Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/248 E. 2021/11493 K. 30.12.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/248
KARAR NO : 2021/11493
KARAR TARİHİ : 30.12.2021

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 25. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki yayın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; Davanın kısmen kabulüne dair verilen 07.03.2019 günlü kararın istinaf incelemesinde; Davacı vekilinin ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 11.11.2020 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili; davacı …’ın ilk evliğinden olan oğlu davacı küçük …’a ikinci evliliği sırasında eski eşi … tarafından şiddet ve cinsel istismarda bulunulduğu gerekçesiyle Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/94 esas sayılı dosyasında, …’ın çocuğa nitelikli cinsel istismar, eziyet ve yaralama eylemlerinden suçlu bulunarak toplamda 46 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırıldığını, bu dosyada delil niteliğinde olan video görüntülerinin ise 24/12/2015 tarihinde davalı … yetkililerince hukuka aykırı bir şekilde temin edilerek basına servis edildiğini, suçu konu eylem nedeniyle savcılık soruşturmasının halen devam ettiğini, küçük …’ın maruz kaldığı akıl almaz şiddet ve uğramış olduğu cinsel istismar görüntülerinin basına sızdırılmasının davacıların kişilik haklarını ağır derecede ihlal ettiğini, anılan görüntülerin kaydedilerek bir takım sapkın eğilimli insanlarca kullanılabilecek oluşu düşüncesinin çocukların babası olan davacıyı dehşete düşürdüğünü ileri sürerek kişilik haklarına saldırıda bulunacak şekilde yayın yapan ve bunu başka yayın kuruluşlarına da servis eden davalıdan 120.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; dava dilekçesinde ileri sürülen hususların tümü ile gerçek dışı olduğunu, bahsi geçen haberde müvekkili şirketin basının haber yapma ve yayma hakkını hukuki sınırlar içinde kullanmış olduğunu, amaç ve kapsam bakımından davacı tarafın bildirdiği gibi bir hukuka aykırılık içinde bulunmadığını, haberde manevi tazminat talebini gerektirecek hukuka aykırı bir unsur olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince; Borçlar Kanununun 49/1. maddesinin “kişısel varlığa ağır saldın”, “agır kusur” ve “hukuka aykırılık” unsurlarının oluştuğu, davalı şirketin eylemi ile davacıların sosyal ve kişilik değerlerinin zarar gördüğü gerekçesiyle manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş; taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine Bölge Adli Mahkemesince; olayın gerçekleşme biçimi ve sonuçları, video görüntüsünün içeriği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile özellikle de manevi tazminatın bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmediği yönündeki ilkeler dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince hükmedilen manevi tazminat miktarının zarara uğrayanlarda manevi huzuru doğurmaya yetecek ve tazminatın amacına uygun miktarda olduğu anlaşıldığından, usul ve yasaya uygun ilk derece mahkemesi kararına karşı davacılar vekili ve davalı vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMKnın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve HMK’nın 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş ve verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiş olmasına göre taraf vekillerinin yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün HMK’nın 370/1. maddesi gereğince ONANMASINA, HMK 373. maddesi uyarınca dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, aşağıda dökümü yazılı 2.303,95 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan ve aşağıda yazılı 59,30 TL temyiz peşin harcın onama harcına mahsubuna, 30/12/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.