YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/2042
KARAR NO : 2021/3398
KARAR TARİHİ : 21.06.2021
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : Kars 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki İlk Derece Mahkmesinde görülen ehliyetsizlik ve muvazaa nedeniyle araç mülkiyetinin tespiti davasında verilen davanın kabulüne ilişkin hüküm hakkında Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; istinaf isteminin kabulüne dair verilen kararın, süresi içinde davalılar … ve … vekili tarafından temyiz edimesi üzerine, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: KARAR
Davacılar vekili, müvekkillerinin babası olan …’nun 30/10/2013 tarihinde vefat ettiğini, murise ölmeden önce 29/09/2012 tarihinde alzheimer hastalığı teşhisi konulduğunu, bu tarihten sonra da murisin ilaç kullanmaya başladığını ve hukuki ehliyetinin olmaması nedeniyle yapmış olduğu hukuki işlemlerin geçersiz olduğunu, muris adına kayıtlı olan … plakalı aracı ölmeden önce 24/07/2013 tarihinde davalı oğlu …’na sattığını, bu tarihten sonra aracın kısa aralıklarla el değiştirdiğini ve ilk olarak davalılardan …’e satıldığını, ardından bu kişi tarafından yeniden …’na satıldığını ve son olarak da davalılardan … tarafından annesi olan diğer davalı …’na satıldığını, bu işlemlerin murisin hukuki ehliyetsizliğinden faydalanmak ve mal kaçırmak amacıyla yapıldığını belirterek … plakalı araç üzerindeki tasarrufların tamamının iptalini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili, davacıların iddiasının gerçeği yansıtmadığını, bir avukat olan murisin vekalet görevinin kötüye kullanılması halinde girişimde bulunmamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, böyle bir iddianın muris tarafından ileri sürülmediğini, murisin sadece emekli maaşının olması ve kişisel bakım giderlerinin çok fazla olması dikkate alındığında davacıların iddiasının yerinde olmadığı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararları gereğince taşınırların elden bağışının geçerli olduğu gerekçesiyle davanın reddini savunmuştur.
Davalılardan … davaya cevap vermemiştir.
İlk derece mahkemesince, murisin 29/08/2012 tarihinde demans ve alzheimer hastalığının bulunduğu, bu nedenle aracın ilk satış tarihi olan 24/07/2013 tarihinde fiil ehliyetinin bulunmadığının Adli Tıp Kurumu raporu ile anlaşıldığı, ehliyetsiz kişinin yaptığı hukuki işlemlerin batıl olduğu, buna dayalı olarak yapılan diğer işlemlerin de geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve … plakalı aracın ölen …’nun mülkiyetindeki şekli ile baki kalmasına karar verilmiş; hükme karşı davalılardan … ve … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesince dosya kapsamına uygun, ayrıntılı ve gerekçeli, konusunda uzman heyetten alınan rapor hükme esas alınarak murisin akit tarihi itibarıyla fiil ehliyetine haiz olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak ölümle hukuki şahsiyet sona ereceğinden aracın mülkiyetinin muris … adına tespitine karar verilmesinin doğru olmadığı, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun bu nedenle yerinde olduğu gerekçesiyle davalılar … ve … vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, Davanın kabulü ile … plakalı araca ilişkin Elazığ 1. Noterliği’nin 24/07/2013 tarih 17008 yevmiye nolu satış sözleşmesinin ve bu sözleşmeye bağlı olarak daha sonra yapılan tüm tasarrufların iptaline, … plakalı aracın mülkiyetinin, Ödemiş Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/1750 Esas 2013/1761 Karar sayılı veraset ilamında belirtilen şekilde 4/16 hissesinin …’na, 3/16 hissesinin …’a, 3/16 hissesinin …’na, 3/16 hissesinin …’na, 3/16 hissesinin …’na ait olduğunun tespitine karar verilmiştir.
Karar davalılardan … ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle HMK 355. maddesindeki kamu düzenine aykırılık halleri resen gözetilmek üzere istinaf incelemesinin, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı kuralına uygun biçimde inceleme yapılıp karar verilmiş olmasına, dava şartları, delillerin toplanması ve hukukun uygulanması bakımından da hükmün bozulmasını gerektirir bir neden bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün HMK’nun 370/1. maddesi gereğince ONANMASINA, HMK 302/5 ve 373. maddeleri uyarınca dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, aşağıda dökümü yazılı 2.561,60 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar Günaydın ve …’dan alınmasına 21/06/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.