382,00 TL olarak hesaplandığı gerekçesiyle başvurunun kısmen kabulü ile 31.382,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 31.10.2020 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri
1. Davacı vekili itiraz dilekçesinde; talep edilen sürekli iş göremezlik tazminat tutarının TRH 2010 Yaşam Tablosu ve 1.8 teknik faiz yöntemi esas alınarak belirlenmesi gerektiğini ve Uyuşmazlık Hakem Heyetince alınan kusur raporunun hatalı düzenlendiğini ileri sürerek karara itiraz etmiştir.

2. Davalı vekili itiraz dilekçesinde; davacı tarafından dosyaya sunulan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmediğini, bu nedenle KTKnın 97 nci maddesi uyarınca davalı … şirketine usulüne uygun şekilde yapılmış bir başvurudan bahsedilemeyeceğini, davacının müterafik kusuru nedeniyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini, motosiklette yolcu olarak seyahat eden davacının hatır için taşındığının kabulü ile tazminat tutarından hatır taşıması nedeniyle indirim uygulanması gerektiğini, pasif dönem için tazminat hesabı yapılmaması gerektiğini ve davacı lehine AAÜT hükümlerine göre hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’ine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek karara itiraz etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyaya sunulu Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 22.06.2020 tarihli maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun olarak davacının fiziki muayenesi yapılarak ve tedavi evrakları incelenerek hazırlandığı, yaralanma ile kaza arasında illiyet bağı olduğu sonucuna varıldığı, davacının kask kullanımı ile ilgili olarak kaza tespit tutanağında belirsiz kodunun işaretlendiği, aksinin ispatına yönelik dosyaya herhangi bir delil sunulmadığı, davacının maluliyetinin kafa yaralanması ile ilgili olmadığı ve kask takılı olup olmaması durumu ile zarar arasında illiyet bağı bulunmadığı, bu nedenle davalı vekilinin müterafik kusur nedeniyle indirim uygulanması gerektiğine ilişkin itirazının yerinde olmadığı, başvuru sahibinin davalı … şirketine sigortalı araçta değil de diğer araçta yolcu olması nedeniyle, yerleşik Yargıtay kararları uyarınca taşıma ile ilgisi bulunmayan davalı lehine hatır taşıması indirimi yapılamayacağı, Uyuşmazlık Hakem Heyetince alınan kusur raporunun açık, anlaşılır, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, Anayasa Mahkemesinin 17.07.2020 tarihli ve 2019/40 Esas, 2020/40 Karar sayılı kararıyla KTK’nun 90 ıncı maddesindeki Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) Genel Şartlar’a yapılan atıf hükmünün iptal edilmesi nedeniyle tazminatın % 1,8 teknik faiz indirimi kullanılmadan TRH 2010 Yaşam Tablosu ve yerleşik Yargıtay kararları gereği progresif rant yöntemine göre hesaplanması gerektiği, alınan ek raporda davacının sürekli iş göremezlik tazminatının bu esaslara göre 35.942,37 TL olarak hesaplandığı ve … kararında başvuran lehine tam vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin itirazlarının reddine, davacı vekilinin itirazlarının kabulü ile … kararının kaldırılmasına ve başvurunun kısmen kabulü ile 35.942,37 TL sürekli maluliyet tazminatının 31.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; karara dayanak kabul edilen kusur raporunun hüküm kurmaya elverişli olmayıp hatalı tanzim edildiğini, davacının kazada hiçbir kusuru bulunmadığını ve davalının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizinden sorumluluğu söz konusu olduğundan yasal faize hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek … kararının bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı … tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun sürekli iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 54 ve 61 inci maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85, 89, 90 ve 91 inci maddeleri, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.

3. Değerlendirme
1. KTK’nın 85 inci maddesinin 1 inci fıkrasında, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” düzenlemesine, aynı kanunun 88/1. maddesinde, “Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.” düzenlemesine yer verilmiştir. Bu haliyle KTK’da, trafik kazaları neticesinde doğacak zarar sorumluluğunda müteselsillik esasını benimsemiştir.

Yine TBK’nın 61 inci maddesinde de, “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” düzenlemesi ile birden çok kişinin aynı zarardan aynı sebeple yada çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu olabileceği vurgulanmıştır. Bu durum iki veya daha çok kişinin şahsında sorumluluğun ya da herhangi bir tazminat yükümlülüğün şartlarının gerçekleşmesi halinde söz konusu olur. İşte bu tür durumlarda sorumlular hakkında müteselsil sorumluluk hükümleri uygulanacaktır.

Somut olayda; davacının yolcusu olduğu araca, davalının trafik sigortacısı olduğu araç sürücüsünün çarpması ile kaza gerçekleşmiş, davacı, meydana gelen zarardan davalının müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu açıklayarak tazminat talebinde bulunmuştur.

Hakem Heyetince aldırılan kusur raporunda davacının yolcusu olduğu aracın sürücüsü % 50 oranında, davalı sigortalı aracın sürücüsü % 50 oranında kusurlu bulunmuş, hakem heyetince hesaplanan tazminattan % 50 oranında kusur indirimi yapılarak karar verilmiştir. Davacı, gerçekleşen kazada yolcu olup trafik seyri içerisinde kazanın oluşumuna etki edecek herhangi bir kural ihlali olamayacağından kusursuzdur. Davacı müteselsil sorumluluk ilkesi gereğince zararın tamamını isterse sorumluların tamamından, isterse bir kısmından isteyebilir.

Müteselsil sorumluluk kanundan doğan bir sorumluluk türü olup kazaya neden olan her iki araç sürücü/işleten/trafik sigortacıları meydana gelen zarardan müştereken ve müteselsilen sorumludurlar. Davacı vekili açıkça davalının kusuru oranında sorumlu tutulmasını istemediğine göre davalının müteselsil sorumluluğu bulunduğundan davalının zararın tamamından sorumlu tutulması gerekirken KTK’nın 85 inci maddesinin 1 inci fıkrası ve 88 inci maddesinin 1 inci fıkrası ile 6098 sayılı TBK’nın 61 inci maddelerine aykırı olarak davalının kusuru oranında sorumlu tutulması bozmayı gerektirmiştir.

2. Bozma neden ve şekline göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir

VII. KARAR
1. Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan … kararının BOZULMASINA,

2. Değerlendirme bölümünün (2) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde davacıya iadesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,
23.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.