Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2021/1111 E. 2022/9480 K. 27.06.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2021/1111
KARAR NO : 2022/9480
KARAR TARİHİ : 27.06.2022

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki İlk Derece Mahkemesinde görülen tasarrufun iptali davasında verilen davanın kısmen kabulüne ilişkin hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; esas yönünden istinaf isteminin reddine ilişkin kararın, süresi içinde davalı … ve ….. vekili ve davalı …, …. ve…. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı vekili; davalı borçlular … ve … hakkında icra takipleri yapıldığını, yapılan takiplerde borçluların haczi kabil malının bulunamadığını ancak dava konusu Samsun ili, …. İlçesi, ….. Mah. 7943 ada 12 parsel 5. Kat, 9 nolu bağımsız bölümdeki hisselerini kız kardeşleri olan diğer davalı …’e alacaklılardan mal kaçırmak kastıyla devrettiklerini, akabinde dahili davalı …’na muvazaalı olarak devredildiğini, yine borçlulardan … adına kayıtlı Samsun ili, ……. ilçesi, ….. Mah. 7883 ada, 3 parsel 7. Kat, 51 nolu bağımsız bölümdeki taşınmazını diğer davalı …’e devrettiğini, bu taşınmazın da hemen akabinde diğer dahili davalı …’na devredildiğini, davalıların fikir birliği içerisinde muvazaalı hareket ederek alacaklılardan mal kaçırmak kastıyla bu tasarruf işlemlerini yaptıklarının açık olduğunu belirterek bu tasarrufların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili; zaman aşımı ve husumet itirazında bulunarak davanın reddini savunmuştur.
Dahili davalı …; dava konusu taşınmazı davalı …’den 07/05/2010 tarihinde bedelini ödeyerek aldığını, taşınmazın üzerindeki ipoteğin kaldırılması için Garanti Bankası ….. Şubesine 143.765,00 TL ödeme yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
… ve … vekili; Akbank ile Ses Oto arasında imzalanan kredi sözleşmesinin tarihinin devir tarihinden sonra olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davacının davasının kısmen kabulü ile; Samsun ili ….. ilçesi …… Mahallesi 7943 ada 12 parselde 17/18 arsa paylı 5. Kat 9 nolu bağımsız bölümün 1/2 hissesinin davalı …’den …’na temlikine ilişkin 21/11/2011 tarihli tasarrufun iptali ile; davacı tarafa Samsun 7. İcra Müdürlüğünün 2010/12704 Esas sayılı Samsun 5. İcra Müdürlüğünün 2010/4387 Esas sayılı icra takiplerindeki asıl alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisi tanınmasına, Samsun ili …. ilçesi ….. Mahallesi 7883 ada 3 parselde 98728/5923680 arsa paylı 7. Kat 51 nolu bağımsız bölümün tamamının davalı …’den …’na temlikine ilişkin 07/05/2010 tarihli tasarrufun iptali ile; davacı tarafa Samsun 7. İcra Müdürlüğünün 2010/12704 Esas sayılı Samsun 5. İcra Müdürlüğünün 2010/4387 Esas sayılı icra takiplerindeki asıl alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere cebri icra yetkisi tanınmasına, Samsun 5. İcra Müdürlüğünün 2010/4455 Esas sayılı dosyasından kaynaklanan alacağın davacı tarafa temlik alınmadığı anlaşılmakla bu alacak yönünden dava açma ehliyeti yokluğundan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı … ve …. vekili ve davalı …, … ve ….. vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Samsun Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davalı … ve … vekili Av. … ile davalılar …, …, ….’nun istinaf başvurusunun HMK.nun 353/(1)-b-1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine, karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı … ve ….. vekili ve davalı …, …. ve …. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı … ve …. vekili ve davalı …, …. ve …. vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesince verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre davalı … ve … vekili ve davalı …, …. ve …. vekilinin (2) numaralı bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Dava; İİK. 277 ve devamı maddelerine dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Dava konusu tasarrufların birden fazla olduğu, davalı borçlu …. ve … tarafından dava konusu 9 nolu bağımsız bölümdeki hisselerinin ve davalı borçlu … tarafından dava konusu 51 nolu bağımsız bölümünün farklı kişilere devredildiği anlaşılmakla her bir tasarruf için ayrı harç, yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilip davalıların sorumlu olduğu miktarların ayrı ayrı belirlenmesi gerekirken yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Davacının bu davadaki amacı, yaptığı icra takibi nedeniyle alacağını tahsil edebilmek için yapılan tasarrufun kendisi yönünden geçersizliğini sağlamak olup, davacının bu hakkı ayni değil şahsi sonuç doğurur. Davada tasarrufun iptali sebeplerinin olması halinde İİK’nun 283/1. maddesi uyarınca taşınmazın devrine ilişkin tasarrufların iptali ile davacı lehine bu taşınmaz üzerinde haciz ve satış yetkisi verilmesi gerekir. Bu durumda mahkemece dava konusu taşınmazlardan 9 nolu bağımsız bölümde davalı borçlular … ve … ile … arasında yapılan 27/10/2008 tarihli ve davalı … ile … arasında yapılan 21/11/2011 tarihli, yine dava konusu taşınmazlardan 51 nolu bağımsız bölümde davalı borçlu … ve … arasında yapılan 15/02/2010 tarihli ve davalı … ile … arasında yapılan 07/05/2010 tarihli tasarrufların iptali ile davacı alacaklıya icra dosyalarındaki alacak ve fer’ileri ile sınırlı olmak üzere haciz ve satış yetkisi verilmesine karar verilmesi gerekirken kararda infazda tereddüt yaratacak şekilde yalnızca 21/11/2011 ve 07/05/2010 tarihli tasarrufların iptaline karar verilmekle birlikte, 27/10/2008 ve 15/02/2010 tarihli tasarruflar hakkında hüküm kurulmaması doğru değil res’en bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … ve … vekili ve davalı …, … ve … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … ve … vekili ve davalı …, … ve … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle res’en Samsun 4. Asliye Hukuk Mahkemesi 24/05/2018 tarih ve 2013/228-2018/291 sayılı hükmün 1. bendinde yer alan “9 nolu bağımsız bölümün” ibarelerinden sonra gelmek üzere “1/4 hissesinin davalı …’ten, ¼ hissesinin davalı …’ten davalı …’e temlikine ilişkin 27/10/2008 tarihli ve yine bu” ibarelerinin eklenmesine, hükmün 1.bendinde yer alan “51 nolu bağımsız bölümün tamamının” ibarelerinden sonra gelmek üzere “davalı …’ten davalı …’e temlikine ilişkin 15/02/2010 tarihli ve” ibarelerinin eklenmesine, hükmün 3.bendinin tamamiyle hükümden çıkartılmasına yerine “Alınması gereken 11.954,25 TL harçtan davacı tarafça peşin yatırılan 853,90 TL harç ile tamamlama harcı 3.517,96 TL harç toplamı 4.371,86 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.582,39 TL harcın 5.415,99 TL’sinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen, 1.083,2 TL’sinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen, 1.083,2 TL’sinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,” ibarelerinin yazılmasına, hükmün 4.bendinin tamamiyle hükümden çıkartılmasına ve yerine “Davacı tarafça yatırılan toplam 4.371,86 TL harcın 3.122,4 TL’sinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen, 624,45 TL’sinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen, 624,45 TL’sinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,” ibarelerinin yazılmasına, hükmün 5.bendinde yer alan “davanın kabul red oranına göre 1.695,15 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,” ibarelerinin hükümden çıkartılmasına ve yerine “1.245,17 TL’sinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen, 249,04 TL’sinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen, 249,04 TL’sinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine” ibarelerinin yazılmasına, hükmün 7. bendinin tamamiyle hükümden çıkartılmasına ve yerine “Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden 12.750,00 TL vekalet ücretinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen, 2.925,00 TL vekalet ücretinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen, 2.925,00 TL vekalet ücretinin davalı …, … ve …’ndan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,” ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, dosyasının İlk Derece Mahkemesine, Dairemiz karar örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar …’e, …’e, …’na, …’na, …’e geri verilmesine 27/06/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.