Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/1637 E. 2023/4988 K. 05.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/1637
KARAR NO : 2023/4988
KARAR TARİHİ : 05.04.2023

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/327 E., 2020/264 K.
HÜKÜM/KARAR : İstinaf İsteminin reddine / Davanın kısmen kabulüne
İLK DERECE MAHKEMESİ : Foça Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2016/238 E., 2018/104 K.

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili ve davalı … vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı borçlu … aleyhine takip başlatıldığını, takibin sonuçsuz kaldığını, dava konusu taşınmazı mal kaçırma amacı ile 22.01.2015 tarihinde diğer davalı kardeşi Ali Buharlıoğlu’na onun da 07.10.2015 tarihinde davalı …’ya devrettiğini belirterek; bu tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı … ve Ali Buharlıoğlu vekilleri cevap dilekçelerinde; davanın görülebilmesi için gerekli dava koşullarının olmadığını, müvekkillerinin iyiniyetli olduğunu beyan ederek davanın reddini istemişlerdir.

2.Davalı borçlu, cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalılardan … ile … arasındaki işlemin davalıların kardeş olması, satış bedeli ile gerçek satış bedeli arasında fark bulunması, ödemeye yönelik vakıanın davalı alıcı tarafından ispatlanamaması nedeniyle muvazaalı olduğundan iptaline, davalı … tarafından sunulan dekontlarla ödeme olgusunun ispatlandığı, tanık anlatımlarından ve diğer evraklardan iyiniyetli üçüncü kişi olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle anılan davalı hakkındaki davanın reddi ile, İİK’nun 283/1.maddesi gereğince 325.000,00 TL bedelin davalı …’ndan tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı … vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, davalı …’nın 07.10.2015 tarihli satış işleminde tapuda satış bedelini düşük göstererek davanın açılmasına sebebiyet verdiğini, davalı … ve davalı … arasında yapılan satışın gerçek değerinde gösterilmemesi nedeni ile müvekkilinin gerçek değer altındaki satışın muvazaalı olduğunu varsaymasının ve yasal hakkını aramasının olağan olduğunu, dava açılmasına sebep olan davalı lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin davanın açılmasında kusuru olmayan müvekkiline yüklenmesinin hukuka uyarlılık bulunmadığını ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur.

2. Davalı … vekil istinaf dilekçesinde ; ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddinin hatalı olduğunu belirterek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı 4. kişi …’ya yapılan satışın gerçek olduğunun ödeme dekontları ile ispatlandığı, borçlu ile davalı 3.kişi olan …’nın arasında tanışıklık ispatlanamadığından mahkemenin …’nun …’ya devrettiği tarih olan 07.10.2015 tarihindeki rayiç değeri 325.000,00 TL üzerinden tazmine çevrilip …’nun sorumlu tutulmasının yerinde olduğu, davalı 4. kişi …’nın istinafı sadece taşınmazı üzerinde bulunan ihtiyati tedbir kararının kaldırılması yönünde istinafa geldiği, HMK’nın 397/2 maddesi kapsamında tedbir kararları hüküm kesinleşinceye kadar devam edeceği, ilk derece mahkemesi de ihtiyati tedbiirin kararın kesinleşinceye kadar devamına karar verdiğinden, bu istinaf talebi yerinde görülmediği gerekçesi ile davacı vekilinin ve davalı … vekillerinin istinaf taleplerinin HMK.353/1-b/1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki sebepleri ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, İİK 277 ve devamı maddelerine göre açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 277, 278, 279, 280, 281, 282, 283 ve 284 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve dördüncü kişi konumundaki davalı … yönünden davanın kabulunün ancak kötü niyetinin ispatı hâlinde mümkün olmasına, bedel düşüklüğünün bu davalı yönünden iptal nedeni olmamasına göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.