Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2020/3817 E. 2021/1415 K. 25.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/3817
KARAR NO : 2021/1415
KARAR TARİHİ : 25.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı İstanbul AYEDAŞ vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 27/03/2014 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; koşulları oluşmadığından dava dilekçesinin reddine dair verilen 04/07/2017 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Dava itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, dava dilekçesinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalı … çalışanları tarafından yapılan kaldırım çalışması sırasında kurumlarına ait elektrik direğinin zarar gördüğünü, bu zarara istinaden davalıya karşı başlattıkları icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalın vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, bozma doğrultusunda yapılan inceleme neticesinde; koşulları oluşmadığından dava dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Dosyanı incelenmesinde; yargı yolu nedeniyle davanın reddine dair mahkemece verilen 21/10/2014 gün, 2014/127 esas ve 2014/327 karar sayılı kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemiz’in 22/12/2016 gün, 2016/15205 esas, 2016/12512 karar sayılı ilamıyla “… idari yargı yerinde “itirazın iptali” biçiminde bir dava yolu düzenlenmediğinden adli yargı yerinde açılan bu tür davalar yönünden yargı yolu bakımından görevsizlik kararı verilemez. Bu durumda idari yargı yerinde dava konusu edilip oradan bir karar alınmadan talep konusu ile ilgili olarak doğrudan icra takibi yapılmasına ve bu takibe yapılan itiraz üzerine adli yargı yerinde itirazın iptalinin istenmesine yasal olanak bulunmadığından, davacının istemi dinlenebilir nitelikte değildir. Yerel mahkemece açıklanan yönler gözetilerek dava dilekçesinin reddedilmesi gerekir.” gerekçesiyle kararın bozulduğu, mahkemece bozma sonrası yapılan yargılamada bozma kararına uyularak koşulları oluşmadığından dava dilekçesinin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Temyiz aşamasında, 25/08/2017 tarih ve 30165 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 8. maddesi ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 42. maddesine eklenen fıkrada; “İdari yargının görev alanına giren konularda ilamsız takip yoluna başvurulamaz” şeklinde; yine aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 9. maddesi ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’na eklenen geçici 13. maddede; “İdari yargının görev alanına giren konularda, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılmış ilamsız icra takipleri hakkında, talep üzerine icra müdürünce 42’nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca dosya üzerinden düşme kararı verilir ve karar alacaklıya resen tebliğ edilir. Alacaklı, düşme kararının tebliğinden itibaren yedi gün içinde şikayet yoluna başvurabilir. Düşme kararının kesinleşmesinden itibaren otuz gün içinde idari yargı merciinde dava açılabilir. Düşme talebinin reddine veya düşme kararı hakkındaki şikayetin kabulüne ilişkin karar kesinleşmeden takibe devam edilemez. Birinci fıkra kapsamındaki ilamsız icra takipleri hakkında açılmış itirazın iptali veya itirazın kaldırılması davalarında talep üzerine, karar verilmesine yer olmadığına karar verilir. Tarafların yaptığı takip ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti üzerlerinde bırakılır. Bu kararın kesinleşmesi üzerine takip dosyası icra müdürlüğüne iade edilir ve takip hakkında birinci fıkra uyarınca işlem yapılır” şeklinde düzenleme yapılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlığın niteliğine ve anılan K.H.K. hükümleri resen gözetilmesi gerektiğine göre, 694 sayılı KHK’nın 8 ve 9. maddeleri değerlendirilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 25/03/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.