Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/18589 E. 2022/15359 K. 23.11.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/18589
KARAR NO : 2022/15359
KARAR TARİHİ : 23.11.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın kısmen kabulün ile davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, 26.05.2013 tarihinde davalıya trafik sigortalı araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada davacının yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 5.000,00 TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini artırmıştır.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile 97.016,80 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, anılan karara davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazın kısmen kabulü ile kararın kaldırılarak, davanın kısmen kabulüne, 84.462,75 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, … kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı vekili; davacının doğum tarihinin karara esas alınan bilirkişi raporunda hatalı olarak belirtildiği, buna bağlı olarak hesaplamanın da hatalı yapıldığını ileri sürmüştür. Dosya kapsamından; davacı …’ın doğum tarihinin 23.04.1977 olduğu, karara esas alınan bilirkişi raporunda doğum tarihi hatalı olarak 23.04.1997 belirtilmek suretiyle bakiye ömrün belirlendiği ve hesaplamanın fazla yapıldığı anlaşılmakla; bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekir.
Kabule göre de;
… tarafından, kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına nispi vekalet ücretine hükmedilmiştir. Sigortacılık Kanununun 30/17. ve Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13.maddeleri uyarınca, tarafların vekille temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekalet ücretinin her iki taraf içinde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekalet ücretinin beşte biri olduğu öngörülmüştür. İtiraz Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için ilgi mevzuat göz önüne alınarak hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında belirlenmesi. söz konusu miktarın maktu vekalet ücretinin altında kalması halinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir..
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 23.11.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.