Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/16052 E. 2022/16402 K. 07.12.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/16052
KARAR NO : 2022/16402
KARAR TARİHİ : 07.12.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; … İtiraz Hakem Heyetince verilen 24/02/2021- 2021/İHK-5031 sayılı kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacı vekili, müvekkiline ait aracın kasko poliçesi ile Türkiye Sigorta A.Ş. nezdinde sigortalandığını, sigortalı aracın 21.08.2020 tarihinde davacının babası …’ın yönetiminde iken sel suyunun içerisinde kalması sonrasında hasar gördüğünü, sigorta şirketinin eksper raporu pert yönünde olmasına rağmen ödeme yapmayı reddettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL’nın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Daha sonra başvuru sahibi vekilince tazminat talep tutarı ıslah edilerek 105.061,42 TL’ye yükseltilmiştir.
Davalı vekili, başvurunun reddi gerektiğini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; başvuru sahibinin talebinin kabulü ile 105.061,42 TL tazminatının 08.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketinden tahsiline karar verilmiş, karara karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince; itirazların reddine karar verilmiş; … kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, kasko poliçesine dayalı araç hasarı nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
… … tarafından, başvuru sahibinin talebinin kabulü ile 105.061,42 TL tazminatının 08.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … tarafından başvurana ödenmesine, başvuru sahibi kendisini vekille temsil ettirdiğinden 13.930,83 TL vekâlet ücretinin davalıdan alınarak başvuru sahibine ödenmesine karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili tarafından vekalet ücretini de kapsar şekilde itiraz isteminde bulunulmuş, İtiraz Hakem Heyetince; itirazların reddine karar verilmiştir.
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30/17. md. ve 19.01.2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16. maddesinin 13. fıkrasına “tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir” hükmü eklenmiştir.
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin (AAÜT) 17/2. maddesinde ise “Sigorta Tahkim Komisyonları, vekalet ücretine hükmederken, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde asliye mahkemeleri için öngörülen ücretin altında kalmamak kaydıyla Tarifenin üçüncü kısmına göre avukatlık ücretine hükmeder. Tarifenin üçüncü kısmına göre nispi avukatlık ücretine hükmedilen durumlarda da talebi kısmen ya da tamamen reddedilenler aleyhine tarifeye göre hesaplanan nispi ücretin beşte birine hükmedilir” düzenlemesi yapılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; İtiraz Hakem Heyetince davacı lehine hükmedilecek vekalet ücretine ilişkin olarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16. maddesinin (13) numaralı fıkrasının uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 13. maddesi ve AAÜT’nin 17. maddesi gereğince, maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla, hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davacı yararına daha fazla vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki, belirlenen bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hakem kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile … kararının 3. bendindeki “13.930,83 TL” ibarelerinin hükümden çıkartılarak yerine ” 4.080,00 TL ” ibarelerinin yazılmasına ve kararın bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 07/12/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.