Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/19732 E. 2022/16530 K. 08.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/19732
KARAR NO : 2022/16530
KARAR TARİHİ : 08.12.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılaması sonunda davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, 13.12.2019 tarihinde davacı idaresindeki araca davalı … şirketine trafik (…) sigorta poliçesi ile sigortalı aracın tam kusurla çarpması ile meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını belirterek belirsiz alacak olarak 15.000,00 TL daimi iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacının sürekli maluliyeti bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş; karara, davacı vekili tarafından itiraz edilmiştir. İtiraz Hakem Heyetince; itirazın reddine karar verilmiş; itirazın reddine dair verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda, davacı taraf, Komisyona yaptığı başvuru esnasında Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre düzenlendiği belirtilen Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından hazırlanan % 4 daimi maluliyet oranı tespit eden raporu sunmuş, bu maluliyet raporuna dayalı olarak tazminat talebinde bulunmuştur.
… tarafından tek Adli Tıp Uzmanı bilirkişiden alınan 16.01.2021 tarihli raporda ise, “Dokuz Eylül Ünivesitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde yapılan muayenenin trafik kazasından 6 ay bile geçmeden yapıldığı, sol zigomada 2×0,1 cm ciltten koyu pembe görünümlü seviye farkı vermeyen yüzde farkedilen ydt, sol çenede 2×0,1 ve 1,5×0,1 cm ciltten hafif pembe çizikler şeklinde yüzde farkedilen ydt, nazal septum solunda 1,2×0,2 cm ciltten hafif pembe yüzde farkedilen yat olmak üzere yüz sınılarındaki tüm yara izinin 0,79 cm2- olduğu mevcut, nazal septum hafif sola deviye, yüz sol yarısı hafif sola Çökük görünümde, solf göz hafif düşük görünümde, TME hareketlerinde hafif krepitasyon, ağız açıklığı hafif azaldığı, gözde asimetrik görünüm tespit edildiği belirtilmiş olup, kaza tarihindeki muayenesinde bu bulguları oluşturacak herhangi bir travmatik patoloji tarif edilmediğinden kaza ile illiyeti bulunmadığı,
20.02.2019 gün ve 30692 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre; yara izlerinin incelenmesinde toplam alanın 1 cm den küçük olduğu, bu yara izinin vücudun %1’i bir tarafa 15.000’de 1’ine denk gelmesi nedeniyle skar dokusuna oran verilmemiştir” açıklamasıyla davacının kazayla illiyeti olan sürekli maluliyetinin bulunmadığı tespiti yapılmıştır.
Bu hali ile davacı tarafından ibraz edilen maluliyet raporu ile Hakem Heyeti tarafından karara esas alınan maluliyet raporu arasında çelişki oluşmuştur. Bu durumda, … tarafından kazayla ilgili eksik kalan tedavi evrakları temin edildikten sonra, yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında ve olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan “Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre, davacı tarafından ibraz edilen raporun olaydan kısa süre sonrasında alınmış olduğu gözetilerek her iki rapor arasındaki çelişkiyi gideren başka bir Üniversite Hastanesi Adli Tıp Ana Bilim Dalından davacının kaza nedeniyle uğradığı daimi çalışma gücü kaybı bulunup bulunmadığı ve varsa oranı konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 08.12.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.