YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/18042
KARAR NO : 2022/14255
KARAR TARİHİ : 09.11.2022
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın usulden reddine dair verilen karara davacı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 30/03/2021 tarih 2021/İHK-6701 sayılı davacının itirazının reddine dair kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; müvekkilinin sürücüsü olduğu motosiklet ile davalıya trafik sigortalı aracın 06/02/2020 tarihli kazasında davacının %21 maluliyetinin doğduğunu beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 50.000,00 TL sürekli maluliyet tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte 500,00 TL rapor ücreti,12,30 TL baro pulu, 7,80 TL vekalet harcının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili; dava şartı eksikliği nedeni ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, maluliyet raporuna itiraz ettiklerini, kusur ispati gerektiğini, faizi ve vekalet ücreti talebini kabul etmediklerini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince; maluliyet raporunun yönetmeliğe uygun olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, davacı vekilinin karara itirazı üzerine, İtiraz Hakem Heyetince itirazın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulmuştur.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Söz konusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda, kaza tarihi 06/02/2020 olup davacı taraf zorunlu trafik sigortalı aracın kusuru ile sebep olduğu kazada davacının yaralanması nedeniyle davalı … şirketine tahkim başvurusundan önce 21/09/2020 tarihli dilekçesi ile başvurmuştur. Uyuşmazlık Hakem Heyetince davacının başvuru yaparken dosyaya sunduğu İstanbul Medeniyet Üniversitesinin Adli Tıp Anabilim dalı Başkanlığı tarafından tanzim edilen 21/07/2020 tarihli raporun Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik’e uygun olmadığı, söz konusu raporun kazadan itibaren 6 aydan daha kısa bir süre içinde düzenlendiği, iyileşme süresi (bir yıl) henüz tamamlanmadan rapor tanziminin uygun olmadığı, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun olmamıştır.
Uyuşmazlık ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından; davacının davalıya başvuru sırasında sunduğu maluliyet raporunun usule uygun düzenlenmediği ve KTK’nın 97. maddesi ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Genel Şartları gereği gerekli olan tüm belgeler ile başvuru yapılmadığı, tahkime başvurulmadan önce usulüne uygun yapılmış başvuru bulunmasının dava şartı olduğu gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. Bu nitelikleri gereği de eksiklik bulunması halinde tamamlanabilir olup olmadıklarına göre ve 6100 sayılı HMK’nın 114 ile 115. maddelerindeki düzenlemeler kapsamında ele alınmaları gerekir. Davanın esasına girilmesine engel olacak nitelikteki dava şartı eksiğinin giderilmesinin her zaman mümkün olduğu durumlarda, HMK’nın 115/2. maddesi gereği eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilip sonucuna göre karar verilmelidir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi ile, zorunlu mali sorumluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olmakla birlikte, başvurunun yapıldığı; ancak, eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu savunmasının olduğu durumlarda usule uygun olmadığı savunulan belgedeki eksikliğin tamamlanabileceği açıktır.
Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; kaza tarihinde yürürlükte olan 20.02.2019 tarihli yönetmeliğe göre, davacının yeniden muayenesi de yapılarak maluliyet oranının belirlenmesi için, en yakın üniversite hastanesinin adli tıp bölümünden rapor alınıp, oluşacak sonuca göre (kazanılmış haklar gözetilerek) karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, Uyuşmazlık Hakem Heyetince dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi, davacının itirazının ise İtiraz Hakem Heyeti tarafından reddedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 09/11/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.