Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/1885 E. 2021/4713 K. 15.09.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/1885
KARAR NO : 2021/4713
KARAR TARİHİ : 15.09.2021

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :İstanbul Anadolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı … vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 24.11.2020 Salı günü davalı … vekili Av. … ile davacı vekili Av. … geldiler, diğer davalı … adına gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı … ve davacı vekilleri dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkilinin …’dan alacaklı olduğunu, davalı borçlu aleyhine takip yapıldığını, davalı borçlunun adına kayıtlı “İstanbul İli, Bahçelievler İlçesi, … Mahallesi, … parsel 10 nolu bağımsız bölümün mal kaçırma gayesi ile düşük bedel ile diğer davalıya devredildiğinin tespit edildiğini beyan ederek davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiş, dava konusu gayrımenkulün davalı … elinden de çıktığının anlaşılması üzerine devir tarihindeki gerçek değeri üzerinden tazminata hükmedilmesini talep ve dava edilmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davanın reddine karar verilmiş hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince yapılan inceleme neticesinde;istinaf talebinin kabulü ile yeniden hüküm tesisine, davanın kabulüne karar verilmiş, karar davalı … vekili tarafından temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalı … vekilinin aşağıdaki bent haricindeki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava 6183 sayılı AATÜHK’nun 24 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Anılan Yasanın 24.maddesi gereğince borçlu ile hukuki işlemde bulunan kişi, borçludan aldığı mal üçüncü bir kişiye devrederse alacaklı, devir tasarrufunun yapıldığı kötüniyetli üçüncü kişilere karşı iptal davası açabilir. Buradaki “kötüniyetli üçüncü kişiler” iptal davasına konu malı borçlunun alacaklısından mal kaçırmak amacıyla temlik ettiğini bilen veya bilmesi gereken kişilerdir. Kötüniyetin ispatı davacı alacaklıya aittir. Kanunun 31.maddesi hükmünce 27, 28, 29 ve 30. maddelerde sözü edilen tasarruf ve muameleden faydalanan üçüncü şahıs şayet elde ettiğini elden çıkarmışsa elden çıkardığı tarihteki gerçek değeri oranında ve o tarihteki kamu borcu miktarı ile sınırlı olarak bedelden sorumlu tutulması gerekeceğinin düzenlenmiş olmasına” dava konusu gayrımenkulün davalı … elinden 30.09.2005 de çıktığının anlaşılmasına ve davacı vekilinin talebinin de tazminata döndürüldüğünün anlaşılmış olmasına göre davalı 3. kişinin tazminat ile sorumlu tutulması gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, dosyanın HMK’nın 373/2.maddesi gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 2.540,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı …’a verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı …’a geri verilmesine, 15/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.