Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/19497 E. 2022/16904 K. 13.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/19497
KARAR NO : 2022/16904
KARAR TARİHİ : 13.12.2022

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki birlik üyeliğinden çıkarma işleminin iptali ile maddi ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonunda; davanın reddine dair verilen 18/12/2018 günlü kararın istinaf incelemesi davacı vekili tarafından istenilmekle, Bölge Adliye Mahkemesince yapılan inceleme neticesinde istinaf talebinin esastan kabulüne dair verilen kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

K A R A R

Davacı vekili; davalı birliğin üyesi olan davacının üyeliğinin 19.08.2015 tarihli birliğin yönetim kurulu kararı uyarınca sona erdirildiğini belirterek, bu kararın usule uygun olmadığını, yönetim kurulu kararının davacıya tebliğ edilmediğini, bu nedenle maddi ve manevi zararının meydana geldiğini belirterek, üyelikten çıkarmaya ilişkin 19.08.2015 tarihli yönetim kurulu kararının iptali ile maddi ve manevi zararının giderilmesine karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, davalıca yapılan işlemin üyelikten çıkarma değil, üyeliği düşürme işlemi olduğu, düşme işlemi için birlik üyeliğinin asıl şartlarından birini kaybetmenin yeterli olduğu, davacının 17.08.2015 tarihli tutanak tarihi itibariyle büyükbaş hayvan sayısının yetersiz olduğu, birliğe üye olmanın şartlarından birinin en az 5 büyükbaş hayvanının bulunması olduğu anlaşıldığından ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş; karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince; davalı birliğin ana sözleşmesinin 5.maddesine göre üyelik şartlarından birinin asgari 5 ineğe sahip olmak, ana sözleşmenin 9/4 maddesinde ise üyelikten çıkarmaya yönetim kurulunca karar verildiği, çıkarılma kararının gerekçeleriyle birlikte yönetim kurulu karar defteri ve üyelik defterine yazıldığı, yönetim kurulunun çıkarılma kararının onaylı bir örneği çıkarılan üyeye tebliğ edilmek üzere, on içinde notere tevdi edileceği bilgisinin yer aldığı, davalı birliğin kuruluş belgesinin 7/1-a maddesinde ise “Üyelik ile ilgili şartları kaybettiğinin tespiti halinde altmış gün içerisinde şartları sağlamayanlar üyelikten düşürülür.” ifadesinin yer aldığı, davalı birlik tarafından kuruluş belgesinde yazılı olduğu üzere davacıya üyelik şartlarını yitirdiği gerekçesiyle bu şartları sağlamak üzere süre verilmediği, üyelikten çıkarma kararının usulüne uygun olarak davacıya tebliğ edilmediği ve çıkarma kararının usulsüz olduğu anlaşılmakla ilk derece mahkemesince davanın bu yönüyle kabul edilerek davacının üyeliğinin düşürülmesine dair yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmesi gerekirken red kararı verilmesinin doğru olmadığı, davacı üyeliğinin düşürülmesi nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuş ise de, davalı birlik tarafından alınan üyelikten düşme kararının davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı, maddi zararının da somut delillerle ispat edilemediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın kısmen kabulüne, davalı birliğin Yönetim Kurulu’nun 19/08/2015 tarih, 908 karar sıra nolu, 308 nolu kararının iptaline, davacının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre davacı vekili ile davalı vekilinin yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün HMK’nun 370/1. maddesi gereğince ONANMASINA, HMK 373. maddesi uyarınca dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine aşağıda dökümleri yazılı 24,40 TL kalan onama harcının temyiz eden davacı ve davalıdan alınmasına 13/12/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.