YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/17802
KARAR NO : 2022/14709
KARAR TARİHİ : 15.11.2022
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda, kararda yazılı nedenlerden dolayı Uyuşmazlık Hakem Heyetince davanın kısmen kabulüne dair verilen karara davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 09/04/2021 tarih 2021/İHK-10039 sayılı davalının itirazının kısmen kabulü ile kararın vekalet ücreti yönünden düzeltilmesine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; davacının yolcu olduğu araç ile davalıca zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı aracın karıştığı çift taraflı trafik kazası sonucunda davacının yaralandığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 100,00 TL geçici bakıcı gideri tazminatı olmak üzere toplam 5.200,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile beraber davalı sigortadan tahsilini talep etmiş; ıslahla toplam talebini 74.359,55 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 2.160,09 TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 1.279,20 TL geçici bakıcı gideri tazminatı olarak artırmıştır.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince; davanın kısmen kabulüne, toplam 62.239,07 TL’nin 30/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine, itirazın vekalet ücreti yönünden kabulüne, sair itirazların reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Trafik kazasında bedensel zarara uğrayan ve buna dayalı olarak işgücü kaybı tazminatı isteminde bulunan hak sahiplerinin bakiye ömürleri daha önceki yıllarda Fransa’dan alınan 1931 tarihli “PMF” cetvellerine göre saptanmakta ise de; Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı, Hacettepe Üniversitesi Fen Fakültesi Aktüerya Bilimleri Bölümü, BNB Danışmanlık, Marmara Üniversitesi ve Başkent Üniversitesi’nin çalışmalarıyla “TRH 2010” adı verilen “Ulusal Mortalite Tablosu” hazırlanmıştır. Gerçek zarar hesabı, özü itibariyle varsayımlara dayalı bir hesap olup, gerçeğe en yakın verilerin kullanılması esastır. Bu durumda; Yargıtay Daireleri arasında tazminat hesabında birliğin sağlanması açısından ve yine bu tablonun ülkemize özgü ve güncel verileri içerdiği göz önüne alındığında, Dairemizce de tazminat hesaplamalarında TRH 2010 Tablosu’na göre bakiye ömür sürelerinin belirlenmesinin, güncel verilere ve ülkemiz gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir.
Diğer yandan; Anayasa Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarih – 2019/40-2020/40 sayılı kararı ile; KTK’nun 90. maddesindeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir” bölümündeki “bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir. Bu nedenle; işgücü kaybı tazminatı hesabında, yeni … Genel Şartları ekindeki cetvellerin kullanılması mümkün olmadığından ve %1,8 teknik faiz ile devre başı ödemeli belirli süreli rant formülü uygulaması anılan cetvellerle getirildiğinden, artık uygulanması mümkün değildir. Tazminat hesaplamasının, %1,8 teknik faiz uygulanmadan ve Yargıtay uygulamaları ile kabul edilen progresif rant yöntemi kullanılarak yapılması gereklidir.
Somut olayda; davacının hak kazanabileceği işgücü kaybı tazminatının hesaplanması için alınan ve Hakem Heyetince de karara esas kabul edilen aktüer raporunda; PMF 1931 Yaşam Tablosu’na göre ve progresif rant formülü uygulanarak tazminat hesabı yapıldığı, bu hesaba göre karar verildiği görülmektedir. Dairemizin içtihatları gereği, hesaplamada progresif rant formülü kullanılması yerinde olmakla birlikte PMF 1931 Yaşam Tablosu’nun kullanılması doğru olmamıştır.
Açıklanan nedenlerle; davacı için, TRH 2010 Tablosu’na göre muhtemel bakiye ömür süresinin belirlenmesi, % 1,8 teknik faiz uygulanmadan ve işleyecek devre bakımından “progresif rant” formülü kullanılarak tazminat hesaplamasının yapılması gerektiği dikkate alınmak suretiyle, bilirkişiden ek rapor alınıp oluşacak sonuca göre (özellikle davacının talebinin PMF 1931 Yaşam Tablosu olduğu gözetilmek sureti ile davalının usuli kazanılmış hakları gözetilerek) karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı biçimde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, dosyanın hakem kararının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 15/11/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.