Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/1901 E. 2022/9055 K. 20.06.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/1901
KARAR NO : 2022/9055
KARAR TARİHİ : 20.06.2022

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı … vekili, davalı … vekili ve bir kısım diğer davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; davacının da içerisinde bulunduğu beş arsa sahibi ile davalılardan … Konut Yapı Kooperatifi arasında imzalanan kat karşılığı inşaat sözleşmeleri ile kooperatif tarafından yapılacak 203 adet konutun 74 adedinin arsa sahiplerine bedelsiz olarak verilmesinin kararlaştırıldığını, davalı kooperatifin arsa üzerinde sözleşmede kararlaştırılandan fazla inşaat yapması üzerine müvekkili tarafından davalı kooperatif aleyhine Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 2005/243 esas sayılı davasının açıldığını ve davanın kabulü ile davacının davalı kooperatiften 258.531,50 TL alacaklı olduğuna karar verildiğini, bu kararın kesinleştiğini, müvekkilinin kesinleşen alacağının tahsili için Ankara 31. İcra Müdürlüğü’nün 2011/3554 sayılı dosyası üzerinden takibe geçtiğini, takip sırasında kooperatifin haczi kabil malına rastlanmadığını, davalı kooperatifin Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde yapılan yargılama sırasında tek malvarlığı olan 43250 ada 5 parseldeki taşınmazını 28/12/2008 tarihinde ferdileşme yapmak suretiyle ortaklarına dağıttığını, kooperatifin yöneticilerinin Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan davayı bilmelerine rağmen ferdileşmeye geçmiş olmalarının iyiniyetli bir davranış olarak kabul edilemeyeceğini belirterek davalı kooperatifin bu kişilere yapmış olduğu tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir.
Bir kısım davalılar vekili; davacının davalı kooperatifin üyesi olduğunu, davacının kooperatif üyesi olması sebebiyle kooperatifin tüm iş ve işlemlerinden haberdar olmasına rağmen ferdileşmeye itiraz etmediğini, ferdileşme işleminin yasal zorunluluktan ötürü yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili; müvekkilinin kooperatife üye olduğunu ve aidatlarını ödediğini, müvekkili adına tapu tescil tarihinde Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi dosyasının derdest olduğunu, davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı …; … vekili, … vekili davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; davalı … hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine, davalılar….,…. ve ….. hakkındaki davanın atiye bırakılmasına, diğer davalılara ilişkin davanın kabulü ile, davalı borçlunun …. Konut Yapı Kooperatifinin 43250 ada 5 parsel sayılı taşınmaz üzerinden diğer davalılara yapmış olduğu tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili, davalı … vekili ve bir kısım diğer davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı … vekili, davalı … vekili ve bir kısım diğer davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava; İİK 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Davacının bu davadaki amacı, yaptığı icra takibi nedeniyle alacağını tahsil edebilmek için yapılan taşınmaz devrine ilişkin tasarrufun kendisi yönünden geçersizliğini sağlamak olup, davacının bu hakkı ayni değil şahsi sonuç doğurur. Davada tasarrufun iptali sebeplerinin olması halinde dava konusu taşınmaz üzerinde haciz ve satış yetkisine karar verilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece dava konusu taşınmaz üzerinde kooperatif tarafından davalı üyelere yapılan ferdileştirmeye ilişkin tasarrufun iptali ile davacı alacaklıya icra takibine konu alacak ve fer’ileri ile sınırlı olmak üzere davalı 3.kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlar üzerinde haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilmesi gerekirken kararda yalnızca tasarrufun iptaline karar verilmesi doğru değil res’en bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekili, davalı … vekili ve bir kısım diğer davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 3.bendindeki “tasarrufun iptaline” ifadesinden sonra gelmek üzere hükme “davacı alacaklıya Ankara 31.İcra Müdürlüğü’nün 2011/3554 sayılı dosyasındaki alacak ve ferileriyle sınırlı olmak üzere; davalı 3.kişiler üzerine kayıtlı olan her bir taşınmaz üzerinde haciz ve satış yetkisi verilmesine” ibaresinin yazılmasına, hükmün bu şekli ile res’en DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 20/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.