Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/15780 E. 2022/662 K. 18.01.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/15780
KARAR NO : 2022/662
KARAR TARİHİ : 18.01.2022

MAHKEMESİ : Bakırköy 6. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı … vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 18/01/2021 Salı günü davacı vekili Av. … ile davalı … vekili Av. … geldiler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili ile davalı … vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu … hakkında takip yaptığını, takibin semeresiz kaldığını, borçlunun mal kaçırma amacı ile dava konusu taşınmazını diğer davalı …’ye sattığını belirterek, davalılar arasındaki tasarrufun iptalini talep etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkilinin tüm paydaşların payını aldığını, iyiniyetli olduğunu belirterek, davanın reddini gerektiğini belirtmiştir.
Davalı …, cevap dilekçesi sunmamıştır.
Mahkemece, satış tarihi itibariyle misli fark bulunduğu, tapuda işlemin tarafları … , … ile davalı borçlunun … Tapu Müdürlüğünde de işlem yaptıkları, tarafların birbirlerini tanıdığı, davalı …’nün borçlunun durumunu bilebilecek kişilerden olduğu, 06/10/2016 tarihli haciz tutanağının geçici aciz vesikası niteliği taşıdığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar davalı … vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstinaf mahkemesi İİK.nun 278/2. maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiği, somut olayda İİK.nun 278. maddesindeki iptal koşulunun gerçekleştiği, bu madde hükmünün uygulanabilmesi için taraflar arasında herhangi bir akrabalık ve tanışıklık ilişkisinin bulunup bulunmadığının da önemli olmadığı, davalı vekilinin bu yöne ilişen istinaf itirazı ile iyiniyetli bulunulduğuna ilişkin istinaf itirazının yerinde görülmediği, mahkemenin davanın kabulüne ilişkin gerekçesinin İİK 280. maddeye yönelik kabulünün sonucu itibariyle doğru olduğu gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusu yukarıda açıklanan nedenlerle HMK m.353/1-b/1 uyarınca esastan reddedilmiş, anılan karar davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı … vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı … vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının ilk derece Mahkemesine, dairemiz karar örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 3.815,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 20.120,53 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı …’dan alınmasına 18/01/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.