YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/16572
KARAR NO : 2022/11740
KARAR TARİHİ : 06.10.2022
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı kabulüne dair verilen hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, davacıların desteğinin, davalıya trafik sigortalı araç ile seyri sırasında gerçekleşen kazada desteğin öldüğünü açıklayıp asıl davada 51.840,89 TL, birleştirilen davada bakiye 89.992,35 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; bozma ilamı, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl davada muteveffa davacı … lehine 6.862,18 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihi olan 07.10.2013 tarihinden, davacı … lehine 44.978,71 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihi olan 07.10.2013 tarihinden itibaren davalıdan tahsiline, birleştirilen davada davacı … lehine 89.992,35 TL destekten yoksun kalma tazminatının birleşen dava tarihi olan 20.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı … ‘a ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı … şirketi kazaya neden olan aracın trafik sigortacısıdır. 2918 sayılı KTK.nun 99/1. maddeleri ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi Genel Şartlarının B.2. maddesi uyarınca rizikonun, bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmakta, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüt gerçekleşmektedir. Sigortaya başvurulmadan dava açılması veya icra takibi başlatılması halinde ise bu tarihlerde temerrüt gerçekleşir. Somut uyuşmazlıkta, davalı … şirketi aleyhine 07.10.2013 tarihinde asıl dava açılmış, daha sonra bakiye zararlar için birleştirilen dava açılmıştır. Davalı … şirketi davaya konu olay yönünden asıl dava tarihi itibari ile temerrüde düşmüş olup birleştirilen dava yönünden de faiz başlangıcı olarak asıl dava tarihi olan 07.10.2013 tarihinin kabul edilerek karar verilmesi gerekirken birleştirilen dava tarihinden itibaren faizle sorumlu tutulması doğru değil, bozma sebebi ise de bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının B), 1. bendindeki “ …birleşen dava tarihi olan 20.01.2020…” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “…asıl dava tarihi olan 07/10/2013… ” ibaresinin yazılmasına ve hükmün düzeltilmiş bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 06.10.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.