Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/16108 E. 2022/12620 K. 19.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/16108
KARAR NO : 2022/12620
KARAR TARİHİ : 19.10.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki sigorta tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen başvurunun kısmen kabulüne dair karara karşı davacı ve davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 04/06/2019 tarih 2019/İHK-6332 sayılı tarafların itirazının kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; davacının 19/10/2015 tarihinde sürücüsü olduğu motosiklet ile davalı tarafından … ile sigortalanan araç arasında gerçekleşen çift taraflı trafik kazasında davacının yaralandığını ve malul olduğunu, davalı tarafından 38.145,06 TL ödeme yapılmış ise de yeterli olmadığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 1.000,00 TL bakiye sürekli maluliyet tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili; kusur ve maluliyet ile ilgili rapor alınmasını talep ettiklerini, davacının kask takmadığını ve baş bölgesindeki arazlar için tazminat hesaplanmaması gerektiğini, avans faizi ve vekalet ücreti yönünden itirazları olduğunu savunarak başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kısmen kabulü ile 131.705,75 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 09/02/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacı ve davalı vekilinin karara itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince tarafların itirazının kısmen kabulü ile başvurunun kısmen kabulüne 140.732,44 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 24/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulmuştur.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerekçelere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine, 01/09/2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Somut olayda; Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından hükme esas alınan Dokuz Eylül Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Adli Kurul tarafından verilen 19/07/2018 günlü raporda davacının maluliyetinin Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre değerlendirilmesi sonucunda davacının çalışma gücünün %19 oranında kayba uğradığı tespit edilmiş, Hakem Heyetince anılan rapor karara esas alınarak talebin kısmen kabulüne karar verilmiş, karara karşı itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince, davalı sigorta şirketi vekilinin hükme esas alınan maluliyet raporunun hatalı olduğuna dair yaptığı itiraz reddedilmiştir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların kaza tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre düzenlenmesi gereklidir.
19/10/2015 kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümleri esas alınması gerekirken kaza tarihinde yürürlükte olmayan yönetmeliğe göre düzenlenen raporun karara dayanak yapılması doğru olmamıştır.
O halde, İtiraz Hakem Heyetince, Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalından kaza tarihi itibari ile yürürlükteki “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre usulüne uygun, denetime ve karar vermeye elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla yeni bir rapor alınıp hasıl olacak sonuca göre, temyiz eden davalının lehine usuli kazanılmış haklar da gözetilmek suretiyle karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3-Somut olayda, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davacı için 140.732,44 TL tazminatın davalıdan tahsiline ve kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına toplam 14.008,60 TL vekalet ücretine hükmedilmiş, davalı vekilinin, vekalet ücretine yönelik itirazlarının reddine karar verilmiştir.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu 30/17 md. ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16. maddesinin 13. fıkrasına “(13) (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.” hükmü eklenmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi ancak hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 19/10/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.