Yargıtay Kararı 4. Hukuk Dairesi 2020/1808 E. 2020/3070 K. 30.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 4. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/1808
KARAR NO : 2020/3070
KARAR TARİHİ : 30.09.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Birleşen Bursa 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/77 esas sayılı dosyası:

Davacı TEİŞ vekili Avukat … tarafından, davalı … aleyhine 14/08/2013 ve 01/02/2013 tarihinde verilen dilekçeler ile asıl davada tespit, birleşen davada zorunlu olarak deplase edilen enerji nakil hattı direkleri için harcanan deplase bedelinin ödetilmesi ile tespit dosya masrafı istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; asıl ve birleşen davanın kabulüne dair verilen 24/12/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davacı vekili, asıl davada Karayolları 14. Bölge Müdürlüğü tarafından … – Bursa karayolunun bölünmüş yol genişletme çalışmaları çerçevesinde, bu güzergahta yer alan 25 nolu direğin can ve mal güvenliği açısından tehlike oluşturup oluşturmadığı, bunun sonucuna göre de deplase edilmesinin gerekip gerekmediğinin tespiti, birleşen davada ise … – Bursa karayolunun bölünmüş yol genişletme çalışmaları çerçevesinde zorunlu olarak deplase edilen 25 ve 26 nolu direkler için harcanan deplase bedeli ile delil tespiti dosya masrafının tahsili istemlerinde bulunmuştur.
Davalı vekili, davacı ile aralarında imzalanan protokol gereği deplase bedelinin talep edilmesinin doğru olmadığı, kaldı ki talep edilen deplase bedelinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, asıl ve birleşen davanın kabulü ile asıl davada Çanakkale – Ezine – Bursa Karayolunda bulunan 25 nolu direğin can ve mal güvenliği açısından deplase edilmesinin (yer değiştirmesinin) zorunlu olduğunun tespitine, birleşen davada ise deplase bedelinin davacı tarafa ödetilmesine karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde, 16/12/2013 tarihinde iki elektrik mühendisi, bir makine mühendisi, bir jeoloji mühendisi ve bir inşaat mühendisinden oluşan bilirkişi heyet raporu alındığı, anılan raporda, davacı TEİAŞ tarafından Ezine-Çanakkale Çimento Çamseki elektrik iletim hattının 25 ve 26 nolu direklerinin kamu ihale mevzuatı doğrultusunda yapılan ihale ile deplase edildiği, davacı şirketçe yapılan ihale sonucu deplase işlemleri tamamlanan işe dair harcama dökümünün sıralandığı, buna göre davacı tarafından yüklenici firmaya deplase bedeli olarak 196.196,00 TL ödendiği, ayrıca 6.898,00 TL protokol bedeli,14.010,07 TL araç bedeli ve personel masrafları olmak üzere kontrollük hizmetleri harcandığı belirtilerek davacı TEİAŞ tarafından harcanan toplam 217.104,07 TL‘lik meblağın piyasa rayiç ve birim fiyattaki değerlere uygun olduğu açıklanmıştır.
Dosyaya sunulan bilgi ve belgelerden, davacı şirket tarafından yüklenici firmaya 25 ve 26 nolu direklerin deplase işi için ödenen bedelin faturalandırıldığı, ancak deplase bedeline ilişkin miktar dışında kalan ve hükme esas alınan bilirkişi heyet raporunda belirtilen araç bedeli ile personel masraflarının dahil olduğu kontrollük hizmetleri ve protokol bedelinin faturalandırılmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, anılan bu bedeller içinde davacının kendi araç-ekipman ve işçilerini çalıştırmak suretiyle oluşan masraf kalemi varsa bu kısmı davalıdan talep edemeyeceği hususu gözetilerek, yüklenici firmaya ödenen deplase bedeli dışında kalan diğer masraf kalemleri yönünden davacının kendi araç-ekipman ve işçilerini çalıştırıp çalıştırmadığının tespit edilmesi gerekirken, bu konuda yeterince araştırma yapılmadan eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan sebeplerle davalı yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) no’lu bentte gösterilen nedenlerle reddine 30/09/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.