Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/25445 E. 2023/2979 K. 07.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/25445
KARAR NO : 2023/2979
KARAR TARİHİ : 07.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/824 2021/824
SAYISI : 2021/İHK-33253
HÜKÜM/KARAR : Başvurunun Kabulü – İtirazın Reddi
SAYISI : 2021/84483

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulüne karar verilmiştir.

Karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiştir.

… kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası (…) Poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı kazadan dolayı yolcu müvekkilinin maluliyeti bulunduğunu belirtip fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 5.010,00 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; 30.07.2021 tarihli dilekçesi ile talebini 61.152,63 TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; zamanaşımının dolduğunu, belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, başvurunun usulsüz olduğunu, maluliyet raporunun hatalı olduğunu, hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini ve geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadıklarını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. … KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “…mevzuata uygun maluliyet raporuyla başvuru yapıldığı, TRH Yaşam Tablosu ve progresif rant yöntemine göre hesaplama yapılması gerektiği” gerekçesiyle alınan bilirkişi raporu doğrultusunda başvurunun kabulü ile 61.152,63 TL’nin 26.07.2021 tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek başvurana ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri
Davalı vekili itiraz dilekçesinde; hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadıklarını, TRH Yaşam Tablosu ve 1.8 teknik faiz üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini ve vekalet ücretinin hatalı olduğunu belirtmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile “…davacının araçta hangi amaçla taşındığı belli olmadığından hatır taşımasının ispatlanamadığı, davalının geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olduğu, hesap raporunun doğru olduğu ve vekalet ücretinin doğru olduğu” gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; zamanaşımının dolduğunu, belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, başvurunun usulsüz olduğunu, maluliyet raporunun hatalı olduğunu, hatır taşıması ve müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, rapor ücreti ve geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadıklarını, TRH Yaşam Tablosu ve 1.8 teknik faiz üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini ve vekalet ücretinin hatalı olduğunu belirtmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı … tarafından … Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı 26.12.2018 tarihli trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan davacı yolcunun uğradığı sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) 51 ve 54 üncü maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun (KTK) 85, 87, 89, 90 ve 91 inci maddeleri, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesi, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 17 nci maddesi, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları

3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına, zamanaşımı definin itiraz aşamasında ileri sürülmemesine, davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararı bulunmasına, gerekli evrak ile başvuru yapılmış olmasına, maluliyet raporunun mevzuata uygun olmasına, davacının yaralanmasına göre müterafik kusur indirimi yapılmasına olanak olmamasına, davalının geçici iş göremezlik tazminatı ve rapor ücretinden sorumlu olmasına, hesap raporunun doğru olmasına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. KTK’nın 87 nci maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla TBK’nın 51 inci maddesi uyarınca hatır için karşılıksız yolcu taşıma veya aracı kullandırmada genel hükümlere göre tazminattan uygun bir indirim yapılması, doktrinde ve Yargıtay içtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiştir.

Hatır için yolcu taşıma veya aracı kullandırmadan söz edebilmek için, ölen veya yaralananın bir menfaat karşılığı olmaksızın taşınması veya aracın kullanılması, diğer bir deyişle taşıma veya kullanmada yalnızca ölen veya yaralananın menfaatinin bulunması gerekir. Bu nedenle taşıma veya kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir menfaatinin bulunması hâlinde hatır taşımasından söz edilemez. Bu bakımdan hatır ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma veya kullanmanın kimin menfaatine olduğunun belirlenmesi önemlidir. Taşıma veya kullandırma, ekonomik yarar için olabileceği gibi ortak toplumsal değerler nedeniyle de olabilir. Ancak yakın akrabaların ve eşin taşınmasında bir menfaatten söz edilemeyeceği için hatır için taşımadan da bahsedilemez. Hâkim, gerekçesini kararında tartışmak ve nedenlerini göstermek koşuluyla tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda da değildir.

Somut olayda; davalı vekilince başvuruya cevap ve itiraz dilekçelerinde hatır için taşıma def’inde bulunulmuştur. Kaza nedeniyle yürütülen soruşturma aşamasında davacı, sürücüyle birlikte araçta yolculuk yaptıklarını beyan etmiştir. Davacının, davalı şirkete sigortalı araçta yolcu olarak bulunduğu ve sürücü ile birlikte yolculuk ettiği sabit olup davacının taşıma için ücret ödemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu kabul edilmelidir. Bu durumun aksi bir başka deyişle davacının menfaat karşılığı taşındığı ispat edilemediğinden davalı … şirketinin süresinde yapılan hatır için taşıma savunmasına itibar edilerek TBK’nın 51 inci maddesi gereğince Dairemizin yerleşik uygulamasına göre % 20 oranında hatır taşıması indirimi yapılmak suretiyle davalının sorumlu olduğu tazminat miktarının belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.

3. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesinin (17) numaralı fıkrası, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16 ncı maddesinin (13) numaralı fıkrası ve Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesi (AAÜT)’nin 17 nci maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca, tarafların avukat ile temsil edildiği hâllerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de AAÜT’de yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir. Yine AAÜT’nin anılan fıkrası uyarınca, konusu para ile ölçülemeyen işlerde, asliye mahkemeleri için öngörülen maktu vekâlet ücretine, ancak talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine öngörülen maktu ücretin ise beşte birine hükmedileceği, Sigorta Tahkim Komisyonlarınca hükmedilen vekâlet ücretinin, kabul veya reddedilen miktarı geçemeyeceği öngörülmüştür.

Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekâlet ücretine ilişkin olarak yukarıda yer verilen mevzuat uyarınca maktu vekâlet ücretinin altında kalmamak kaydıyla asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin 1/5’i oranında vekâlet ücreti yerine nispi ve tam vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.

VI. KARAR
1. Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Değerlendirme bölümünün (2) ve (3) numaralı bentlerinde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan … kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,

07.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.