Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/22568 E. 2023/286 K. 11.01.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/22568
KARAR NO : 2023/286
KARAR TARİHİ : 11.01.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Ret- Karar Verilmesine Yer Olmadığına- Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 6. Asliye Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki muvazaaya dayalı taşınmaz satış işlemlerinin hükümsüz olduğunun tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davalı … yönünden davanın reddine, diğer davalılar hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davalı … ile davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili; davalılardan … ’ın müvekkili bankanın personeli olduğunu, hakkında zimmet suçundan mahkumiyet kararı verildiğini, anılan davalının bankaya olan borcunu ödememek için 23.01.2003 tarihinde üzerine kayıtlı olan taşınmazı muvazaalı şekilde davalılardan …’a devrettiğini, bu davalının da aynı taşınmazı 03/02/2003 tarihinde diğer davalı …’na devrettiğini belirterek, her iki satış işleminin muvazaa nedeniyle hükümsüz olduğunun tespiti isteminde bulunmuştur.

II. CEVAP
Davalılar, satış işlemlerinin geçerli olduğunu, muvazaa iddiasının gerçeği yansıtmadığını beyan ederek açılan davanın reddini savunmuşlardır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın yargılama esnasında dava dışı kişilere devredildiği, davacının beyan dilekçesi ile talebini HMK 125. maddeye göre tazminat davasına dönüştürmeyi talep ettiği, eldeki davanın TBK 19. maddeye dayalı satış işlemlerinin geçersizliğinin tespiti istemine ilişkin olduğu, bu davanın bedele dönüştürülemeyeceği gerekçesi ile davalılar … … ve … yönünden konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalı yönünden muvazaanın ispatlanamaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalı … istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davalılardan … yönünden devredilen taşınmazın gerçek bedeli ile satış değeri arasındaki bedel farkı değerlendirildiğinde muvazaanın kabul edilmesi gerektiğini, diğer davalılar yönünden ise eldeki talebin tazminata dönüştürülememesinin kabul edilebilir olmadığını, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.

Davalı … vekili istinaf dilekçesinde; yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden kararın kaldırılması gerektiğini belirtmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; mahkemenin gerekçesine göre HMK’nın 125. maddesi kapsamında taraflarına süre verilmesinin hatalı olduğunu, davalılardan … yönünden devredilen taşınmazın gerçek bedeli ile satış değeri arasındaki bedel farkı değerlendirildiğinde muvazaanın kabul edilmesi gerektiğini belirtmiştir.

C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muvazaa sebebi ile taşınmaz satış işlemlerinin hükümsüz olduğunun tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.