Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/20007 E. 2022/16681 K. 12.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/20007
KARAR NO : 2022/16681
KARAR TARİHİ : 12.12.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle maddi tazminat davası üzerine Uyuşmazlık Hakemince yapılan inceleme sonucunda; davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen 18/04/2021 tarih ve 2021/İHK-10990 sayılı kararın davalı vekilince süresi içinde temyiz edilmesi üzerine davalı vekilinin temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya incelendi, gereği görüşüldü.

K A R A R

Davacı vekili; 26/06/2020 tarihinde meydana gelen çift taraflı trafik kazası sonucu davalıya trafik sigortalı araçta yolcu konumunda olan davacılar desteği/kızı olan …’ın hayatını kaybettiğini, davalıya yapılan başvuruya cevap verilmediğini belirterek, belirsiz alacak davası olarak 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; 10/02/2021 tarihli miktar artırım dilekçesiyle talebini 53.522,28 TL’ye artırmıştır.
Davalı vekili; zorunlu belgeler sunulmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, hatır ve müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davanın kabulü ile 53.522,28 TL destekten yoksun kalma tazminatının 21/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara davalı vekilinin itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince; davalının itirazının reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, … kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve özellikle tahkim yoluna başvurulmadan önce zararın kapsamının belirlenmesi için gerekli tüm belgelerle birlikte davalıya gerekli başvurunun yapıldığı dikkate alındığında davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazının yerinde görülmemesine, dosya kapsamındaki vukuatlı nüfus kayıt örneği esas alınarak destek paylarının belirlenmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Somut olayda, … tarafından kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına 7.770,00 TL vekalet ücreti takdir edilmiş, davalı vekilinin … nezdinde vekalet ücretine yönelik yapmış olduğu itirazı reddedilmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin (17) numaralı fıkrası ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 6. maddesi ile adı geçen Yönetmelik’in 16. maddesine eklenen 13. fıkra uyarınca tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 17. maddesi (2) numaralı fıkrasına göre de Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nispi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nispi ücretin beşte birine hükmedilir.
Açıklanan nedenlerle; …’nce davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16. maddesinin (13) numaralı fıkrasının uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 13. maddesi ve AAÜT’nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, kararın 6100 sayılı HMK’nın 370. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazının kabulü ile … kararının hüküm kısmının 3. bendinde yer alan “7.770,00 TL” rakamı çıkartılarak yerine “4.080,00 TL” rakamının yazılmasına ve kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 12.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.