Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/22996 E. 2023/3887 K. 16.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/22996
KARAR NO : 2023/3887
KARAR TARİHİ : 16.03.2023

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2021/575 Değişik İş-2021/538 Karar
SAYISI : İHK-2021/18632
HÜKÜM/KARAR : İtirazların kısmen kabulüne
SAYISI : K-2021/59711

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda, Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Karara taraf vekillerince itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince davalı ve davacı taraf itirazlarının reddine, … kararının kaldırılmasına, başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.

… kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalıya Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi ile sigortalı olan aracın 11.08.2018 tarihinde karıştığı çift taraflı trafik kazası sonucunda müvekkilinin yaralanarak %25 oranında malul kaldığını belirtmiş, sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı olarak 7.000,00 TL talep etmiş, yargılama sırasında talebini 131.428,97 TL’ye yükseltmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı zararının karşılandığını, olayda zamanaşımının söz konusu olduğunu, maluliyet raporu usulüne uygun olmadığından başvurunun usulden reddi gerektiğini, kusur oranlarının tespiti gerektiğini, hatır taşıması ve müterafik kusur incelemesi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III…. KARARI
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Çukurova Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nın 14.10.2020 tarihli raporu ile %25 maluliyet oranı ve 9 ay geçici iş göremezlik süresi tespit edildiği, bu raporun Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik’e göre ve davacının muayenesi yapılarak verildiği, dosya kapsamında bulunan Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/3113 soruşturma numaralı dosyasında kusur raporu alındığı ve davalıya sigortalı araç sürücüsünün %25 kusurlu olduğunun belirlendiğinden bu hususta yeniden inceleme yapılmasına gerek duyulmadığı, aktüer hesabı ile davacı zararının; davalının %25 oranındaki kusuru, davacının %25 oranındaki maluliyeti ve davalı tarafından yapılan ödemenin güncel değerinin mahsubu dikkate alınarak 131.428,97 TL olarak belirlendiği, raporda geçici iş göremezlik zararı olarak 4.099,36 TL, sürekli iş göremezlik zararı olarak 140.756,00 TL belirlendiği, ancak davalı taraf ödemesinin güncel tutarının mahsubu sonrasında sürekli iş göremezlik tazminatının 127.329,62 TL olacağının anlaşıldığı, davacının kask takmamış olması nedeni ile %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği, davacının karşı araçta yolcu olması nedeniyle hatır taşıması savunmasının yerinde olmadığı gerekçesiyle başvurunun kısmen kabulüne, 99.178,42 TL’nin 17.11.2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İTİRAZ
A. İtiraz Yoluna Başvuranlar
Uyuşmazlık Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince itiraz edilmiştir.

B. İtiraz Sebepleri
1.Davacı vekili itiraz dilekçesinde, %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmasının ve geçici iş göremezlik talebinin reddinin hatalı olduğunu, bu itirazın reddi halinde 9 aylık geçici iş göremezlik tazminatının sürekli maluliyete eklenmesi gerektiğini belirtmiştir.

2.Davalı vekili itiraz dilekçesinde, maluliyet raporunun uygun yönetmeliğe göre düzenlenmediğini, başvurunun usulden reddi gerektiğini, müvekkilince maluliyet oranının daha düşük belirlendiğini, aktüer hesabının yanlış olduğunu, hükmedilen vekalet ücretinin yanlış olduğunu belirtmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
1.İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tarafın itirazları yönünden; araçta yolcu olarak bulunan davacının emniyet kemeri takıp takmadığının belirsiz olması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılmaması gerekeceğinden başvuru sahibinin bu yöndeki itirazlarının kabulü gerektiği, davacının yaşının küçük olması nedeni ile davacı vekilinin geçici iş göremezlik tazminatı talebinin yerinde olmadığı, davalı tarafın itirazları yönünden; Çukurova Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı Başkanlığı’nın 14.10.2020 tarihli raporunun hükme esas alınmasının uygun olduğu, maluliyet raporuna, vekalet ücreti ve adli tıp rapor ücretine ilişkin itirazların yerinde görülmediği, …’nce hükme dayanak alınan aktüer raporunun hükme esas alınmayacağı, … incelemesi aşamasında aldırılan 28.06.2021 tarihli aktüer hesabında TRH- 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz oranı esas alınarak bakiye sürekli iş göremezlik zararının 68.012,24 TL olduğunun belirlendiği ve son raporun hükme esas alındığı gerekçesiyle tarafların itirazlarının reddine, … kararının kaldırılmasına, başvurunun kısmen kabulüne, 68.012,24 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 17.11.2020 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İtiraz Hakem Heyetinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde, itirazları kabul gördüğü halde, …’nce gerekçeli kararın sonuç bölümünde itiraz eden başvuru sahibinin itirazlarının reddine, itiraz giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına karar verildiğini, bu açık çelişki karşısında itirazları kabul gördüğü halde itirazların kabulü ile itiraz giderlerinin davalı … şirketine yüklenmesine karar verilmesi gerekirken tam tersi karar verilmesinin hatalı olduğunu, …’nin 21.06.2021 tarihli ara kararı ile; alınacak aktüer raporunda 9 aylık geçici iş göremezlik süresinin de dikkate alınarak tazminat hesaplanması istenmesine rağmen aktüer raporunda bu işlemin yapılmadığını ve bu nedenle de tazminat hesabının eksik olduğunu, … tarafından TRH 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faize göre yeniden hesap yaptırıldığını, bu yöndeki ara karara taraflarınca itiraz edildiği ve %1,8 faiz kullanılmadan rapor alınması talep edilmiş olmasına rağmen taleplerinin kabul edilmediğini, bu nedenle tazminat alacaklarının yarıya düştüğünü, hesaplamada progresif rant yönteminin kullanılması gerektiğini belirterek … kararının bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde, maluliyet raporunun hatalı olduğunu, başvurunun usulden reddi gerektiğini, kendilerince aldırılan raporda maluliyet oranının %7 olarak belirlendiğini ve raporlar arasında fahiş fark olduğunu, müvekkilince 26.03.2019 tarihinde %7 maluliyet oranına göre 11.305,06 TL ödeme yapıldığını ve bakiye borçlarının kalmadığını, yapılan hesaplamayı kabul etmediklerini, davacı lehine tam vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, aksi düşünülecek ise her iki taraf lehine de tam vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek … kararının bozulmasını talep etmiştir.

C.Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; davalı … tarafından Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (…) Poliçesi ile teminat altına alınan aracın karıştığı trafik kazası sonucu yaralanıp malul kalan karşı araçtaki davacı yolcunun uğradığı zarar nedeniyle sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 294 üncü maddesinin 3 üncü fıkrası, 297, 298 inci maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85, 89, 90 ve 91 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 54 üncü maddesi, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30 uncu maddesi, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları.

3. Değerlendirme
1. HMK’nın 294 ve devamı maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca hükme bağlanmıştır. Yargılamanın açık bir şekilde yapılması ve tesis edilen hükmün açıkça belirtilmesi ilke olarak kabul edilmiştir. Bu nedenle hükmün açık, anlaşılır ve şüpheye yer vermeyecek şekilde, infazı kabil olarak kurulması ve en önemlisi; sonradan yazılacak gerekçeli kararın kısa karara uygun bulunması gerekir. Aksi halde, yargılamanın açıklığı ilkesi dolayısıyla kamu vicdanı zedelenmiş olacaktır. Kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki olmaması gerektiği gibi, gerekçe ile hüküm fıkrası arasında da çelişki bulunmaması yasal bir zorunluluk olup, HMK’nın 297 nci maddesinin 2 nci fıkrası ve 298 inci maddesinin 2 nci fıkrasında, gerekçeli kararın tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı düzenlenmiştir. Kararların bu hususlara aykırı oluşturulması mahkeme kararlarına duyulan güveni sarsacağı gibi, verilen kararların hukuki denetiminin yapılmasını da imkansız kılmaktadır.

Somut olayda, … kararına taraf vekillerince itiraz edilmiş, … kararının gerekçe bölümünde, davacı tarafın itirazları yönünden; araçta yolcu olarak bulunan davacının emniyet kemeri takıp takmadığının belirsiz olması nedeniyle müterafik kusur indirimi yapılmaması gerekeceğinden başvuru sahibinin bu yöndeki itirazlarının kabulü gerektiği, davalı tarafın itirazları yönünden; … incelemesi aşamasında aldırılan 28.06.2021 tarihli aktüer hesabında TRH- 2010 Yaşam Tablosu ve %1,8 teknik faiz oranı esas alınarak bakiye sürekli iş göremezlik zararının 68.012,24 TL olduğunun belirlendiği ve son raporun hükme esas alındığı hususları belirtilmiş olmasına rağmen, hüküm kısmında gerekçe ile ve kendi içerisinde çelişki oluşturacak şekilde hem tarafların itirazlarının reddine hem de gerekçe kısmındaki açıklamalar doğrultusunda başvurunun kısmen kabulü ile 68.012,24 TL sürekli iş göremezlik tazminatının yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu itibarla, …’nce Yargıtay denetimine elverişli ve infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde gerekçeli bir karar verilmek üzere hükmün re’sen bozulması gerekmiştir.
2. Bozma sebep ve şekline göre, taraf vekilerinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.

VI. KARAR
1- Değerlendirme bölümünün (1) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle … kararının BOZULMASINA,

2- Değerlendirme bölümünün (2) numaralı bendinde açıklanan sebeplerle davacı vekili ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davacı ve davalıya iadesine,

Dosyanın mahkemeye gönderilmesine,
16.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.