Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/24454 E. 2023/3457 K. 14.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/24454
KARAR NO : 2023/3457
KARAR TARİHİ : 14.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/736D.İş-2021/739
SAYISI :2021/İHK-30373
HÜKÜM/KARAR : Başvurunun kabulü/İtirazın reddi
SAYISI : 2021/69469

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine karar verilmiştir.

… kararı, davalı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, 26.11.2018 tarihinde müvekkilinin yolcu olduğu aracın karıştığı trafik kazasında, davacının yaralandığını, davadan önce sigorta şirketine yapılan başvurunun sonuçsuz kaldığını, kısmi olarak açtığı davada, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Yargılama sırasında dava değerini 327.183,94 TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; sigortalının kusurunun tespit edilmesi gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatından sorumlu olmadıklarını, hükmedilecek faizin yasal faiz olabileceğini ve diğer savunmaları ile birlikte davanın reddini istemiştir.

III. … KARARI
…’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının başvuruda sunduğu maluliyet raporunun usul ve yasaya uygun olması ve benimsenen hesap raporuna göre başvurunun kabulüne 327.183,94 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 18.02.2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ
A.İtiraz Yoluna Başvuranlar
…’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili itiraz başvurusunda bulunmuştur.

B. İtiraz Sebepleri
Davalı vekili itiraz dilekçesinde; hükme esas alınan maluliyet raporunun hatalı olduğunu, hesaplamada TRH 2010 Yaşam Tablosu ve 1,8 teknik faiz yönteminin kullanılmasını, vergilendirilmiş gelirine göre hesabın yapılması gerektiğini,faizin başlangıç tarihinin ve türünün doğru olmadığını ,davacı lehine nispi vekalet ücretinin 1/5’i oranında verilmesi gerekirken, tam vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek karara itirazlarının kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükme esas alınan maluliyet raporu ve hesap raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu,hükmedilen faiz ve temerrüt tarihinin doğru tespit edildiği,davacı lehine tam vekalet ücreti takdirinde hata yapılmadığı, gerekçesi ile davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; itiraz dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile … kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava trafik kazasından kaynaklı bedensel zarara dayalı sürekli iş göremezlik tazminatı istemin ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369, 370 ve 371 inci maddeleri, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 ve 91 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54 üncü maddesi, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.

3. Değerlendirme
1 .Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Söz konusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.

Somut olayda davacı tarafından hakeme başvuru sırasında dosyaya sunulan 26.05.2020 Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Kurul Raporunda kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının kazadan kaynaklı travma sonrası stres bozukluğu solunum ve dolaşım bozukluğuna yönelik toplam maluliyet oranının %26 olduğu, bu oranın içinde %20 arazın travma sonrası stres bozukluğu sekeli için belirlendiği anlaşılmıştır.

Hakem Heyetince bu rapor hükme esas alınmış ise de, raporda travma sonrası stres bozukluğunun davacının ömrü boyunca aynı oranda devam edip etmeyeceği hususunda tespit bulunmadığından karar vermeye elverişli bir rapor değildir. Eksik inceleme ile karar verilemez.

Bu durumda, davacının kazadan kaynaklı olarak maluliyetinin tespiti için tüm tedavi evrakının getirtilip değerlendirilmek (eksik varsa tamamlanarak) içerisinde psikiyatri uzmanının da bulunduğu bilirkişi heyetinden ya da üniversitelerin adli tıp bölümünden kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, kazadan sonra oluştuğu belirtilen travma sonrası stres bozukluğu nedeniyle davacıda kalıcı maluliyet bulunup bulunmadığı ve varsa oranının ne olduğu ve maluliyetin, davacının ömrü boyunca aynı oranda devam edip etmeyeceği hususlarında, bilirkişi heyetince gerekli görülmesi halinde bizzat muayenesi de yapılarak ayrıntılı, gerekçeli,kaza ile illiyet bağı kuran, denetime elverişli bir rapor alınarak temyiz eden davalının usuli kazanılmış hakları da gözetilmek suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

3. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 üncü maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT’nin 17/2 nci maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nispi vekalet ücretinin 1/5’i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği gözetilmeden, fazla vekalet ücretine karar verilmesi de doğru olamıştır.

VI. KARAR
1-Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan sebeblerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,

2-Değerlendirme bölümünün (2) ve (3) numaralı bentlerinde açıklanan sebeblerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile … kararının BOZULMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalı yükletilmesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,
14.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.