YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/12290
KARAR NO : 2022/6543
KARAR TARİHİ : 31.03.2022
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkim yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nce davanın kabulüne dair karara karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 27/11/2020 tarih, 2020/İHK-26186 sayılı itirazın vekalet ücretine yönelik kısmının kabulüne, diğer itirazların reddine, dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; 30/09/2018 tarihinde müvekkilinin sevk ve idaresindeki motosiklet ile plakası tespit edilmeyen aracın kazası neticesinde yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının kaza tarihinden ticari reeskont faizi ile davalıdan tahsili isteminde bulunmuş, talebini aktüerya raporu doğrultusunda artırmıştır.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun kabulü 89.548,66 TL tazminatın 16/08/2019 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hükme karşı davalı vekili itiraz yoluna başvurmuştur. İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik itirazının kabulüne, diğer itirazlarının reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde,zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Eldeki dosyada; kaza sonrası düzenlenen ve hükme esas alınan Çukurova Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’nın 29/01/2020 tarihli raporunda Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının kaza sebebiyle %11 oranında sürekli maluliyet tespit edilmiştir. İşbu rapor kaza tarihi itibariyle yürürlükte olmayan yönetmeliğe göre hazırlanmış olup hüküm kurmaya elverişli değildir. Eksik inceleme ile karar verilemez.
O halde İtiraz Hakem Heyetince; davacının kaza tarihi ve sonrasındaki tüm tedavi evrakları da eklenerek, davacılara ait dosyada mevcut raporlar da irdelenmek suretiyle , kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, rapor alınıp, sonucuna göre,temyiz eden davalı lehine usuli kazanılmış haklar da gözetilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
2-Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 52. Maddesinde (Borçlar Kanunu’nun md.44) düzenlenmiştir. Buna göre zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim tazminat miktarını hafifletebilir.
Müterafik kusur indiriminde her somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılmasını gerektirir ve zarar görenin müterafik kusurunun tespiti halinde BK.nun 44.maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır.
Dosya kapsamından; hükme esas alınan 29/01/2020 tarihli adli tıp raporuna göre davacının kaza sebebiyle yaralanmasının kol kemiği kırığı ve buna hareket kısıtlılığı olduğunun tespit edildiği, davacının motosiklet sürücüsü olduğu ve kaza tespit tutanağının eksiksiz dosya içerisinde bulunmadığı, davalı vekilinin cevap ve itiraz dilekçelerinde davacının motosikletle seyir halinde iken koruyucu tertibatının olmadığından bahisle müterafik kusur indiriminin yapılması gerektiğini belirttiği anlaşılmaktadır.
Şu halde; İtiraz Hakem Heyetince, kaza tespit tutanağının tamamının dosya içerisine alındıktan sonra, davacının koruyucu tertibatının takılı olup olmadığının denetlenerek davacının olay sebebiyle yaralanma şekli de dikkate alınarak müterafik kusur indirimi hususunun tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek sonuca ulaşılması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde açıklanan sebeple davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 31/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.