Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/13362 E. 2022/11453 K. 05.10.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/13362
KARAR NO : 2022/11453
KARAR TARİHİ : 05.10.2022

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince verilen 14/01/2021- 2021 İHK-908 sayılı kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, 17.07.2019 tarihinde meydan gelen ve davalı şirkete zorunlu trafik sigortalı aracın karıştığı trafik kazası neticesinde yolcu konumunda olan davacının en az %27 oranında kesin ve sürekli olarak malul kaldığını, davalıya sigortalı araç sürücüsünün kazaya kusuruyla sebebiyet verdiğini ve davalı … şirketinin meydana gelen zarardan sorumlu olduğunu, davalıya teminat limitleri içerisinde zararın tazmini için başvurulduğunu ancak davalı tarafından ödeme yapılmadığını ileri sürerek fazlaya ait alacakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte sigorta limiti dahilinde davalıdan tahsilini talep etmiş, talebini193.767,80 TL’ye artırmıştır.
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; başvuru sahibinin talebinin kabulüne, 155.014,24 TL’nin 26.03.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte Quick Sigorta A.Ş.’den alınarak başvuru sahibine ödenmesine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili ve davalı vekilinin itirazı üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, kazadan itibaren (1) yıl beklemeden verilen rapora itibar edilemeyeceği, 2918 Sayılı KTK’nın 97.maddesinde sigorta şirketine usulüne uygun belgelerle başvuru, özel bir dava şartı olarak ihdas edildiğinden davalı vekilinin itirazı kabul edilerek başvuranın taleplerinin usul yönünden reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. Bu nitelikleri gereği de eksiklik bulunması halinde tamamlanabilir olup olmadıklarına göre ve 6100 sayılı HMK’nın 114 ile 115. maddelerindeki düzenlemeler kapsamında ele alınmaları gerekir. Davanın esasına girilmesine engel olacak nitelikteki dava şartı eksiğinin giderilmesinin her zaman mümkün olduğu durumlarda, HMK’nın 115/2. maddesi gereği eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilip sonucuna göre karar verilmelidir. 6100 sayılı HMK’nın 115/2.maddesi gereği maluliyet raporundaki eksikliğin tamamlanabilir dava şartı olduğu Dairemizin yerleşikuygulamaları ile kabul edilmektedir. Eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu savunmasının olduğu durumlarda, usule uygun olmadığı savunulan belgedeki eksikliğin her halükarda tamamlanabileceği açıktır.
Somut olayda; davacıda oluşan maluliyetin tespitine yönelik olarak T.C. İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalından alınan 27.02.2020 tarihli raporun kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak hazırlanmaması ve yönetmelikte belirtilen özellikleri taşımaması bir eksiklik ise de bu eksiklik yargılama sırasında tamamlanabilir niteliktedir. Şu halde İtiraz Hakem Heyetince; davacının kaza tarihi ve sonrasındaki tüm tedavi evrakları da eklenerek, davacıya ait dosyada mevcut raporlar da irdelenmek suretiyle, kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, ayrıca davacıda olay nedeniyle ömür boyu “Anksiyete Bozukluğu” nedeniyle mululiyet oluşup oluşmayacağı hususunun belirlenmesi amacıyla üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından içerisinde Psikiyatri ve Nöroloji uzmanının da bulunduğu bilirkişi heyetinden önceki raporun da irdelendiği yeni bir rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile davanın usulden reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemiş, bu durum itiraz hakem heyeti kararının bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 05/10/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.