Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/24723 E. 2022/11698 K. 06.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/24723
KARAR NO : 2022/11698
KARAR TARİHİ : 06.10.2022

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı … vekili Avukat … tarafından, davalı …. . San. Ve Tic. A.Ş ve … aleyhine 25.12.2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine, davalı … yönünden verilen önceki hüküm kesinleştiğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına dair verilen 29.06.2021 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
K A R A R

Davacı vekili, davalı şirket tarafından Karayolları Genel Müdürlüğünden alınan ihale sonrası gerçekleştirilen yol yapım çalışmaları sırasında oluşan toz nedeniyle davacının kayısı bahçesinin zarar gördüğünü ve ürün kaybı meydana geldiğini belirterek uğranılan maddi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; bozma ilamına uyularak yapılan keşif sonrası düzenlenen bilirkişi raporunda dava konusu bahçede meydana gelen verim kaybının tozdan kaynaklanmayıp zirai don olayından kaynaklandığı, tozlanmadan dolayı bazı ağaçlarının kuruduğunun belirlendiği, davacı tarafından dava dilekçesinde 2014 yılı verim kaybı zararının tazmini talep edilmiş olup kuruyan ağaç bedellerine yönelik bir talebin bulunmadığı, HMK’nun 26.maddesinde düzenlenen taleple bağlılık ilkesi gereğince talepten fazlasına ve başkasına hükmedilemeyeceği gerekçesiyle verim kaybına ilişkin maddi tazminat talebinin reddine, her ne kadar davacı tarafından dava ıslah edilerek talep sonucu 3.067,20 TL artırılmış ise de, ıslah edilen kısım yönünden ise TBK’nun 72.maddesi gereğince zamanaşımı süresi dolduğu gerekçesiyle ıslah edilen kısmın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, haksız eylem nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının ıslah edilen kısım yönünden mahkemece zamanaşımı nedeniyle verilen ret kararına yönelik temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-)Davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Dosya içeriğinden mahkemece davanın kabulüne ilişkin ilk kararın Dairemizin 23/01/2019 tarih, 2016/13677 esas ve 2019/283 karar sayılı ilamı ile; Hekimhan Sulh Hukuk
Mahkemesince yapılan 2014/27 D.İş sayılı tespitin, davalının yokluğunda icra edildiği, tespit sonrası düzenlenen bilirkişi raporuna davalı tarafından itiraz edildiği, davalının ayrıca davaya cevap dilekçesinde, davacı tarafın yaptırdığı tespit ve zarar miktarını kabul etmediklerini beyan ederek tespit raporuna yapılan itirazlarını tekrar ettiği bu nedenle mahallinde uzman bilirkişi heyeti ile yeniden keşif yapılarak dava konusu zararın davalıya ait işletmenin çalışmalarından kaynaklanıp kaynaklanmadığı ile zararın kapsamının belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile verilen kararın bozulduğu anlaşılmaktadır.
Bozma sonrası alınan ziraat mühendisi bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen 03/12/2020 ve 04/02/2021 tarihli raporlarda; dava konusu 295 nolu parselin ifraz edilmesi sonucu dava konusu parselin 920 ve 924 parsel numarasını aldığı, 920 sayılı parsel ile ilgili tozdan ötürü kayısı bahçesinde herhangi bir hasarın oluşmadığı, 924 sayılı parselle ilgili olarak 2014 yılında meydana gelen zirai don olayında verim kaybı olduğu fakat ağaçlarda kurumaya sebep olmadığı, ağaç kurumalarının yola yakın kısımlarda, yol çalışmasından kaynaklanan tozların etkisiyle oluştuğu, 924 parselin kuzey ve güney batısına doğru yol çalışmasına yakın olan kısımlarda, toprak ve dolgu malzemesi taşıma, zemin düzeltme ve hazırlama işlemlerinden dolayı 9.000 m2 lik kısmının tozdan aşırı etkilenerek ağaçların hasara uğradığı ve bununla birlikte 4.500 m2 lik alanda 45 ağacın kuruduğunun tespit edildiği, 2014 yılında tozdan etkilenerek kuruyan bu ağaçların yaklaşık 10 tanesinin yirmi yaşlı kayısı ağacı, 35 tanesinin de altı yaşlı kayısı ağacı olduğu ve kuruyan toplam ağaç değerinin 22.987,20 TL olarak belirlendiği anlaşılmaktadır.
Hekimhan Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/27 D. İş sayılı dosyasında ise; dava konusu taşınmaz üzerinde 200 adet yirmi yaşlı kayısı, 100 adet altı yaşlı kayısı ağacı bulunduğu, dava konusu taşınmazın yakınında bulunan işletmede, taşların kırılma ve taşınması esnasında çıkardığı tozların ağaçları olumsuz etkilediği, ağaçlarda yaprak ve meyve gözlerinin yaklaşık % 80’inin toz ile kaplanmış durumda olduğu, bu durumda ağaçlar normal yaşamlarını sürdüremediğinden dolayı yeni sürgün dallarının bulunmadığı ve ağaçlarda bulunan meyve gözleri tozdan kapandığından dolayı normal gelişimini sağlayamadığı ve ara ara bazı ağaçlarda kurumalar başladığı, kayısı ağaçlarından normal şartlarda alınması gereken ürünlerin tozdan dolayı kaybının yaklaşık olarak % 40 oranında olduğu ve oluşacak kaybın 19.920,00 TL tutarında olduğu belirlenmiştir.
Şu durumda; Hekimhan Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/27 D. İş sayılı dosyasında 24/09/2014 tarihinde yapılan tespit sonrası düzenlenen 19/11/2014 tarihli raporda tozlanmadan dolayı meyve ağaçlarının % 80’inin tozla kaplı olduğu ve ağaçlarda bulunan meyve gözleri tozla kapandığından ağaçların normal gelişimi sağlayamadığından dolayı bazı ağaçlarda kurumalar başladığı ve ağaçlarda % 40 oranında verim kaybı meydana geldiğinin tespit edildiği, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise 2014 yılında meydana gelen zirai don olayı nedeniyle verim kaybı olduğu fakat ağaçlarda kurumaya sebep olmadığı, ağaç kurumalarının yola yakın kısımlarda yol çalışmasından kaynaklanan tozların etkisiyle olduğunun belirlendiği ve davacıya ait kayısı bahçesinde yer alan ağaçların tozdan dolayı kuruduğu anlaşıldığına göre mahkemece 2014 yılı itibariyle dava konusu kayısı bahçesinde verim kaybı zararının meydana gelmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Hal böyle olunca, tespit raporunda belirtildiği üzere tozlanma halinde ağaçlardaki verim kaybının bazı hallerde üründe azalma şeklinde, Kuruma, Yanma v.s. gibi bazı hallerde ise dolaylı olarak tam ürün kaybı ve ağaç zararı şeklinde gerçekleşebileceği, bu gibi hallerde verim kaybı ya da ürün kaybı şeklindeki istemlerin tam ziyaa uğrayan ağaç bedelini de kapsayacağının kabulü ile sonucu çerçevesinde olayda tazminattan indirim sebepleri bulunup bulunmadığı da tartışılarak karar verilmesi için yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davacının ıslah edilen kısma yönelik temyiz itirazlarının ise (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 06/10/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.