Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/1960 E. 2021/11501 K. 30.12.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/1960
KARAR NO : 2021/11501
KARAR TARİHİ : 30.12.2021

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 6183 sayılı Yasa’dan kaynaklanan tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar …, …, …, …, … ve … vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı idare vekili, kamu borçluları … ve … hakkında 6183 sayılı Yasa gereğince takip yaptıklarını, takibin sonuçsuz kaldığını, borçluların dava konusu taşınmazlarını ve … plakalı aracını diğer davalılara devrettiklerini belirterek, bu tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmişlerdir.
Davalı …, …, … ve … vekilleri , davanın süresinde açılmadığını, tüm davalılar aleyhine tek davanın açılmasının doğru olmadığını, davanın haksız açıldığını belirterek, reddini istemişlerdir.
Diğer davalılar, cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların ve aracın düşük bedel ile, borçluların mali durumunu bilebilecek kişilere satıldığından bahisle tüm davalılar yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm, davalılar …, …, …, …, … ve … vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava 6183 sayılı Yasa’dan kayanklanan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ivazlar arasında önemli oransızlık olması nedeni ile 6183 sayılı Yasa’nın 28/2. maddesi uyarınca iptale tabi olmasına göre davalılar …, …, …, … ve … vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-6183 sayılı Yasa’nın 31. maddesine göre “– 27, 28, 29 ve 30 uncu maddelerde sözü edilen tasarruf ve muamelelerden faydalananlar elde ettiklerini, elden çıkarmışlarsa takdir edilecek bedelini vermeye bu kanun hükümleri dairesinde mecburdurlar. Bunlar karşılık olarak verdikleri şeyden dolayı alacaklı amme idaresinden bir talepte bulunamazlar.”
Dava konularından, 25092 ada, 1 parselde kayıtlı 2 nolu bağımsız bölüm davalı … tarafından 17/08/2007 tarihinde …’a düşük bedel ile satılmış ise de, bu taşınmazın borçlunun diğer bir alacaklısı olan … Katılım Bankası AŞ tarafından yapılan takip sonucundaki ihalede satılmış olduğu anlaşıldığından, bu ihale sonucu anılan banka alacağından arta kalan bir bedel var ise o bedelin …’dan tahsiline, bir bedel kalmamış ise bu taşınmaz yönünden konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
3-Davalı … dava konusu … plakalı aracı üçüncü kişi …’dan satın alan dördüncü kişi konumundadır. Bu davalı yönünden tasarrufun iptali için kötüniyetinin somut delilerle ispatlanması gerekir.Mahkemece, anılan bu davalı yönünden de davanın kabulüne karar verilmiş ise de kabule ilişkin bir gerekçeye yer verilmemiş olması da hatalı olmuştur.
4-1136 Sayılı Avukatlık Kanunun 168. maddesinde değişiklik yapan 5904 Sayılı yasanın 35. maddesi “6183 sayılı Yasanın uygulanmasından doğan her türlü davalarda vekalet ücreti tutarı maktu olarak belirlenir” hükmü gereğince davacı yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar …, …, …, … ve … vekillerinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar …, …, …, …, … ve … vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar …, …, …, …, … ve …’e geri verilmesine 30/12/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.