YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/18461
KARAR NO : 2022/14429
KARAR TARİHİ : 10.11.2022
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda, kararda yazılı nedenlerden dolayı davalı vekilinin itirazının kabulü ile davanın dava şartı yokluğu sebebi ile usulden reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 28.04.2018 tarihinde davalının trafik sigortacısı olduğu araç ile davacının sevk ve idaresindeki aracın karıştığı trafik kazası neticesinde davacının yaralandığını, davalı … şirketine yapılan başvuru neticesinde eksik ödeme yapıldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 4.800,00 TL sürekli iş göremezlik, 100,00 TL geçici iş göremezlik, 100,00 TL geçici bakıcı gideri ve rapor ücreti 1.770,00 TL olmak üzere 6.770,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile sürekli iş göremezlik talebini 53.110,62 TL’ye, geçici bakıcı giderine ilişkin talebini 3.206,24 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile 53.110,62 TL sürekli iş göremezlik ve 3.206,24 TL geçici bakıcı gideri tazminatının 21.05.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karara davalı vekili tarafından itiraz edilmiştir.
İtiraz Hakem Heyeti tarafından; davalı vekilinin itirazının kabulü ile Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurulmasına; maluliyet raporunun uygun olmaması nedeniyle davanın dava şartı yokluğu sebebi ile usulden reddine dair verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Sözkonusu belirlemenin ise haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak İstanbul Medeniyet Üniversitesi Adli Tıp Kurulu tarafından düzenlenen 09.12.2019 tarihli raporda Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının kaza nedeniyle maluliyetinin %5 olduğu belirlenmiştir. Anılan bu raporun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğe uygun olduğu anlaşılmaktadır.
İtiraz Hakem Heyeti tarafından; davacının davalıya başvuru sırasında sunduğu maluliyet raporunun usule uygun düzenlenmediğinin anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. Bu nitelikleri gereği de eksiklik bulunması halinde tamamlanabilir olup olmadıklarına göre ve 6100 sayılı HMK’nın 114 ile 115. maddelerindeki düzenlemeler kapsamında ele alınmaları gerekir. Davanın esasına girilmesine engel olacak nitelikteki dava şartı eksiğinin giderilmesinin her zaman mümkün olduğu durumlarda, HMK’nın 115/2. maddesi gereği eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilip sonucuna göre karar verilmelidir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi ile, zorunlu mali sorumluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olmakla birlikte, bu başvuru yapılmadan dava yoluna gidilmesi halinin dahi HMK’nın 115/2.maddesi gereği tamamlanabilir dava şartı olduğu Dairemiz’in yerleşik uygulamaları ile kabul edilmektedir. Bu başvurunun yapıldığı; ancak, eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu savunmasının olduğu durumlarda ise, usule uygun olmadığı savunulan belgedeki eksikliğin her halükarda tamamlanabileceği açıktır.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; İstanbul Medeniyet Üniversitesi Adli Tıp Kurulu’ndan alınan 09.12.2019 tarihli maluliyet raporunda, kaza tarihinden yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre maluliyetin belirlendiği dikkate alınarak, davalının diğer itirazlarının incelenmesi gerekirken İtiraz Hakem Heyetince davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.