Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/2008 E. 2021/10866 K. 22.12.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/2008
KARAR NO : 2021/10866
KARAR TARİHİ : 22.12.2021

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı asil … ve davalı borçlu … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, davalı …’dan alacaklı olduğunu, davalı aleyhine icra takibi başlattığını, davalı borçlunun acz içerisinde olduğunu, davalı borçlunun adına kayıtlı “… İli, Merkez ilçesi, … Mahallesi, 5571 ada, 18 parselde kayıtlı 2. kat, 5 nolu bağımsız bölümün mal kaçırma gayesi ile diğer davalı …’na devredildiğinin tespit edildiğini beyan ederek davalılar arasındaki tasarrufun iptali talep ve dava edilmiştir. .
Davalılar davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı asil … ve davalı borçlu … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava, İİK 277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. İİK’nun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da “iyiniyet kurallarına aykırılık” nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri icra yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1). Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nispi nitelikte, yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise
İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır.
Tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması dava ön koşulu olup mahkemece res’en araştırılmalıdır. Dava koşulu gerçekleşmediği takdirde işin esası hakkında hüküm kurulamaz. Somut uyuşmazlıkta; davacı vekili dava dilekçesinde; alacağın, davalı borçlunun zimmet suçuna dayandığını, söz konusu eylemler sebebi ile davalı borçlu aleyhine soruşturmalar açıldığını, davalı borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını beyan etmiştir. Dosya içerisinde yer alan savcılık dosyasında suç tarihinin 31.01.2012 olduğu, müşteri hesapları bazında kontrollerin yapıldığı, Kasım 2011 ve sonrasında söz konusu eylemin yapıldığı belirtilmiştir. Dava konusu tasarruf ise 25.03.2011 tarihinde yapılmıştır. Davacının alacağına dayanak zimmet eylemi(davacının beyanına göre) iptali istenen tasarruftan önce olduğu anlaşılmakta ise de, ceza dosyası, iddianame ve davacı tarafından hazırlanan soruşturma dosyası birlikte incelenerek subut bulunan suçun doğum tarihi de belirlenerek davacı alacaklının alacağının doğum tarihinin belirlenmesi ve dosyanın öncelikle dava şartları yönünden incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken dava şartları yönünden dosya incelenmeksizin karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2- Bozma neden ve şekline göre davalı asil … ‘nun ve davalı borçlu … vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı asil …’nun ve davalı borçlu … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,(2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı asil …’nun ve davalı borçlu … vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı asil … ve davalı borçlu …’a geri verilmesine 22/12/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.