Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/15582 E. 2022/11685 K. 06.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/15582
KARAR NO : 2022/11685
KARAR TARİHİ : 06.10.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki trafik kazası nedeniyle açılan tazminat davası üzerine Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, 05.11.2019 tarihinde plakası tespit edilemeyen aracın davacıya çarpması şeklinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında yaya konumunda olan müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik toplam 6.500 TL rapor ücreti ve sürekli işgöremezlik tazminatı talep etmiş ve ıslahla talebini 39.900 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulü ile 39.900 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, anılan karara karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Meydana gelen trafik kazasında, davacı yol kenarından yürürken arkasından gelen araç ön kısmı ile çarpıp olay yerinden ayrılmıştır. Trafik bilirkişisinden alınan kusur raporunda; araç sürücüsü manevra yaparken yayaların taşıt yolunda bulunmasını gözetmediği, fren yapmadığı, korna çalarak yayayı uyarmadığı için asli kusurlu (%100) bulunmuştur. Ancak davacı tarafından aynı trafik kazası ile ilgili olarak geçici iş göremezlik ve geçici bakıcı gideri taleplerine ilişkin olarak Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde 2020/63535 Esasında görülmekte olan dosyada alınan bilirkişi raporunda başvurucunun %70 oranında asli kusurlu, araç sürücüsünün %20 oranında tali kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Raporlar arasında çelişki bulunmaktadır. Uyuşmazlık Hakem Heyetince kusur dağılımına ilişkin çelişki giderilmeden karar verilmiş olup, dosya bu hali ile hüküm kurmaya elverişli değildir, eksik inceleme ile karar verilemez.
O halde, İtiraz Hakem Heyetince, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için açıklanan kusur raporları irdelenerek Karayolları Trafik Güvenliği uzmanları veya üniversitelerin makine trafik kürsülerinden seçilecek uzman heyetten tüm dosya kapsamı ile oluş şekline göre tarafların olaydaki kusur oranlarının duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespiti ve meydana gelebilecek çelişkilerin giderilmesi yönünden ayrıntılı, gerekçeli, denetime açık rapor alınması ve varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-Sigortacılık Kanunu 30/17 maddesi ile 19.01.2016 tarihli ve 29598 Resmi Gazete’de yayımlanarak Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 maddesinde “Tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir.” hükmü eklenmiştir. Heyetçe verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik’in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT’nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5’i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi, ancak hesaplanan miktarın maktu vekalet ücretinin altında kalması halinde maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 06.10.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.